Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

Yolsuzluk raporu: Sınıfta kaldık!

Avrupa Konseyi’nin yolsuzlukların önlenmesi için verdiği tavsiyelere uyulmadı. Türkiye’ye yönelik yolsuzluk raporunda 22 tavsiyeden 3’ünün tatmin edici seviyede, 9’unun ise kısmen yerine getirildiği belirtildi. 10 tavsiyeye ise hiç uyulmadı. “Bu üzüntü verici” dendi.

ABD'nin de üye olduğu Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu (GRECO)'nun Türkiye ilgili ara raporu yayınlandı. Raporda yolsuzlukla mücadelede ‘somut bir gelişme olmadığı' kaydedildi. GRECO Türkiye'den torba yasa uygulamasına son verilmesi, yasama sürecinin şeffaflaştırılması, milletvekillerinin mal beyanında bulunması ve yolsuzluk yargılamalarının engellenmemesi gibi düzenlemeleri bir an önce yapmasını istedi. GRECO'nun çalışmalarını AB, Avrupa Parlamentosu, OECD ve BM gibi uluslararası kuruluşlarla Uluslararası Şeffaflık Derneği gibi birçok uluslararası sivil toplum örgütü referans olarak alıyor. Türkiye'nin AB'den vize serbestisi alabilmesi için yapması gereken kriterlerden en önemlisini GRECO'nun tavsiyelerini hayata geçirmek oluşturuyor.

GELİŞME YAŞANMADI

Raporda GRECO'nun 22 tavsiyesinden 3'ünün tatmin edici seviyede yerine getirildiği, dokuzunun kısmen ve 10'unun ise yerine getirilmediği kaydedildi. “Tavsiyelerin yerine getirilmesine yönelik somut herhangi bir gelişme kaydedilmemiş olması üzüntüyle karşılanmaktadır” denildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan olduğu dönemde Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun arasını GRECO şartları açmıştı. Davutoğlu'nun ‘Siyasi ahlak Yasası çıkarılması talebi' Erdoğan'ın parti yöneticilerinden mal beyanı istenmesi durumda ‘il ve ilçelerde yönetici bulamayız' tepkisine neden olmuştu. Öte yandan Millet İttifakı'nı oluşturan altı siyasi parti arasındaki en önemli mutabakat konusunu Siyasi Etik Kanunu'nun çıkarılması oluşturuyor. Altı parti siyasilerin mal varlıklarını beyan etme zorunluluğunun yanı sıra akraba, eş, dost veya tanıdıklarını kayırmasının da önüne geçilmesini hedefleniyor.

KISMEN YERİNE GETİRİLENLER

Milletvekilleri açısından kısmen yerine getirilen öneriler şöyle:

– Milletvekillerinin yasama faaliyetleri sırasında kişisel ya da mali çıkar çatışması yaşaması durumunda Meclis'i bilgilendirmesi, zamanlamasının belirsiz olmaması.

– Milletvekillerinin görevleri ile uyumlu olmayan yan faaliyetlerin gözden geçirilerek, kapsamlı bir yasanın çıkarılması.

– Milletvekillerine yönelik rüşvetin önlenmesi, çıkar çatışmaları ve etik davranışlar ile ilgili eğitim programları hazırlanması, gizli danışmanlıkla ilgili komisyon kurulması.

Hakim ve savcılara yönelik olarak da kısmen yerine getirilen öneriler şöyle:

– Hakim ve savcı adaylarının kamuoyuna açık ve Avrupa standartlarına uygun kesin ve nesnel kriterlere dayalı olarak etik davranış ve dürüstlük konutlarında denetlenmesi.

– Hediye, reddi hakim, üçüncü taraflarla ilişkiler, gizli bilgilerin ele alınması gibi hakimlerin etik davranışlarının belirlenmesi, bunların halka açık olması, hakim eğitiminde kullanılması.

– Hakim ve savcıların disiplin soruşturması sisteminin yürütme erklerinin usulsüz etkisinde kalmaksızın nesnel kriterlerin yönlendirdiği bir süreç olması.

– Hakim ve savcılara verilen hizmet içi eğitimlerin yolsuzluğun önlenmesi, yargı etiği konularında genişletilmesi.

– Özellikle çıkar çatışması ve dürüstlükle ilgili konularda etik davranış ilkelerinin tesis edilmesi ve bunu kamuya açık olması, eğitimlerde bunun kullanılması.

– Savcılar tarafından reddi hakime ilişkin açık kuralların ve ilkelerin geliştirilmesi, savcılar bu standartlara uymadığı takdirde başvurulacak tedbirler.

Raporda yerine getirilmeyen tavsiyeler şöyle sıralandı
Milletvekilleri açısından;

– Torba yasaların sayısında endişe verici bir artış olması.

– Yasama sürecinin şeffaflığı açısından STK'lardan ve sosyal taraflardan görüş alınması ve Meclis'te yeterli sürede tartışılması.

– Çıkar çatışması yaratacak hediyeler, avantajlar, lobicilik gibi milletvekillerinin etik ilkelerinin düzenlenmesi.

– Milletvekillerinin mal beyanında bulunması.

– Milletvekillerine rüşvet suçlaması ile yürütülen ceza soruşturmalarının engellenmemesi için tedbir alınması.

Hakimler ve savcılar açısından yerine getirilmeyenler tavsiyeler ise şöyle:

– HSK'nın bağımsızlığının güçlendirilmesi.

– Hakim ve savcı adaylarının mesleğe alım sürecinde yargı erkinin sorumluluğunun arttırılması.

– Hakim ve savcıların etik davranış değerlendirmelerinin kamuoyuna açıklanması, AB standartlarına uyulması.

– Hakim ve savcıların görev yerlerinin rızalarına aykırı olarak değiştirilmesinin
azaltılması.

– Adalet Bakanı'nın hakim ve savcıların görev dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin yetkisini hakimlerden oluşan bir heyete ya da HSK'ya devredilmesi.

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER