Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği Başkanı Prof. Dr. Cem Nuri Aktekin, ilkokul ve ortaokul öğrencileri arasında yaygınlaşan ve “kanlı para” olarak bilinen, bozuk paraların kenarlarının keskinleştirilip elde birbirine vurulması şeklinde oynan oyunun ciddi tehlikelere yol açabileceğini belirtti.
Prof. Dr. Aktekin, bu oyunun sağlık açısından riskler taşıdığını ve sadece fiziksel değil, psikolojik sağlığı da olumsuz etkileyebileceğini söyledi. Prof. Dr. Aktekin, “Çünkü, elde oluşacak bir problem kalıcı hasarlar bırakabilir. Bunu uygularken çocukların birbirlerine eli kanatıncaya kadar sert davranmaları sonucu oluşacak yaraya bağlı enfeksiyon gelişmesi de söz konusu.” dedi.
Prof. Dr. Aktekin, özellikle paranın elin içine konulduktan sonra elin sert bir zemine vurulması aşamasının daha büyük sağlık sorunlarına yol açabileceğinin altını çizdi.
“AİLELER YARALARI KONTROL ETMELİ”
Aileler ve öğretmenlere çağrıda bulunan Aktekin, çocukların avuçlarının içinde ya da el üstünde parmak eklemlerinde yara olup olmadığına bakılmasını ve çocuklara sağlıklarının nasıl olumsuz etkileneceğinin anlatılmasını tavsiye etti.
“ÖFKE EĞİLİMİ”
Gazi Üniversitesi (GÜ) Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yasemen Işık, “kanlı para” diye isimlendirilen oyunun, çocuklarda rekabet duygularını tatmin ettiğini dile getirdi.
Işık, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Öfkeye eğilimli ya da istismar edilmeye eğilimli çocuklar var. Hepsi için bu oyun bir kimlik bulma sebebi. Burada önemli olan şey, oyunun kendi içeriğinden çok, çocuğu bunu uygulamaya ya da bunu bu kadar önemsemeye iten sebeplerin ne olduğudur. Normal şartlarda bir çocuğun ders, resim, spor, şiir okuma-yazma gibi daha farklı doyumları var ve kendine güveniyorsa böyle bir alanda ‘iyi’ olmak ona kendini iyi hissettirmeyecektir. Bu noktada, bu oyuna düşkün olan çocuğun niye bunu yaptığını tespit etmek gereklidir.
Bir grup çocuk, maalesef kabul görmek için bunu oynayabilir. Çocukların bir kısmında acıma duygusu yok, bir kısmı dürtüsel yapıp sonra üzülebiliyor, bir kısmının yargılaması iyi olmadığından bunu komik veya önemsiz sanabiliyor, bir kısmının kendine güveni olmadığından bununla öne çıkmaya çalışıyor, bir kısmı dışlanmamak için kendini oynamak zorunda hissedebiliyor. Birçok farklı sebebi olabilir. Önemli olan, buna iten sebeplerin ortaya konulabilmesidir.”
“YAP-BOZ GİBİ OYUNLARA YÖNLENDİRİLMELİ
Işık, çocukların yanlış davranış biçimlerinden uzaklaşması için fiziksel ve ruhsal olarak onu besleyen uğraşlara yönelmesi gerektiğini vurguladı.
Çocukların spor ve sanata yönlendirilmelerinin, kitap okumanın günlük rutinlerine eklenmesinin önemine dikkati çeken Işık, “Çocuklar, yaratıcılıklarının gelişmesi, oyalanmaları için ilgilerine göre pazıl, yap-boz gibi sistemlere yönlendirilmeli. Çocuğun kendine güvenini hissetmesini sağlayacak şekilde yetiştirilmesi, şiddet içeren, vandal ve bir anlamı olmayan faaliyetlere tutunmalarına engel olacaktır.” dedi. (AA)