Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

Veliler isyanda: Çocuklarımızın geleceğini çaldılar!

İstanbul Bağcılar’da bulunan Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi'nin 'oldu bitti'ye getirilerek imam hatip lisesine dönüştürülmesi öğrencileri okulsuz bıraktı. Veliler dört yıldır yaşadıklarını ve bundan sonra neler yapacaklarını anlattı.

Bağcılar'da bulunan Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi'nin boşaltılarak İmam Hatip Lisesine dönüştürülmek istenmesi öğrencileri zor durumda bıraktı.

Yaptıkları eylemlerle mücadelelerini sürdüren veliler, bundan sonra beler yapacaklarını soL'a anlattı.

Öncelikle okulun imam hatip lisesine dönüştürülmesi sizin hayatınızda neleri etkiledi?

Nazel: Duyduğumuz günden bu yana kızım da ben de çok fazla kaygılandık. Ulaşım başlı başına bir dert. Kızım bir sonraki dönemde 12. sınıf öğrencisi olacak ve Bakırköy’de İngilizce kursuna başlayacak. Normal şartlarda hafta içi okuldan çıkışta dershaneye kolayca yetişebilecek konumdaydı. Hafta sonu da zaten evden gidiyor ulaşımı kolay, Meydan’dan binip gidebilecek. Bunun hesabını yaparak Bakırköy’e yazdırdım fakat şimdi yaşam alanıyla farklı bir yerde okumaya zorlanıyor. İkincisi, geç kalacak, okul kurslarımız oluyor kışın. Bazı kursların daha etkili olduğunu, dershanelerden daha etkili olduğunu düşünerek okul kurslarına da katılmak istiyor. Kışın günler kısalıyor, karanlık oluyor ve okul kurslarına kaldığı zaman akşam eve gelişi çok geç olacak. Ben kızım eve gelene kadar akşam edemiyorum. Bugünün Türkiyesi’nde ortam çok kötü, bozuk.

Ve okulun bileşenleri meselesi var tabi. Öğretmenlerimizden tayin isteyenler oldu, kadromuz 11. sınıfta çok güzeldi. Kızım memnundu arkadaşlarından ve öğretmenlerinden. Öğrenci arkadaşlarından ayrılmak isteyenler var, öğretmenlerinden tayin isteyenler var. Kadromuz bozuluyor. Psikolojik anlamda iyi olmayacağını düşünüyorum. 12. sınıfın sonunda da sınavımız var. Olumsuz etkileyecek.

‘ÇOCUKLARIN HAYATLARINI ÇALDILAR’

Çocuğunuz kaygılı mı? Onun psikolojik ve öğretim hayatını nasıl etkiledi bu süreç?

Nazel: Şimdi biz bu olaydan sonra iletişimi ve bilgi paylaşımını sağlamak için veli ve öğrencilerle birlikte WhatsApp grubu kurduk, sürekli o grup üzerinden birbirimizi haberdar ediyoruz. Kızım benden önce mesajlara bakıyor. “Anne bak bunu yazmışlar, burada bu haber çıkmış” diye hemen yetiştiriyor.

Kıymet: Şu an ders çalışmaları, test çözmeleri gerekirken okullarını savunuyorlar, okullarına sahip çıkıyorlar. Çocukların günlerini, dakikalarını, hayatlarını çaldılar. Onları umutsuzluğa sürüklemeye çalışıyorlar.

Ben de 11. sınıfta dil sınıfı diye gönderdim kızımı. Kaliteli bir okuldan mezun olmak kaliteli bir üniversiteye gitmeyi kim istemez ki? Bağcılar’da olmasının etkisi de puanın yüksek olmasında. Şimdi oraya geçtiklerinde puanları da düşecek. Üstelik öğretmenler tayin alırsa nasıl öğretmenler gelecek oraya? Bunu bilmiyoruz yalnızca niteliğin İmam Hatip dönüşümü ile gerileyeceğine kesin gözüyle bakıyoruz. Öğretmenlerimiz çok iyi, memnunduk biz öğretmenlerimizden. Şimdi ben okulu ne yapayım? Boş okul değil ki bizimkisi. Öğretmenlerin tayinlerini istedikleri söyleniyor. Bütün seneleri çöp olacak, biz mahvolduk yani. Ben yemedim içmedim, inanın ki hacizliyim, çocuğuma o kadar çok emek verdim ki başında durdum özel öğretmen tuttum, dershaneye yolladım ki bu puanı tuttursun diye. Şu an çocuğumun geleceğiyle oynuyorlar. Çocuklarımızın hayalleriyle oynuyorlar. Kötü durumdayız şu an.

‘BİZİM YAPABİLECEĞİMİZ BİR ŞEY YOK, KAĞIT BURADA' CEVABINI ALDILAR

Okul yönetimi ve öğretmenler ile iletişiminiz nasıl? Onların tavırları nasıl?

Nazel: İlk duyduğumuzda müdür ve müdür yardımcısı ile görüştük. Arkadaşım da vardı yanımda. Müdür Bey bize “ben de istemiyorum düzenin bozulmasını ama beni de aşıyor bu konu, yapabileceğimiz bir şey yok” dedi. Ondan sonra da hiç görüşmedik. Hiçbir yetkili ile görüşmedik.

Kıymet: Ben de oradaydım. “Bizim yapabileceğimiz bir şey yok, buyrun kağıt burada” dediler.

‘BİZ LAİKLİK İSTİYORUZ, ÇOCUKLARIMIZ ÖYLE YETİŞSİN İSTİYORUZ’

Neden İmam Hatip istemiyorsunuz?

Kıymet: Çünkü çok fazla var, gereksiz, eğitim seviyeleri belli, hiçbir yeri tutturamıyorlar. Dine yönelik sadece, gerçek din dersi verildiğini de düşünmüyoruz zaten din suistimal ediliyor. Biz çocuklarımızın din ve devlet işlerinin ayrıştırılmış şekilde yetiştirilmelerini istiyoruz ama imam hatipte bu olmayacak, laiklik olmayacak yani. Biz laiklik istiyoruz, çocuklarımız öyle yetişsin istiyoruz. Çocuklarımız baskıcı şekilde yetişmesin istiyoruz. Okuyoruz haberlerde, televizyonlarda görüyoruz. Sürekli imam hatiplerde ölümler, tacizler, dayaklar var. Ben çocuğumu nasıl güvenip gönderebilirim?

AKP döneminde son 15 yılda gittikçe daha da gericileşen eğitim dayatmaları ve toplumsal yaşam ile ilgili neler düşünüyorsunuz?

Kıymet: Tepkisiz bir millet yaratmaya çalışıyorlar. Yönetenler, “cahil bir toplum istiyoruz” diye açık açık söyledi ama biz bunu istemiyoruz. Bizim çocuğumuz yeri gelince annesine de babasına da yanlış yapıldığı yerde hayır demesini bilmeli, baş eğmemeli. Ama maalesef başımızdakiler diyor ki biz ne dersek onu yapacaksınız. Hayır! Biz ne dersek siz onu yapacaksınız. Biz seçiyoruz çünkü sizi, bizim dediğimizi yapmak zorundasınız. Üç beş kişiyle olacak iş değil. Umarım çoğalacağız diye bekliyoruz. Bu yönetim sistemini kesinlikle beğenmiyoruz. Her gelen cebini doldurup gidiyor başka hiçbir şey yapmıyor, halkı düşünen yok.

Veliler arasındaki iletişim nasıl?

Nazel: Ulaşabildiğimiz velilerle iletişimimiz çok iyi fakat yaz tatili olduğundan dolayı ulaşamadığımız, olaydan bir haber aileler ve öğrenciler de var. Biz iki üç defa eylem yaptık. Eylemde görüştüğümüz veliler ve öğrencilerle sorunumuz, bu dayatmaya karşı tavrımız ortak. Şu an herkes tatilde bir kopukluk oldu, bilinçli bir şekilde zaten tatile denk getirdiler.

Hepimiz söz birliğiyle hareket ediyoruz. Taşınmak istemiyoruz. İstanbul’da olsalar eminim veliler daha çok katılacaklar.

‘DÜNYA ÇAPINDA BİZ DE YER ALALIM, BİZ DE BİLİM İNSANLARI YETİŞTİRELİM İSTİYORUZ’

Çocukların daha iyi eğitim alması, gelecekte çocukların imam hatip dışında okula gidebilmesi için neler yapacaksınız?

Nazel: Ben çağdaş bir eğitim anlayışı istiyorum. Dünya çapında biz de yer alalım, biz de bilim insanları yetiştirelim. Bu da toplumun çıkarlarını gözeten bir eğitim yaklaşımıyla mümkün. AKP’nin eğitim konusunda çok eksikleri var. Kesinlikle isteyen imam hatibe göndersin, Kur’an kurslarına göndersin saygı duyuyorum. Ben göndermem benim tercihim bu. Her yıl sınav sistemi değişiyor. Her yıl eğitim değişiyor. Darbe diyorum ben buna. Çocuklar bile kendi başlarına gelene kadar sistemin değiştiğinden haberdar değil.

Bizi sürekli kurslara para vermeye mecbur ediyorlar. Oysa devlet okullarında eğitim çok iyi hale gelebilir, kaliteli olabilir. Dershanelere ihtiyaç duymayız. Şu an İngilizce kursuna 625 TL ödüyorum. Tek maaşla geçiniyoruz, bu bizi çok zorluyor. Bir çocuğuma bir daire parası harcadım, şimdi ikinci üniversiteyi okuyor.

Kızımda psikolojik bir çöküntü ikincisi servis ücreti. 300 - 400 TL de olsa bu bana çok ağır gelir. 1000 - 1500 TL bana masrafı olacak kızımın bana. Seneye tüm zamanı yolda geçecek. Eve gelip dinlensin, yemeğini yesin sonra testini çözsün isterim. En büyük sıkıntı da bu yorgunluk olacak.

Kıymet: Beyin göçü olmasın. Burada okuyor, yurt dışına gidiyor. Burada kaliteli insan kalmıyor. Kendi ülkesinden nefret ediyor çocuklar. Neden? Tecavüz var, açlık, sefillik var.

'HERKES ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYSUN'

Çağrınız ne olur?

Nazel: Velilere ve öğrencilere söylemek istediğim okul açılma dönemine kadar vaktimiz var. Lütfen duyarlı olalım ve sorumluluktan kaçmayalım. Okulumuzun yeri, konumu, öğrencileri ve öğretmenleri şu an oturmuş durumda ve çok güzel. Ulaşımı da kolay. Bozulmasın. Lütfen herkes elini taşın altına koysun. Çağrımıza kulak versin. Sesimizi duyuralım, taşınmayalım, gitmeyelim.

Şunu sormak istiyorum. Madem bizi taşıyorlarsa yeni bir okul bize tahsis etmişlerse neden yeni okula yeni sıralar, masalar, akıllı tahtalar götürmüyorlar da buradaki eskileri oraya götürüyorlar?

Müdür başka okullara sizde akıllı tahta var mı diye telefon ediyormuş. Öğrencilerden duydum. Sınıflar küçük, ilkokul şeklinde dizayn edilmiş. Madem kaliteli hale getirmekse çaba, büyük bir bina olarak, bahçeli güzel bir yer olmalıydı. Mezarlığın yanını reva gördüler.

'ÇOCUKLARDAN DUYDUK, OLAYI BİZDEN GİZLEDİLER'

Okulun bu gündemi size nasıl ulaştı?

Nazel: Cuma günü karne alındı ve okullar tatil olunca hemen sonrasında 11. sınıflar için sınava hazırlık kursları başladı. Sonrasında birden taşındığı gündeme geldi. Çocuklardan duyduk. Bundan önce kesinlikle böyle bir haber gelmedi bize.

Kıymet: Kesinlikle hiç haberimiz olmadı. Şok olduk. Her yıl bu durum durduruluyordu. Hemen koşarak gittik. Eylem yaptık. Çocuklarımız biz eylem yaparken kurstaydı ve sınıftan çıkmalarına izin vermediler. Bu en az bizim kadar çocuklarımızın da mücadelesi.

Nazel: Çocuklarımızı da istedik ama gelmelerine izin verilmedi. Sınıf ön cepheye baktığı için, çocuklar sınıflarından bizleri izlediler.

Kıymet: Yönetim çekiniyor bir şeylerden. Ne var bu işin altında onu bilmiyoruz ama altında bir şeyler var. Öğretmenlerimiz ve okulumuzdan çok memnunuz. O yüzden bu kadar çabalıyoruz.

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER