Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

Türk teknoloji şirketinden müsilaj sorununa köklü çözüm

Kırmızı Bayrak Teknoloji Şirketi, ilk olarak Marmara Denizi'nde görülen ardından Kuzey Ege'ye sıçrayan müsilajı ekonomik değer haline getirerek köklü bir çözüm ürettiklerini açıkladı. Şirketin CEO’su Hasan Karaozan, kanın içindeki sıvıyı ayrıştırma teknolojisini müsilajda da uyguladıklarını ve toz haline getirdikleri maddeden yüzde 60 oranında protein elde ettiklerini söyledi. Karaozan, bu işlemi denizin üzerinde, nakliye gibi masraflara gerek olmadan yapabildiklerini vurguladı.

Marmara Denizi’ndeki müsilajın toplanması ve denizin dibine oksijen verilmesi gibi çalışmalar sürerken; Kırmızı Bayrak Teknoloji Şirketi, müsilajı ekonomik değere dönüştürdüklerini açıkladı.

Kırmızı Bayrak Teknoloji Şirketi’nin CEO’su Hasan Karaozan, kanın içindeki sıvıyı ayrıştırma teknolojisini müsilajda da uyguladıklarını ve yüzde 60 oranında toz halinde protein elde ettiklerini belirtti.

İşte o açıklamalar:

Müsilajı gibi zararlı bir maddeyi, ülkenin ekonomisine katma değer katacak yararlı bir ürün haline getirdiklerini söyleyen Karaozan, ANKA'dan Edda Sönmez'e şu açıklamayı yaptı:

MÜSİLAJ PROBLEMİNİ KÖKTEN ÇÖZEBİLECEK BİR PROJE

Kırmızı Bayrak Teknoloji CEO’suyum. Daha önceki yaptığımız işler mezbahalarda toplanan kanları işleyip aminoasite çevirme. Bugünkü, şu anki en büyük problem olan müsilaj problemine olan çözüm için bizim aminoasite yaptığımız projeyi uygulamaya çalıştık. Bizim sistemlerimiz kanın içindeki sıvıyı ayrıştırıp kuru maddesini aldığımız bir teknoloji. Bunu buradaki müsilajda da uyguladık. Sahadan müsilaj toplayıp sistemde çalıştırdığınızda, yüzde 98-99 oranında su içeriği bulunmakta. Bunu ayrıştırıp aslında asıl problemi çıkaran yüzde bir kuru maddeyi ayrıştırdık. Ayrıştırdığımız saf suyu bir daha denize döküyorsunuz. Tamamıyla sistemi denizden çıkarmanıza gerek kalmadan, deniz üstünde gemi üzerinde. Kalan nihai ürün de toz halinde. Bunu da yüzde 60 oranında protein olarak kullanılabilecek bir ürüne çeviriyoruz. Bu da müsilaj problemini kökten çözebilecek bir proje. Tamamıyla denizin içinde, hiç denizin dışına çıkarmadan, nakliye ödemeden herhangi bir masraf yapmadan denizin içinde çözebileceğiniz en pratik metot.

GÜNLÜK BİN TON ALIP TEMİZLENEBİLECEK BİR SİSTEM

‘Dekantör’ dediğimiz sistem ile şu kurutma, tünel sistemi, gemi üzerinde montajlanıp günlük yaklaşık bin ton alıp temizlenebilecek bir sistem kurulur. Burada kapasiteye göre bir hesaplama yapılır. Toplam 5-6 ya da daha fazla gemi yapılıp bu şekilde biraz uzun bir süre içerisinde denizin içindeki 20-30 metreye kadar, sadece üstündeki değil içindekini de alıp tamamıyla suyu arındırarak, suyu bir daha denize aktarıp asıl kuru maddeyi de hammaddeye çevirebiliriz bu sistemde. Sadece yüzeydeki değil, aslında suyun derinlerinde de müsilaj çok büyük miktarda. Bunu da o şekilde alabilir ve suyu tekrar denize aktarıp kuru maddesini de bu şekilde alabiliriz. Bu sistem, kanda yaptığımız yüksek teknolojik bir kurutma sistemi, çok düşük enerji tüketen bir sistem. Normalde herhangi bir yakıt kullanılmadan kurutma yapılan bir sistem. Bundan dolayı da bu projenin aynısını müsilajda da kullanabiliriz. Şu an derinlik değişiyor ama, ortalama, yapılan araştırmalarda 20-30 metreye kadar inen yerler var. 20-30 metreye kadar o müsilaj bir elekleme sistemi ile gemiye alınıp o gemide de ilk olarak dekantörde, su fazı ayrıştırılıp kuru maddesi de arka tarafta bulunan bizim geliştirdiğimiz yüksek teknoloji kurutmaya alınıp kurutuluyor. 100 ton bir malzeme işlediğinizde bir tonluk kuru malzeme elde ediyorsunuz. Böylece de taşıma yükünden kurtuluyorsunuz ve işi pratik olarak yapıyorsunuz.

BALIK YEMİNDE, TAVUK YEMİNDE KULLANILABİLECEK BİR ÜRÜN

Mesela şu anki yapılan işlemde müsilaj toplanılıyor. 100 tonluk ürünün aslında 99 tonu su. Şu anda yaptığımız işlemde suyu taşımaya çalışıyoruz. Ama bu sistemde, sadece kuru maddeyi denizden uzaklaştırmış oluyorsunuz ve en pratik olacak metot da bu. Bu projeyi Türkiye’ye kazandırmak istiyoruz. Bizim kanda yaptığımız projede balık yemi olarak kullanılıyor, tavuk yeminde kullanılıyor. Kullanım alanları çok geniş. Türkiye'de şu anda bu ürün, sadece bizim bir tesisimizde üretiliyor. Aslında Türkiye’deki bütün mezbahane kanlarını işlemek için bundan en az 10 tane tesis lazım. Bir sürü sektörde kullanılıyor. Müsilaj da yüksek proteinli bir ürün olduğu için yine tavuk yeminde, balık yeminde kullanılabilecek bir ürün.

ŞU ANDA BİZ PROTEİN KAYNAĞIMIZIN BÜYÜK BİR KISMINI YURT DIŞINA İTHAL EDİYORUZ

Protein kaynağı olarak şu anda biz protein kaynağımızın büyük bir kısmını yurt dışına ithal ediyoruz. Yüzde 60 seviyesinde bir protein. Bu yüzde 60 seviyesinde dediğimizde kurutma teknolojileriyle alakalı bir şey. Klasik kurutmalarla bu çok daha düşük seviyede ama bizim kurutma teknolojimiz protein kaynağını bozmadığı için yüzde 60 proteine kadar çıkabiliyor. Bizim aminoasitte yaptığımız, kanda yaptığımız yüzde 94-95 saflıkta bir protein elde edebiliyoruz. Bu da dünyada en iyi protein kaynağı olarak değerlendirilebiliyor.

EN VERİMLİ, MANTIKLI SİSTEM BUDUR

Onu tamamıyla hesaplamak lazım ama bizim şu an geliştirdiğimiz bu projede bir gemi ile günlük 1000 ton civarında müsilaj temizliği yapılabilir. Bu gemi adet sayısını artırdıkça kapasitenizi de artırırsınız ama alan çok geniş olduğu için belki de bu yıllar alacak. Ama tamamıyla bütçe ile alakalı bir şey. En verimli yapılabilecek sistem budur. Çünkü işi siz denizde merkezinde çözüyorsunuz. Hiçbir şekilde dışarı taşımıyorsunuz. En mantıklı çözüm bu. Gemide kurulacak sistem denizden müsilajı toplayıp önce dekantöre basacak pompayla bu dekantör dediğimiz su fazıyla kuru maddeyi ayrıştırıp suyu tekrar denize basıyor. O yüzde birlik kuru maddeyi de alttan alıp toz halinde ama nemli yine ıslak, çok kuru değil onu da alıp bizim geliştirdiğimiz kurutma teknolojisinde, yaklaşık 20 metrelik bir makine tabii bu kapasiteye göre değişiyor. Burada da tamamıyla kurutulup toz haline getirilip nihai ürün olarak çıkarılacak.

2015 YILINDAN BERİ TEKNOLOJİYLE UĞRAŞIYORUZ

Enerji projeleriyle uğraştık daha önceki yıllarda. 2015 yılından beri aminoasitle kan projesiyle uğraşıyoruz. Burada geliştirdiğimiz teknoloji kurutma teknolojisiyle alakalı bir şey. Çok daha düşük enerjiyle, normal klasik bir yakıt kullanılan kurutmalardan yaklaşık 6 kat daha az enerji tüketen bir kurutma teknolojisi geliştirdik ve çok düşük sıcaklıklarda. Şu anda biz kanda kullandığımız kurutma teknolojisinde sadece 82 derecelik bir sıcaklık kullanıldığı için protein kaynağı çok yüksek seviyede çıkıyor. Aynı teknolojiyi buradaki projede de uygulamaya çalıştık.”

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER