AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Güney Gaz Koridoru Projesi'nin ana omurgasını oluşturan TANAP'ın Avrupa bağlantısının hayırlara vesile olmasını dileyerek, “Dünya gündeminin ticaret savaşlarıyla, terörle, sokak olaylarıyla, istikrarsızlıkla meşgul olduğu bir dönemde biz bugün Avrupa ile Asya'yı TANAP'la bir kez daha birbirine bağlıyoruz. Buradan bölgemiz ile beraber tüm dünyaya işbirliği ve ortaklık mesajları veriyoruz. Türkiye'yi 3 kıtanın enerji ticaret merkezine dönüştürme yolunda yeni bir adım daha atıyoruz" dedi.
Ardahan'ın Posof ilçesinden Türkiye'ye giriş yapan, 20 il, 67 ilçe ve 600 köyden geçerek, Avrupa'ya bağlanan 1850 kilometrelik Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi 'nin(TANAP) Avrupa'ya bağlantısı açılış töreni, Edirne'nin İpsala ilçesi Sarıcaali Köyü'ndeki MS4 Ölçüm İstasyonu'nda Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyevi'n katılımıyla gerçekleştirildi.
'TARİHİ ANA ŞAHİTLİK EDİYORUZ'
Erdoğan, konuşmasına Güney Gaz Koridoru Projesi'nin ana omurgasını oluşturan TANAP'ın Avrupa bağlantısının hayırlara vesile olmasını dileyerek, başladı. Erdoğan, "Sizleri bu önemli açılış töreni münasebetiyle ülkemizde ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Heyecanımızı paylaşmak amacıyla Edirne'ye teşriflerinizden dolayı her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bugün hep birlikte ülkelerimiz ve bölgemiz adına tarihi bir ana şahitlik ediyoruz. Her aşaması sabırla, dirayetle Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan'ın ortak gayretleriyle örülen 7,5 senelik uzun ve meşakkatli bir süreci başarıyla taçlandırmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Her şeyden önce TANAP, Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye güzergahından Avrupa'ya, TAP hattına bağlanıyor ve tabii oradan devamıyla da Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Arnavutluk, Sırbistan, Bosna Hersek güzergahındaki ülkelerle burada özellikle buradan istifade ediyor" dedi.
'BU DAYANIŞMANIN ADI BARIŞ'
Erdoğan, bu adımları atarken, bir bölgesel proje olduğunu belirterek, "Barış projesi olduğunu da özellikle vurgulamam lazım. Gürcistan üzerinden Anadolu'ya geliş ve bu giriş yapılırken de Gürcistan'ın da buradaki gayretlerini kesinlikle inkar etmememiz gerekiyor. Bu bir dayanışma ve bu dayanışmanın adı da barış. Bu proje her şeyden önce ülkelerimiz arasındaki köklü dostluğun sembolüdür. TANAP bu aşamaya Türkiye ve Azerbaycan'ın karşılıklı güvene dayalı ilişkileri sayesinde gelebilmiştir. Projenin başarısında ayrıca üretici, transit ve tüketici ülkelerle projede pay sahibi olan şirketler arasında uyum da kilit rol oynamıştır. Hatırlayacağınız üzere TANAP'la ilgili ilk adımı 2012 senesinin haziran ayında, hükümetler arası ve ev sahibi hükümet anlaşmalarının İstanbul'da imzalanmasıyla atmıştık. Şahdeniz 2 Nihai Yatırım Kararı Anlaşması'nı ise 2013'ün aralık ayında Bakü'de düzenlenen bir törenle neticelendirdik. Ardından 17 Mart 2015 tarihinde Kars'ta, Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan Cumhurbaşkanları olarak TANAP'ın temel atma töreni gerçekleşti. Bu tarihten 3 yıl sonra ise 12 Haziran 2018'de dost ve kardeş ülkelerin de katılımıyla Eskişehir'de, TANAP'ın açılış törenini yaptık. Haziran 2012'den bu yana TANAP Projesi'nin hayata geçmesi için gerçekten büyük çaba sarfettik. İçeriden ve dışarıdan, özellikle atlattığımız onca badireye, bölgesel gerilime hatta sıcak çatışmalara varan istikrarsızlıklara rağmen TANAP'ı planlandığı şekilde ilerlettik. Çok değerli kardeşim Aliyev'in şahsi ilgisi, gerek Gürcistan makamlarının işbirlikleri, gerekse bu projeye emek veren kardeşlerimizin gayretleriyle hamdolsun TANAP'ı bugünkü aşamaya getirdik. İşte hep beraber verilen emeklerin boşa gitmediğini görüyoruz. Enerji'nin İpek Yolu olarak görülen bu muhteşem projenin belirlenen takvime, hedeflerimize ve taahhütlerimize uygun bir şekilde, ülkelerimizle ilgili kısmını bugün itibariyle tamamlamış oluyoruz. Bu proje ile sahip olduğumuz zenginlikleri, kenti, vatandaşlarımızın, onlarla birlikte tüm bölge halklarının, tüm insanlığın hizmetine sunma irademizi teyit ettik. Biz TANAP'la ülkemizin enerji ihtiyacını garanti altına almanın yanı sıra Avupa'nın enerji arz güvenliğine de katkı yapmayı hedefledik. Sizlerin de bildiği gibi TANAP, Azerbaycan'dan Avrupa'ya uzanan 3 bin 500 kilometrelik enerji koridorunun en önemli parçasıdır" diye konuştu.
Azerbaycan doğalgazının ülkemiz üzerinden 20 il, 67 ilçe ve 600 köyden geçerek, Avrupa'nın kapısına ulaştığını söyleyen Erdoğan, "TANAP'la 16 milyar metreküplük Azerbaycan doğalgazını Türkiye ve Avrupa'nın istifadesine sunulması, hayalden çıkıp gerçeğe dönüşmüştür. 16 milyar metreküplük bu gaz miktarının 6 milyarını biz, 10 milyarını ise Avrupa ülkeleri kullanacaktır. Nitekim 18 Kasım 2019 itibariyle TANAP üzerinden Türkiye'ye taşınan gaz miktarı 3,23 milyar metreküpe ulaştı. İlerleyen yıllarda TANAP'ın taşıma kapasitesini önce 24 milyar metreküp ardından 31 milyar metreküpe çıkarmayı planlıyoruz. Bundan sonra asıl sorumluluk sınırın öte tarafındaki komşularımıza düşüyor. Avrupa'ya gaz sevkinin başlayabilmesi için Trans Adriyatik Doğalgaz Boru Hattı'nın (TAP) bir an önce tamamlanması gerekiyor. İnşallah TAP'ın da 2020 yılı içerisinde tamamlanmasını bekliyoruz" dedi.
'TÜRKİYE BÖYLE BİR ZİLLETTE ASLA BOYUN EĞMEZ'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, insanlığın son 2 asırda enerji kaynaklarının kontrolü için savaştığını, çatıştığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Sonuçta milyonlarca insanın canına mal olan çok ağır bedeller ödenmiştir. Özellikle içinde bulunduğumuz coğrafya, enerji kaynaklarına yaşanan yıkıcı rekabete bizzat sahne olmuştur. Ortadoğu'nun on yıllardır istikrarsızlıkla boğuşmasının arka planında bu mücadele vardır. Bir damla petrolü insan kanından insan hayatından daha değerli gören zihniyet, dünyaya barış ve huzur getirememiştir. Yaşanan onca acıya, ölüme, yıkıma rağmen ne yazık ki bu anlayışın belli kişiler tarafından devam ettirildiğini görüyoruz. Özellikle Doğu Akdeniz'de bulunan hidrokarbon kaynaklarının paylaşımı konusunda birileri hakça paylaşım yerine gerilimi körüklemeye çalışıyor. Adaletli paylaşım imkanı varken tehdit diline ve şantaj politikalarına başvuruluyor. Oysa hiçbir ülke uluslararası hukuktan üstün değildir. Emrivakilerle netice alınamayacağı, artık idrak edilmelidir. Ben yaptım oldu mantığıyla kimse bir yere varamaz. Aba altından sopa göstererek hiçbir ülke bir başkasına bir başkasına haklarından sarfınazar ettiremez. Bilhassa Türkiye böyle bir zillette asla boyun eğmez. Ülkemiz, ne kendi hukukunu ne de Kıbrıs Türkü'nün çıkarlarının çiğnenmesine izin verir."
'KAN DEĞİL, BARIŞ VE REFAH FIŞKIRACAK'
Erdoğan, Akdeniz'de son teknolojiye sahip 2 sondaj gemisi Fatih ve Yavuz ile 2 sismik araştırma gemisinin bölgede çalışmalarını sürdürdüğünü belirterek, "Biz bunların bağırmalarıyla, çağırmalarıyla oradan gemilerimizi çekmeyiz. Onlar orada şu anda görevlerini yapıyorlar ve yapmaya devam edecekler. Gemilerimizin ve mürettebatımızın güvenliği ise deniz kuvvetlerimiz tarafından en üst düzeyde sağlanıyor. Bu gemilerimizin yürüttüğü faaliyetlerin kısa sürede meyve vereceğine inanıyorum. Şimdi Libya ile de biliyorsunuz anlaşmamızı yaptık. Bu anlaşma şimdi parlamentomuza gelecek ve parlamentomuzdan da geçmek suretiyle bu işi çok farklı bir konuma taşımış olacağız. Şimdi Libya'yı tehdit etmeye başladılar. Bu anlaşma yapıldı. Bu anlaşmanın diğer ayakları da aynen uygulamaya girecek. Bizim sondajlarımızdan çatışma ve kan değil, barış ve refah fışkıracak. Ben bu inançla, sizlerin vasıtasıyla Doğu Akdeniz'deki tüm taraflara samimi bir çağrıda bulunmak istiyorum. Gelin enerjiyi bir çatışma aracı yerine işbirliği zeminine dönüştürelim. Diplomasinin imkanlarını kullanmak varken bölgeyi yeni bedeller ödetecek yollara tevessül etmeyelim" deyi konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Değerli dostlarım, artan nüfus ve büyüyen küresel ekonomi neticesinde, enerjinin çok ciddi bir küresel mesele olarak önümüzde bulunduğunu hepimiz biliyoruz" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aynı şekilde dünya enerji haritasının değiştiğini, bu alanda yeni aktörlerin, yeni projelerin işte bugün burada olduğu gibi yeni işbirliği modellerinin ortaya çıktığını görüyoruz. Enerji güvenliğinin sağlanmasında üretici, transit ve tüketici ülkeler arasındaki etkin işbirliğinin önemli olduğuna inanıyoruz. Türkiye stratejik konumu ile enerji üreten ve tüketen ülkelerin tam kavşağında yer alıyor. Bugün yerkürede yer alan doğalgaz rezervlerinin yüzde 70'i, petrol rezervlerinin ise yüzde 60'ı komşularımızın topraklarında bulunuyor. Ayrıca ülkemiz Avrupa'nın 4'üncü, dünyanın 18'inci en büyük doğal gaz piyasası konumundadır. 2002 yılında 5 ilimizde doğalgaz varken, bugün 81 ilimizin tamamına doğalgaz arzı sağladık. 2019 Ağustos rakamlarıyla 144 bin kilometreyi aşan bir doğalgaz dağıtım şebekesine çıktı. Ülke nüfusumuzun yüzde 81'ine yani 66 buçuk milyon insanımıza doğalgazı ulaştırdık. 2018 yılı doğalgaz talebimiz ise 49,3 milyar metreküpü buldu. Doğalgaz depolama kapasitemizi 4 milyar metreküpten 11 milyar metreküpe çıkarmayı planlıyoruz. 2 yüzer gaz depolama ve gazlaştırma gemisini hizmete sunduk. İnşallah bunlara bir yenisini daha ekleyeceğiz. Toplamda 5,4 milyar metreküplük kapasiteye sahip Tuz Gölü Doğalgaz Depolama Tesisi'nin son bölümünün temelini bu sene attık. Bu kısmın 2023'te devreye girmesi ile tuz yapılarında dünyanın en büyük depolama tesisine sahip olacağız."
'NE HAKLARIMIZDAN VAZGEÇECEĞİ, NE DE KKTC'NİN HAKKINI YEDİRECEĞİZ'
Erdoğan verdiği rakamların, istatistiklerin ülkemize sağladığı imkanların yanı sıra çok ciddi bi sorumluluk da yüklediğini ifade ederek, "Nitekim, bugüne kadar bu mesuliyetimizin bilinciyle hareket ettik. Karşılaştığımız bir çok çifte standarda rağmen diyalogdan, diplomasiden, uluslararası hukuktan asla taviz vermedik. Rekabet yerine işbirliğinin, gerilim yerine müzakerenin, kavga yerine meselelerimizi konuşarak çözmenin peşinde olduk. Bize bir adım atana biz koşarak gittik. Bugün de yarın da aynı hüsnü niyetle hareket etmeye devam edeceğiz. Ne haklarımızdan vazgeçeceğiz ne Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hakkını yedireceğiz ne de hakkımız olmayana el uzatacağız. Adalet, istikrar ve bölgesel işbirliği için gayret göstermeyi sürdüreceğiz. Bugün hep birlikte Avrupa bağlantısı açılış törenini icra ettiğimiz TANAP, ülkemizin barışçıl vizyonunun en somut işaretidir. Dünya gündeminin ticaret savaşlarıyla, terörle, sokak olaylarıyla, istikrarsızlıkla meşgul olduğu bir dönemde biz bugün Avrupa ile Asya'yı TANAP'la bir kez daha birbirine bağlıyoruz. Buradan bölgemiz ile beraber tüm dünyaya işbirliği ve ortaklık mesajları veriyoruz. Türkiye'yi 3 kıtanın enerji ticaret merkezine dönüştürme yolunda yeni bir adım daha atıyoruz" dedi.
'YAŞASIN AZERBAYCAN - TÜRKİYE GARDAŞLIĞI'
Erdoğan, konuşmasının son bölümünde ise şöyle dedi:
"Bu düşüncelerle sözlerime son verirken bir kez daha TANAP'ın Avrupa bağlantısı açılış törenine özellikle katılımlarıyla ve bütün bu inşada, ihyada emeği geçen, mimarından mühendisine kadar tüm kardeşlerime, tüm yöneticilere, özellikle İlham Aliyev kardeşime de, bu gayretleri ile Gürcistan tarafında bütün yönetici arkadaşlarımıza, özellikle şahsım, milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum. Tabii İlham Aliyev kardeşimin sergilemiş olduğu liderliği asla unutmam mümkün değil. Komşumuz Gürcistan'a işbirlikleri ile bu projeye hayat verdikleri için minnettarlığımızı ayrıca ifade ediyorum. Önümüzdeki dönemde kazan-kazan temelinde yeni projelere imza atacağımıza inanıyor hepinizi saygıyla selamlarken, Yaşasın Azerbaycan - Türkiye gardaşlığı diyorum."
ALİYEV: TÜRKİYE'NİN GÜCÜ BİZİM GÜCÜMÜZDÜR
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de kardeş Türkiye topraklarında olmaktan memun olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Eminim ki TANAP'ın ömrü uzun olacak ve diğer komşu halklara da güç sağlayacak. 4 yıl önce aziz kardeşim Cumhurbaşkanı Erdoğan ile TANAP'ı başlattık. Tarihi İstanbul Anlaşması, Türkiye ve Azerbaycan'ın bilge siyaseti sayesinde olmuştur. Azerbaycan gazının ilk Türkiye'ye ondan sonra da Avrupa'ya götürülmesi, etrafta tartışmalar yaratılsa da bir sonuç vermemiştir. TANAP'a kadar yaptığımız bilge işler, TANAP'ı yapmamızı sağladı. TANAP'ın inşaasında iştirak eden herkese teşekkür etmek istiyorum. Onların fedakarlığı bu dev projenin hayata geçmesinde büyük rol oynamıştır. TANAP Güney Kars koridorunun bir parçasıdır. Maliyeti 38 milyar dolardır ve 4 projeden ibarettir. Dördüncü proje olan TAP da zamanında yapılarak, Güney Kars Koridoru hayata geçecektir. Bu projenin hayata geçirilmesi Türkiye - Azerbaycan bilge siyasetinin bir sonucudur. Bugün Güney Kars Koridoru 7 ülkeyi birleştiriyor ve artık uluslararası bir projedir bu. Bu 7 ülkeden 3'ü AB üyesi ülkeler. Bu proje işbirliği, istihdam ve uzun müddetli anlaşma getiriyor. Bizim enerji projelerimiz diğer projelere de yol açtı. 2 yıl evvel Bakü'de demir yolu projesinin açılışını yaptık. Bu demiryolu kıtaları birleştiriyor. Diğer proje de elektrik enerjisinin götürülmesidir. Artık Azerbaycan Türkiye ve Gürcistan'a elektrik enerjisini ihraç ediyor. Dünyada ikinci ülkeler tanımıyorum ki; Türkiye ve Azerbaycan kadar birbirine yakın olsun. Karşılıklı yatırımlar kardeşliğimizi gösteriyor. Bu da gösteriyor ki birbirimize güveniyoruz. Bugün Türkiye dünyada güç merkezidir. Dünyada Türkiye'nin sözü artık dinleniyor. Bugün Türkiye'nin lideri Erdoğan sayesinde artık istikrar sürüyor. Türkiye'nin gücü bizim gücümüzdür, Türkiye'nin şansı bizim şansımızdır. Bundan sonra iki kardeş ülke olarak yan yana yürümeye devam edeceğiz. Bu projeler bizim gücümüzü arttırır. Yaşasın Türkiye - Azerbaycan kardeşliği"
TANAP PROJESİ
Azerbaycan'ın Şahdeniz-2 sahasında üretilen doğal gazı, öncelikle Türkiye'ye ardından Avrupa'ya taşıyacak olan TANAP'ın, 12 Haziran'da Türkiye-Gürcistan sınırından Eskişehir'e kadar olan kısmının açılışı gerçekleşmiş ve 30 Haziran 2018 tarihi itibarıyla Türkiye'ye ticari gaz akışı başlamıştı. Boru hattının Eskişehir ile Türkiye-Yunanistan sınırındaki Avrupa bağlantı noktası arasında kalan bölümünde ise mekanik tamamlanmaya 2018 yılı sonunda ulaşılmış ve Nisan ayında da hat dolumuna ve gazlı testlere başlanmıştı.
1 Temmuz tarihi itibarıyla Avrupa'ya gaz akışına tamamen hazır hale gelmişti. Toplam kapasitesi 16 milyar metreküp olan boru hattından Türkiye'ye gelen gaz miktarının yakın zamanda 6 milyar metreküpe çıkarılması hedefleniyor. Kalan 10 milyar metreküp doğal gaz ise TAP ile Avrupa'ya gönderilecek.
TANAP'ta, SOCAR ve Güney Gaz Koridoru AŞ'nin yüzde 51, Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ.'nin yüzde 30, BP'nin yüzde 12 ve SOCAR Türkiye Enerji AŞ.'nin de yüzde 7 hissesi bulunuyor.