BIST 100 9.368 DOLAR 34,47 EURO 36,18 ALTIN 2.958,31
7° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

TİP’in Ankara’daki Can Atalay protestosuna polis müdahale etti

TİP’in Ankara’daki Can Atalay protestosuna polis müdahale etti

Türkiye İşçi Partisi Ankara İl Örgütü, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi tarafından verilen hak ihlali kararını Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne göndermesini protesto etti.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay hakkında verdiği ikinci ihlal kararını, ilk ihlal kararında olduğu gibi Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdi. TİP Ankara İl Örgütü, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını düzenledikleri basın açıklamasıyla protesto etmek istedi ancak polis, gruba müdahale etti. Yaşanan kısa süreli arbedenin ardından TİP üyeleri basın açıklamasını gerçekleştirdi.

Açıklama şöyle:

"Anayasa Mahkemesi'nin dün yaptığı açıklamada çok önemli bir vurgusu var. Hem Yargıtay'a hem de İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne çok net bir biçimde şu kanuni hükmü hatırlatıyor. 'Anayasa Mahkemesi'nin kararları ne idari merciler için, ne yargı organları için yorumlanmak üzere verilen değil, uygulanmak için verilen kararlar.' Can yoldaşımıza ilişkin verilen karar, derhal tahliyesini ve yeniden yargılanmasını öngören ikinci bir ihlal kararı.

"CAN'IN TUTSAKLIĞINI NE PAHASINA OLURSA OLSUN SÜRDÜRECEKLER"

Biz öyle umduk ki Anayasa Mahkemesi'nin bu hükmü tek bir şerhle verilmemişken, Anayasa Mahkemesi'nin ilk karara şerh koymuş tüm üyeleri açıkça bu karara oy birliğiyle varmışken artık İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tüm ülkenin gündemini meşgul etmekten vazgeçer ve Can Atalay'ı serbest bırakır. Ama bugün bir kez daha görüyoruz ki Can Atalay'ı tutsak etmekle onun hapishaneden telefon hakkını kullanmak vasıtasıyla bizlere seslenirken söylediği gibi, bu lükenin tek esas giündemi olan yoksulluğun istismarına araç olmuştur. Artık Can Atalay'ı tutsak etmek bugün açıkladıkları, halkla dalga geçer gibi yüzümüze vurdukları 17 bin 2 liralık asgari ücret konuşulmasın diye.

Can Atalay'ı tutsak etmek, bu ülkede yoksulluktan maaşıyla kirası denkken yaşamaya, ay sonunu getirmeye çalışan insanlar isyan etmesin diye. Can Atalay'ı tutsak etmek, hala elektrik kesintileriyle, hala enkazlar altından çıkan cenazelerle, çadırlarla, konteynerlerle boğuşan Hatay halkı tutsak kalsın, Hatay halkı hakkını arayamasın diye var. Can'ın tutsaklığını ne pahasına olursa olsun sürdürecekler. Ne yaparsanız yapın bu ülkeyi babanızın çiftliği yaptırmayacağız, sokakları terk etmeyeceğiz, Can Atalay'ın tek başına vereceği mücadeleyi on bin, yüz bin, milyonlar olup sürdüreceğiz."