BIST 100 9.368 DOLAR 34,60 EURO 36,24 ALTIN 2.993,13
9° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

YSK temsilcisinden dikkat çeken çıkış: YSK Başkanı Akkaya'ya cevap...

YSK temsilcisinden dikkat çeken çıkış: YSK Başkanı Akkaya'ya cevap...

YSK temsilcisi Mustafa Öztürk, kazanan adayın daha sonra hükümlü hale gelmesi durumunda mazbatanın ikinci adaya verilemeyeceğini söyledi. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Muharrem Akkaya cumhurbaşkanı seçilen kişinin, seçimin ardından hakkında 'siyasi yasak' kararı çıktığında kazansa dahi mazbata verilemeyeceğini, ancak seçimin yenileneceğini öne sürmüştü.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun siyaset yasağını kapsayacak şekilde cezalandırılmasının ardından gözler, cumhurbaşkanı adaylarının yargı engeline takılması durumunda yaşanacaklara çevrildi. Çok sayıda ihtimali barındıran adaylık konusunda, çeşitli senaryolar tartışılmaya başlandı.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) İYİ Parti Temsilcisi Mustafa Tolga Öztürk, adaylık sürecinde yaşanabilecek olası yargı engellemeleri ve seçim kurulları hakkında BirGün’den Hüseyin Şimşek’e değerlendirmelerde bulundu. Bir cumhurbaşkanı adayının seçimleri önde tamamlamasının ardından hükümlü hale gelmesi durumunda yaşanacakları anlatan Öztürk, “Cumhurbaşkanlığı seçiminde aranan yeterlilik yüzde 50+1’dir. Bir adayın bu oya ulaşmadan sırf öndeki aday hükümlü hale geldi diye cumhurbaşkanı ilan edilmesi mümkün değildir. Yasak gelirse iki ayrı senaryo üzerinden süreç yürüyecek” dedi.

“BAŞVURMAZSA SÜREÇ BAŞA DÖNECEK”

İlk senaryonun Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turuna ilişkin olduğunu bildiren Öztürk, “Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldığında, ikinci tura kalma durumu ortaya çıkarsa ancak geçici sonuç ilan edilmeden ilk sıradaki aday hükümlü hale gelirse bu durumda seçimi üçüncü sırada tamamlayan adayın ikinci turda yarışmak istediğine ilişkin başvurusu beklenecek. Üçüncü sıradaki aday başvurursa ikinci ve üçüncü olan adaylar ikinci turda yarışacak. Başvurmazsa süreç başa dönecek” diye konuştu.

İkinci senaryonun seçimlerin ikinci turu hakkında olduğunu bildiren Öztürk, “Eğer seçimin ikinci tura kalması kesinleştikten sonra süreç işler ve ilk sıradaki aday hükümlü hale gelirse o zaman seçimler iptal olur. Süreç yeniden başlar ve 45 gün içerisinde adaylar yeniden belirlenerek yeni bir seçim yapılır” diye konuştu.

EN BÜYÜK SINAV

Yeni seçim kanununa göre, il seçim kurullarında ‘kıdemli hakim’in görev alması uygulaması ortadan kalktı. Bir başkan, iki asil ve iki yedek üyeden oluşan il seçim kurulu üyeleri, iki yılda il merkezinde görev yapan, kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış, en az birinci sınıfa ayrılmış hakimler arasından, adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca kura yöntemiyle belirleniyor.

Bu durumun ortaya çıkarabileceği olası sonuçlar hakkında da değerlendirmelerde bulunan YSK temsilcisi Öztürk, “Bu seçimler, hem seçim kurulu başkanları hem de yeni seçim kanunu açısından en büyük sınav olacak. Büyükşehirlerde yeni kanuna göre il ve ilçe seçim kurulu başkanları için kura çekimleri yapıldı. Bazı büyükşehirlerde görece genç ve tecrübesiz hakimler seçim kurullarının başına geçti. Daha önce seçim kurulu başkanlığı yapmamış ya da seçimlerle ilgili tecrübesi bulunmayan bu hakimler, büyükşehirlerde il seçim kurulu başkanı olduktan sonra, elbette herkesi aynı kefeye koyamayız ama çeşitli sorunlara neden olabilirler. Bu durumun sancıları yaşanabilir” ifadelerini kullandı.

AKKAYA NE DEMİŞTİ?

Habertürk yazarı Kübra Par'a konuşan Akkaya, İstanbul Büyükşeyir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen cezaların ardından tartışılan cumhurbaşkanı adaylığı konusuyla ilgili açıklamalar yaptı.

Akkaya Par'ın "Bir cumhurbaşkanı adayı, seçim takvimi açıklandıktan ve adaylığı YSK tarafından resmen kabul edildikten sonra siyasi yasaklı hale gelirse adaylığı düşer mi? Öyle bir durumda onu aday gösteren parti veya partiler yerine farklı bir ismi aday gösterebilir mi? sorusuna şöyle yanıt verdi:

Yaşanacak süreçlere bağlı. Adaylık süreci kesinleşmeden cezası kesinleşirse yerine başka bir aday gösterebilirler. Fakat kesinleştikten sonra listeye dokunmamız mümkün değil. Seçime girer ama kazansa bile mazbatası verilmez.

Akkaya adayın, adayken ceza alması durumunda adaylığının düşmeyeceğini, isterse yarışabileceğini, ancak mazbatasının verilmeyeceğini vurguladı.

Akkaya "Bunun yaşanmış örnekleri de var. Mesela en son Ceylanpınar Belediye Başkanı 2019’da seçilmişti ama seçildikten sonra hakkında yargı kararı olduğu için mazbatasını iptal ettik. Muhtarlık seçimlerinde de bu sıklıkla yaşanabiliyor." dedi.

Ancak YSK Başkanı, Cumhurbaşkanlığı seçiminin farklı olduğunu, 50+1 kuralı nedeniyle ikinci en çok oy alana mazbata verilmeyeceğini vurguladı.

Akkaya "Yani iki adaydan biri seçim takvimi açıklandıktan sonra ceza alırsa seçimi kazansa bile mazbatası verilmez ve seçimler yenilenir. 45. günü takip eden ilk Pazar gününde yeniden Cumhurbaşkanı seçimi yapılır." dedi.

Akkaya, adaylardan biri hakkında siyasi yasak kararı çıkması durumunda, kalan tek adayın da tek başına yarışabileceğini, bu durumda tek adayla referandum şeklinde olacağını, ancak tek aday olsa da en az % 50+1 oy alması gerektiğini bildirdi.

Akkaya, Mahkeme kararının seçim sonrası, adayın yemin edip cumhurbaşkanlığı görevine başlamasından sonra kesinleşmesi halinde de "bu durumda olayın YSK'dan çıkacağını, karar merciinin TBMM olacağını belirtti.

YSK Başkanı Akkaya "Fakat Cumhurbaşkanlığı dokunulmazlığı ve sorumsuzluğu olduğu için etkilenmez, dönem sonuna bırakılır. Milletvekillerinin de çok başına geliyor biliyorsunuz. Anayasa’daki istisnai hükümler dışında milletvekilliği düşmüyor." ifadelerini kullandı.