Hürriyet'ten Burcu Purtul Uçar'ın haberine göre, babasının eşine dava açan Güneş’in avukatı Ahmet Kürşat Köhle’nin, Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunduğu dilekçede şu detaylar dikkat çekti:
Ali Güneş evini, Nuray Güneş’e 1993 yılında satarak tapuda devir işlemi gerçekleştirdi. Güneş, bedelsiz olarak evini ikinci eşine devrederek Burcu Güneş’ten mal kaçırdı. Ali Güneş’in resmi nikâhlı eşine üzerine kayıtlı taşınmazı satması hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu nedenle müvekkilin, 8’de 3 oranındaki miras payının verilmesini talep ediyoruz. Evin üçüncü kişilere devredilmemesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını istiyoruz.
Mahkeme, davanın sağlıklı biçimde sonuçlandırılması için Antalya’daki Nuray Güneş adına kayıtlı olan evin 8’de 3 hissesine ihtiyati tedbir konulmasına karar vererek karşı tarafın 2 hafta içinde cevap dilekçesini göndermesine hükmetti. Nuray Güneş’in avukatı ise mahkemeye başvurarak sürenin 1 ay süreyle uzatılmasını talep etti. Antalya Kepez’deki evde Nuray Güneş’in oğlu Eren Can’la 31 yıldır birlikte yaşadığı öğrenildi.
Nuray Güneş'in avukatı Begüm Güngör ise 3 Eylül 2021 tarihinde davadan haberdar olduklarını belirterek, bu tarih itibarıyla dilekçelerini mahkemeye sunduklarını söyledi. Güngör, sürecin takipçisi olacaklarını sözlerine ekledi. Kepez'deki evde oğlu Eren Can'la birlikte yaşayan Nuray Güneş, 35 yıllık dairede, oğluyla birlikte 30 yıldır mütevazı bir yaşantısının olduğunu söyledi ve şunları ekledi:
Burcu kızımın haberi beni şoke etti. Kendisi benim canım kızım. Çok seviyorum. Çünkü bana 'Anne' diyen ilk kişidir. Seneler önce babasının işinin bozulması nedeniyle, bu evi bana vermek zorunda kaldı. Bunları söylemek istemiyordum ama o da bu konuları biliyor. Aradan 28 sene geçmiş. 28 yıl sonra bana dava açıyor. Beni o kadar üzdü ki, Burcu o kadar sıkışık bir durumda mı? Benimle yüz yüze konuşsaydı ya bunları. Evime geldi, gitti. Kardeşiyle bazı sorunlar yaşadılar. Ben onların arasındaki sorunlara zaten girmedim. İki kardeştir, sorunlarını kendileri çözer düşüncesindeydim. Burcu'nun hayatta bir tane kardeşi var. Ben oğluma her zaman diyorum, 'Bir ablan var ona sahip çık' diyorum. Ben bu dünyada gelip gidiciyim. Gelse bunları konuşsaydı, 'Ben hissemi istiyorum' deseydi, orta yolu bulurduk.
'BENLE UYU ANNE DERDİ'
Davadan haberi olduğunda çok şaşırdığını dile getiren Güneş, "Ben 2 bin TL emekli maaşıyla geçinen bir insanım. Elimden ne gelebilir? Evlenmedim. Soyadını yaşattım. Çünkü eşimi çok seviyorum. Ben Burcu'nun öz annesinin üzerine gelmedim. 7 yıl sonra evlendim. O da biliyor. Kendisi bana 'Babamla sen çok iyi anlaşıyorsun' diyordu. Ben Burcu'yu da çok seviyorum. Her zaman ona duacıyım. İşleri rast gitsin derim. Hiçbir zaman bedduayı sevmem. Bu davayı açmış. İnşallah davayı beraber güzel sonuçlandırırız. Ama ben bu davayı duyduğumda çok üzüldüm. Hiç beklemiyordum. Ona kıyamıyorum. Onu koynumda büyüttüm. Bensiz yatmazdı. 'Benle uyu anne' derdi. Ben önce onu uyuturdum. Bana 'sen çok iyi bir insansın. Sen kötülük yapamazsın' derdi. Yine de yapamam, yine de istiyorsa canımı vereyim" dedi.
'BUNU SENDEN HİÇ BEKLEMEZDİM'
Burcu Güneş'e gözyaşlarıyla seslenen Nuray Güneş, “Burcu, seni çok seviyorum. Kızım bunu senden hiç beklemiyordum. Biz seninle neleri atlattık. Biliyorsun, beraber ne zorluklardan geçtik. Ben sana karşı ne yaptım annem? Belki bana 'anne' demek istemiyorsun ama ben seni kızım olarak görüyorum. Her zaman da kızımsın. Her zaman da sana duacıyım kızım. Çok üzülüyorum. Bir kardeşin var hayatta. O da her zaman senin yanında olacak, bunu da unutma yavrum" dedi.
Eren Can Güneş ise ablasıyla yaklaşık 2 yıldır görüşmediğini ifade ederek, “2 yıl önce Antalya'da doğal afet yaşanmıştı. Fırtınada benim motosikletim zarar görmüştü. Ablamdan 15 bin TL istedim. Bana 'İşsiz kalıp ödeyemezsen' deyince ben de kendimi kötü hissettim. O günden beri ablamla konuşmuyorum. Şu an anneme açtığı dava aslında anneme değil, bana açmış olduğu bir dava olarak düşünüyorum. Çünkü bana hukuki olarak bir dava açamaz. Anneme vereceği her zararı ben karşılayacağım için bana açılmış bir dava olarak görüyorum. Annemin kimsesi yok. 2 bin TL ile yaşayan bir kadın. Annemle birlikte yaşadığımız bir ev. Bunu yaparak ikimizi de mağdur edip cezalandırmak istiyor. Yoksa ablam 70-77 bin TL'ye muhtaç birisi değil" diye konuştu.