Buğra Kavuncu, gazetecileri kahvaltıya davet etti. E tabii ben de gittim. Kahvaltı gayet iyiydi. Buğra Bey’in de verdiği manşetler iyiydi. Sizin için orada aldığım notları yazdım. Tamamı Buğra Bey’in sözleridir. Buyurun;
- İstanbul’un sorunları beş yılda değişmedi.
Ulaşım, deprem, kent yoksulluğu, düzensiz göç
- Ekrem İmamoğlu ve Murat Kurum’un vadettiği metro projelerinin 5 yılda gerçekleştirilmesi inandırıcı değil.
- İktidar ve belediye olarak kavga etmeden birbiriyle konuşarak bu işi yaparsanız kentsel dönüşümde 600 bin bağımsız dairenin yapılmasının önünü açabilirsiniz. Onun için 3. Yol diyoruz. Birbirinden uzaklaşmış bu iki yaklaşımın yapabileceği bir şey bu yüzden yok.
- Kişi başı günlük iki ekmek, yeni doğanlara bebek arabası gibi spesifik sosyal belediyecilik örnekleri üzerinden bu işi yapmak istiyoruz. Kaynağını bulamayacağımız bir vaadi vermeyi doğru bulmuyorum. “Herkese şu kadar para” demek kolay.
- 18 yaş altı tamamen toplu taşıma ücretsiz, üniversite öğrencileri için aylık abonman şu an asgari ücretin yüzde bir buçuğu. Yüzde biri olsun istiyoruz. Devlet asgari ücret zammı ile vatandaşa ne veriyorsa toplu taşımada vatandaşa olan yük de artmayacak ve o kadar olacak.
- Göç doktrini yazan tek partiyiz. Merkezi idarenin yapacağı bir iş ama bizim de söyleyeceklerimiz var. Her şeyden önce bu insanlar savaştan kaçmış gelmiş. İnsanlığa ve inancımıza, kültürümüze denk düşmeyecek hiçbir sözün, düşüncenin, eylemin içinde olmayız. Bu dilden imtina ederiz, bu dili kınarız. Bu problem böyle çözülmez, büyür.
- Bizden önce başlamış, faydalı olmuş her şey devam edecek. “İstanbul’a çivi bile çakılmamış ya da İstanbul çağ atladı” cümlelerini duymayacaksınız.
- “Buğra Kavuncu çalışmıyor, göstermelik aday” falan bizi en çok inciten laflar. Sabahtan geceye kadar sahadayız, programlardayız. Kazanmak için çalışıyoruz.
- Adaylıktan sonra Kurum’la görüşmedik. İmamoğlu ile genel başkanımızın ablasının cenazesinde birbirimize başarılar diledik. O kadar.
- Seçim rekabeti biter bitmez rozet çıkar. O bakan beni belediye başkanı olarak görmeli, benim için o da benim bakanım. Cumhurbaşkanı benim cumhurbaşkanım. Deprem olduğu zaman ama “Ben istedim bakan yapmadı” diyemeyiz. Dememeliyiz. Uyum için illa aynı parti olacaksa bu tek partiye gider. Baas rejimi gibi birçok problemin tek kaynağı haline gelen yapısal bir soruna gideriz.
- Sahada en çok iltifat Cumhur İttifakı seçmeninden geliyor. Hür ve müstakil kararından sonra destek görüyoruz. Karşılığı da olacak.
- Terör üzerinden siyaseti önceden de şimdi de doğru bulmuyorum.
- Turhan Çömez, “ittifaka devam edelim” dedi toplantıda. Ama Hür ve müstakil kararı çıktı. Turhan Bey “partimin kararının arkasındayım” dedi. Bugün Balıkesir adayımız. Burası bir parti. Birilerinin yancısı değil.
- Ben inşallah kazanacağım ama oldu da kazanamazsam şunu biliyorum 2029’da İYİ Parti’nin İstanbul adayının şansı çok daha fazla olacak. Biz bu kararı almasak partileşemezdik, kurumsallaşamazdık.
- Hür ve müstakil kararımız bir şeyi hiç değiştirmiyor. Biz muhalif bir partiyiz. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin değişmesi gerektiğini düşünüyoruz.
- Genel başkanımız, genel başkan. Ben, belediye başkan adayıyım. Ben, belediye konuşuyorum. O, genel siyaset. Gergin olduğunu söylüyorsunuz. Benim sinir bozucu bir sakinliğim var. Herkesin üzerine yakışan gömlek farklıdır. O videoyu izledim. Ama yayınlanan bir dakika değil. Öncesinde 10 dakika var. Ona da bakın.
- 2019’da kazandık mutlu olduk. 2023 içindi. Bir şey değişti mi? Yok. Demek ki İstanbul’u alan Türkiye’yi almıyormuş. Demek ki vatandaşın beklentileri farklıymış.
- Kılıçdaroğlu’nun kongreyi kaybetmesindeki en büyük faktör İBB Başkanıydı.
