Cumhuriyet Halk Partisi Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık bir grup gazeteciyi iftara davet etti ve Beylikdüzü'nde son 5 yılda yaptıklarını ve önümüzdeki 5 yıldaki hedeflerini anlattı. Teknolojinin belediyeciliğe entegre edilişi, yeşil alan yapım ve toplumdaki her kesime yönelik tamamlanmış projeleriyle açıkçası benden tam not aldı. Tabii kendisiyle bu seçim dönemine dair de sohbet ettik.
Beylikdüzü'nde Millet İttifakı'ndan kalan bir gelenek ile her partinin kendisine teveccühü olduğunu, CHP'nin çok üzerinde bir oy ölçtüklerini, AK Parti ile Yeniden Refah arasında ikincilik yarışının olduğunu, kendisine 'çalışma zaten rahatsın' telkinlerinin olduğunu ama İBB'nin kritik olduğunu ve onun için de gece gündüz sahada olduğunu söyledi. Milliyetçi seçmen, Kürt seçmen, AK Partili seçmen dahil her kesimden teveccüh gördüğünü ama Beylikdüzü'nün çeperde kalması sebebiyle çok konuşulmadığını söyleyen Çalık'a sahada partilerin etkinliğini sorduğumuzda bu seçim dönemi için iki farklılık gördüğünden bahsetti.
1. 19 gün kalmasına rağmen bir seçim atmosferi ilçemde yok.
2. DEM Parti sahada yok.
Ama bu bölümün sonunda kendi gözlemimi paylaşmak isterim. Ufak ufak DEM Parti bildirileri dağıtan, çadırlar açan partililer görmeye başladım. Meral Danış Beştaş'ın da seçime girdiğini hatırlatan paylaşımlar yaptığını da görüyoruz.
2022'de Saadet+ Gelecek+ DEVA yüzde 7 barajı demekti! Ne oldu?
İktidara çok yakın bir anket şirketinin sahibiyle 2022 yılının ilk günlerinde bir televizyon programında tartışmacı idik. Reklam arasında Saadet, Gelecek ve DEVA Partilerinin oy oranlarını sormuştum. O da bana AK Parti'ye sıkıntı çıkaracak seviyede olduklarını, ayrı ayrı oylarının toplamının yüzde 7 olduğunu, ittifak yaparlarsa birlikte muhafazakar seçmen için adres olacaklarını ve potansiyellerinin yüksek olduğunu söyledi. Ayrıca İYİ Parti'nin de yükselişte olduğu o dönem herkesin dilindeydi.
Aradan bir yıl geçti. Aynı isme yine aynı soruyu sordum. Tabii ikinci soruşumda 6'lı masada uzun süre bu partiler toplantılar yapmış ve ortak cumhurbaşkanı adayı çıkarma noktasına gelmişlerdi. O isim bana "3 partinin toplam oyunun 4'ü bulmadığını ve masada oturdukça oylarının eridiğini" söyledi.
Seçim sathına geldik ve ortak listeler ile seçime gidilme kararı verildi. Bu 3 partinin logosunun görünmeyeceği bir seçim oldu. Aynı soruyu üçüncü kez sorduğumda CHP'ye toplam katkılarının yüzde 1 olduğunu bana söyledi. Kendi logosuyla giren Yeniden Refah'ın ise geri kalan yüzde 2'yi alacağını...
AK Parti'den memnun olmayan seçmen artmaya devam ediyor. Erdoğan yüzde 52 iken partisi 35 ve biz bir yerel seçime gidiyoruz. Bu kamuoyu araştırmacısına ilk sorduğum soru zamanı yüzde 7 olan oy hala ekonomiden, adaletten, bir şeylerden rahatsız. Ne mi oldu? 3 partiye hiçbir ankette rastlayamıyoruz ama YRP yüzde 5'in altında hiç görünmüyor.
Ben ilk kez sorduğumda YRP "Aşı karşıtı, kadın karşıtı, marjinal bir parti" olarak görülüyordu, Diğer partilerin önemli isimleri kanal kanal dolaşırken kimse YRP ile ilgilenmiyordu, Şimdi Altınöz, Kılıç, Aydal vesaire kanal kanal geziyor. Siyaseten nasıl iflas edilir? Toplum sizden bir şey isterken. nasıl görmezden gelinir? İşte örneği...
