BIST 100 9.550 DOLAR 34,54 EURO 36,01 ALTIN 3.005,46
6° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Soyer: İzmir'de karantina uygulansın

Soyer: İzmir'de karantina uygulansın

İstanbul’dan sonra koronavirüs salgının en çok görüldüğü iller arasında ilk sıralarda yer alan İzmir’den “kontrollü karantina” çağrısı geldi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP İzmir Milletvekilleri, İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in moderatörlüğünde, telekonferans yöntemiyle basın toplantısı düzenlediler.

Basın toplantısında CHP İl Başkanı Yücel, milletvekilleri ile birlikte hazırlanan ortak metni okudu.

Hükümetin 'Evde kalın' çağrısının salgınla mücadelede yetersiz olduğunu belirten Yücel şunları söyledi:

BAĞIŞ GENELGESİ ANAYASAYA AYKIRI

"Salgının daha fazla yayılmaması, samimiyetle önlenmesi isteniyorsa derhal sokağa çıkma yasağı ilan edilmeli. Devlet olmanın gerekleri yerine getirilmeli. Devletin vatandaşlarına sahip çıkması gerekir. Suriyeliler'e 40 milyar lira harcamakla övünen hükümet kendi vatandaşlarına daha fazla ayırmak zorunda. Çalışmalar şeffaf ve katılımcı şekilde yürütülmeli. Yerel yönetimlerin hükümet eliyle etkisizleştirilmeye çalışılması son derece yanlış ve tehlikelidir. Bu uygulamalara derhal son verilmesi, merkezi ve yerel yönetimlerin birlikte çalışması sağlanmalı. Büyükşehir Belediyeleri kanunundan gelen bağış kabul etme hakları İçişleri Bakanlığı genelgesiyle gasp edilmesi anayasa ve hukukun üstünlüğü ilkesine aykırıdır. Büyük özveriyle çalışan sağlıkçıların ihtiyaçlarının karşılanması, koruyucu maske, eldiven, siperlik ve diğer temel malzeme ihtiyaçlarının eksiksiz şekilde sağlanması ve konaklama imkanlarının oluşturulması gerekmektedir. Birlik beraberlik ve dayanışma çağrıları iktidar tarafından sözde değil özde hayata geçirilmelidir."

Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, yeni bir uygulama başlattıklarını ve salgın döneminde her gün ne yaptıklarına şeffaf olarak açıklayacaklarını belirterek şu mesajları verdi:

YENİ UYGULAMA BAŞLATTIK: Her gün ne yaptığımızı İzmirlilerle paylaşacağız. Nereye termal kamera takıldı, hangi sorunu çözdük gibi soruların yanıtını vereceğiz. Biliyoruz ki vatandaşı en çok tedirgin eden belirsizlik. Gelecek kaygısı taşıyorlar. Şeffaflık demokrasinin gereği ve insanların mutluluğu. Bizi izlemeye devam edin. Her gün yaptıklarımızın yanıtını soru sormadan öğreneceksiniz.

SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKEBİLİR: Salgının daha fazla yayılmaması için acilen kontrollü karantina kararı alınması gerekiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamaya muktedirdir. Tüm dünyada hastalığın nasıl seyrettiğini görüyoruz. Önümüzdeki günlerde çok daha yayılacak ve büyüyecek. İşte o taktirde sağlık altyapımız yetersiz kalacak. Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi. Sağlık sistemi çökebilir. Hizmet vermekte ve tedavide çok geri düşülebilir. Tüm kaygımız yayılım hızını düşürmek. Kontrollü karantina çağrımızın sebebi budur. Hastalığın dünyada yaşanan kötü örneklerde Türkiye'nin karşılaşmaması mümkün değil.

ACİLEN KONROLLÜ KARANTİNA: Acilen şu saatte kontrollü karantina uygulamasına başlanması gerekiyor. Çığlık çığlığa diyoruz ki kontrollü karantina olmalı. Belediyemizin zabıtasının insanları eve kapatmak gibi bir yetkisi ve gücü yok. Mevcut yaşam alanlarında gerekli tedbirleri alıyoruz. Ne yaparsak yapalım vatandaşlar dışarı çıkmayı sürdürdükçe hızı durdurmak mümkün değil. AVM'ler, ulaşım araçları açıkta olduğu sürece bu hastalığın yayılım hızını engellemek mümkün değil. Kontrollü bir karantina alınması gerektiğini söylüyoruz."

"ACİL ADIM ATILMALI"

İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke: "2. Dünya savaşından bu yana görülmemiş bir kriz ile karşı karşıya dünya ve Türkiye. Endişe dönemine girmiş durumdayız. Güçlü bir sosyal devlete ihtiyacmız var. Beklentimiz evde kal nasihatı anlayışı değil. İnsanların evde kalmasını sağlayacak koşulların oluşturulması lazım. Sokağa çıkma yasağı ve karantina için vakit kaybetmeden bir paketin hazırlanması için adımların acil atılmasını talep ediyoruz. Kriz yönetimi süresinde katılımcı bir anlaşıma ihtiyacımız var."

"GIDA STOĞU YETERSİZ KALABİLİR"

İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır: Gıda krizi yaşanabilir. İşsiz kalan yurttaşlarımız var. Sağlık Bilim Kurulu'nun öneri paketleri uygulanmıyor. Kapatılan işyeri sayısı 144 bin 690. Bunun çoğunluğu berberler ve kuaförler. Motorlu kurye işi yapan emekçi kardeşlerimizin çoğu işsiz kaldı. AVM, kahvehaneler, kantinler kapalı. Esnaf çiftçinin durumu çok kötü. Gıda ürün stoğunun yetersiz kalma riskini de yakın süreçte düşünerek üreticimizin çiftçimizin de mağduriyetinin giderilmesi önemli."

TUNCAY ÖZKAN: "İZMİR'İN HER KARIŞINI SAVUNACAĞIZ"

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan: Merkezi hükümet salgınla ilgili yeterli müdahaleyi yapmıyor. Alınması gereken önlemlerde geç kalındı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızın da söylediği gibi İzmir'de acilen kontrollü karantina kararı alınmalı. İzmir Büyükşehir Belediyemiz ve tüm ilçe belediyelerimiz ellerinden geleni fazlasıyla yapmaktadır. Maalesef merkezi hükümette bu kararlılığı görmüyoruz. Ancak her şeye rağmen bu günleri dayanışmayla aşacağımıza inanıyoruz. Türkiye'nin iyi yönetilmediği ve savrulduğu ortada. Daha da zor günler var önümüzde. Ancak biz İzmir'in savrulmasına izin vermeyeceğiz. İzmir'in her karışını, Covit-19'a ve merkezi hükümetin yarattığı boşluğa rağmen savunarak aydınlık günlere taşıyacağız."