Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

THK'nın sitesinde Erdoğan'ı 'yalanlayan' tanıtım

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, THK hakkındaki açıklamaları tepki çekerken kurumun internet sitesinde açıklamaların tersini içeren bilgiler yer aldı.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, “Türk Hava Kurumu’nun (THK) şu anda elinde buralarda rahatlıkla kullanılabilecek uçak yok” sözlerini, yine aynı zamanda onursal başkanı olduğu THK’ye bağlı THK Gökçen Havacılık’ın resmi sitesi “yalanlıyor”.

Cumhuriyet gazetesinden Sefa Uyar'ın haberine göre; THK Gökçen Havacılık’ın sitesinde yer alan bilgilere göre THK’nin filosunda, 11 adet M-18 Dromader ve 9 adet CL-215 Bombardier tipi yangın söndürme uçakları bulunuyor. Ayrıca yangın bölgelerinde konuşlandırılmış 11 adet de döner kanat helikopter bulunuyor. Sitede filo, “Avrupa’nın en büyük özel yangın söndürme filosu olma özelliğini taşıyor” ifadeleri ile tanıtılıyor.

SATIŞA ÇIKTI, SONUÇ YOK

THK’ye, 16 Ekim 2019’da, yönetimsel ve maddi sıkıntılar nedeniyle kayyum atandı. Kayyum heyetinde, eski AKP’li bakan Cenap Aşçı da yer aldı. Kayyum atanmasının ardından, yangın söndürme uçağı kiralama ihalelerine koyulan kapasite şartı nedeniyle ihaleye katılamayan THK uçakları, hangarda beklemeye başladı. Bu süreçte, Nisan 2020’de, 11 adet M-18 Dromader uçağının satılması için ihaleye çıkıldı ancak ihale sonuçlanmadı. Bunun üzerine Ekim 2020’de yeniden satış ihalesine çıkıldı. Bu kez 11 adet M-18 Dromader’ların arasına üç de CL-215 eklendi. Ancak bu ihalenin de sonucu açıklanmadı. THK’nin ihaleye girememesinin ardından “maddi gerekçelerle” deneyimli pilotlar ve teknisyenlerin büyük bir kısmı da işten çıkarıldı.

HEMEN ÇALIŞABİLİRLER

THK Başkanı Aşçı, katıldığı bir televizyonda, halihazırda kullanılabilir 6 uçak olduğunu ancak bakımlarının yapılmaması nedeniyle hazır olmadığını söyledi. Ancak THK bünyesinde bulunan 9 adet CL-215’ten ikisinin, 5 gün içinde kontrollerinin yapılarak uçuşa hazır hale getirilebileceği öğrenildi.

Edinilen bilgiye göre bu uçaklardan biri, parçası gelmesi halinde bir haftada, üçü ise parçalarının gelmesi halinde bir ayda çalışır duruma gelebilecek. Kalan üç uçak ise parçalarının gelmesi halinde 5-6 ay içerisinde uçuşa hazır olabilecek. Bu 9 uçaktan ikisinin masrafsız şekilde çalışır hale getirilebileceği, kalan 7 uçağın hazır hale getirilmesi için de en fazla 9 milyon dolar harcanacağı iddia ediliyor.

‘THK, 4-5 GÜNE UÇAR’

THK uçaklarının “antika” olarak nitelendirilmesi de tepki çekti. Eski THK Merkez Denetmele Kurulu Başkanı Bayram Duman, “THK antikacı dükkânı değildir. Yangın uçaklarımız ise antika olmayıp dünya standartlarında tüm Batı ülkelerinin kullandığı uçaklardır. Uçaklarımız uçabilecek kapasitede olup yüksek performansa da sahiptir. Havacılıkta eski uçak yoktur, bakımsız uçak vardır. Bu uçaklar 4-5 gün içerisinde bakımları yapılınca yangınlara müdahale edebilir” ifadelerini kullandı.

KURBAN DERİLERİNİ DİNCİ VAKIFLARA BIRAKTILAR

THK’ye yönelik tartışmalar eskiye dayanıyor. THK, 2013’te yapılan yönetmelik değişikliğine kadar kurban derisi ve bağırsaklarını toplama konusundaki tek yetkili kurumdu. 100 milyon lirayı aştığı iddia edilen bu alanda, derileri toplayan THK, sağlanan gelirin yüzde 50’sini Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na, yüzde 4’ünü Kızılay’a, yüzde 3’ünü Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na, yüzde 3’ünü Türkiye Diyanet Vakfı’na aktarıyor; kalan yüzde 40 ise THK tarafından kurum için kullanılıyordu.

Bu gelir ile kurum bünyesine yangın söndürme uçağı, hava ambulansı gibi araçlar alınıyordu. Ancak bu büyük gelirden dolayı THK sık sık hedef oluyordu. THK dışında, özellikle kırsal bölgelerde vakıflar, dernekler ve öğrenci yurtları da kaçak şekilde deri topluyordu. Tartışmalar sonucu 2013’te THK’nin tek yetkili olma durumu kaldırıldı.

Bu dönemde konuyu Meclis’e taşıyan dönemin CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, o dönem başbakanı Erdoğan’a “Bu yönetmelik değişikliği, bizzat ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla 1925’te Türk Tayyare Cemiyeti olarak kurulan ve 1935’te bugünkü adını alan THK’nin tamamen bitirilmesine yol açmayacak mı” sorusunu yöneltti. Ancak Erdoğan, soruya yanıt vermedi. THK’nin yetkisinin kaldırılması ile birlikte bu deriler, çeşitli cemaatler, tarikatlar, vakıflar tarafından da toplanmaya başladı.

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER