Başkentte cinsel saldırıya uğradıktan sonra plazanın 20’nci katından atıldığı öne sürülen Şule Çet’in ölümüyle ilgili Çağatay Aksu ve Berk Akand’ın tutuklu yargılandığı davanın geçen hafta yapılan duruşması sırasında, adliye önünde basın açıklaması yapıldı. Bu sırada grupta bulunan üniversite öğrencileri E.Ç., L.M., M.K. ve kimliği açıklanmayan üç kadın, B.K. adlı kişinin kendilerine sözle ve fiziki olarak tacizde bulunduğunu iddia ederek şikayetçi oldu. Polis tarafından gözaltına alınan B.K. sorgusunda suçlamaları kabul etmedi. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen B.K, çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Diken'de yer alan habere göre, Şule Çeti’in avukatı Umut Yıldırım olayla ilgili şunları söyledi: “İnsanlar ayrılırken bir erkek tarafından bir grup kadın sözlü ve fiziki tacize uğruyor. Kadınların hepsi karakolda ifade veriyor. Kişi gözaltına alınıyor. Adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne gönderiliyor ve bırakılıyor. Soruşturma yürütülüyor…. Bunlar o kadar pervasız ki; bir kadın tecavüzü dosyasında dahi yapabiliyorlar böyle bir şeyi. Bu davanın en başından beri söylediğimiz şu; bu davada çıkacak karar ya insanları teşvik edecek böyle olaylara, ya da önüne geçecek, ‘Dur‘ diyecek, ya emsal olacak; ‘Yaparsam cezasını çekerim’ düşüncesi olacak, ya da ‘Evet yapıyorum yanıma kar kalıyor’ düşüncesi yerleşecek. O gün duruşmadaki taciz olayı da şu an için ‘Yapıyorum, yanıma kar kalıyor’ düşüncesinin bir ürünü. Bu aslında sanık Çağatay Aksu’nun ‘kızına sahip çıksaydın’ sözünün bir ürünü. Bu zihniyet maalesef değişmedikçe, buna yargı ‘dur’ demedikçe devam edecek böyle olaylar. Biz bu taciz dosyasının da takipçisiyiz. Umarım bu kişi de hak ettiği cezayı alır.”