Deniz dolgusu kıyı erozyonunu tetiklemesinin yanı sıra deniz suyunun kimyasal özelliklerini bozuyor, kendi kendini yenileme mekanizmalarını çökertiyor. Son olarak yakın zamanda yapımına başlanacağı düşünülen yeni Trabzon Havalimanı’nın tamamı dolgu alan üzerine yapılacak. Rize-Artvin Havalimanı ve Ordu-Giresun Havalimanı da dolgu alan üzerine inşa edildi. Türkiye deprem kuşağında olmasına karşın kamusal alanlarda yapılan dolgular tehdit yaratıyor.
HATAY DOLDU TAŞTI
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından en ağır hasarı alan şehirlerden olan Hatay’da da birçok dolgu projesi yer alıyor. Geçen aylarda iki farklı dolgu projesine izin verildi. Bazı uzmanlar depremin ardından kentte su seviyesinde yaşanan yükselmenin deniz dolgusuyla yapılan parkın çökmesi sonucu yaşandığını kaydetmişti. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise denize dolgu yapılmasına karşı çıktıklarını ancak kentteki dolgu alanlarının neredeyse 500 bin metrekareye çıktığını söylemişti.
AKP’Lİ BELEDİYELER
Cumhuriyet'ten Şeyda Öztürk'ün haberine göre, AKP’li Ordu Büyükşehir Belediyesi ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi de denizi doldurarak panayır ve festival alanı yapmak için adım attı. Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin 47 bin 647 metrekarelik alanda dolgu projesi isteği inceleme değerlendirme komisyonunda (İDK) bekliyor. Yıllar önce de aynı projeyi gerçekleştirmek isteyen belediyeye dava açılmış, Ordu 1. İdare Mahkemesi verilen “Çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” kararını iptal etmişti. Bunun üzerine belediye tekrardan başvuruda bulundu. Aynı şekilde en borçlu belediyelerden olan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi de geçen aylarda Dilovası’nda gerçekleştirmek istediği “fuar, panayır ve festival amaçlı dolgu alanı” projesi için onay aldı. 501 milyon 893 bin TL’lik proje kapsamında belediye 346 bin metrekarelik alanı dolduracak.
‘DOĞAYLA İNATLAŞMAK’
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası İstanbul Şube Başkanı Esin Köymen konuya ilişkin Cumhuriyet’e açıklamalarda bulundu. 1999’da meydana gelen iki depremi örnek gösteren Köymen, “Deprem sırasında gördük ki Gölcük bölgesinde yapılan dolgu alanlar suya gömüldü. Deniz dolgusu projeleri afet açısından da sıkıntılı. Üstelik bu alanları toplu miting veya kamusal alan olarak kullanıyoruz” dedi. Marmara’da beklenen olası depreme karşı Maltepe Sahili’nin doldurulduğunu hatırlatan Köymen, “Burada miting alanı yapıldı. Kıyı Kanunu ve Kıyı Kanunu Uygulama Yönetmeliği’ne göre kıyılarda yapılacak dolguların denizle ilişkili olması gerekiyor. Bu kanuna da aykırı. Karadeniz’deki sahil yolu da fırtınalarda sürekli bozuluyor. Bu doğayla inatlaşmaktır. Yapılan yatırımlar da çöpe atılır” diye konuştu.