BIST 100 9.550 DOLAR 34,53 EURO 36,21 ALTIN 3.016,15
2° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Özgür Özel, Erdoğan'a yüklendi: Müteahhitlere veriyor ama çiftçiye vermiyor

Özgür Özel, Erdoğan'a yüklendi: Müteahhitlere veriyor ama çiftçiye vermiyor

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul’un Çatalca ilçesinde düzenlenen mitingde konuştu. Özel, “Şimdi iğneden ipliğe her şeye zam gelmeye başlayacak. 31 Mart’a kadar tutmaya çalışıyorlar, yine tutamıyorlar ama 31 Mart’tan sonra büyük bir hayat pahalılığı var eğer gerekli mesaj bunlara iletilmezse” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul’un Çatalca ilçesinde bugün miting düzenledi.

Burada kalabalığa seslenen Özel, özetle şunları söyledi:

“Esas beka sorunu nedir, derseniz bu memlekette dört gençten üç tanesi bavulları zihninde toplamış. Diyor ki, ‘Fırsatını bulursam yurt dışına gitmek, orada çalışmak, orada yaşamak isterim’. Dünyanın bütün ülkelerinin, senin ülken üzerinde hayal kurması beka sorunu değildir ama senin gençlerinin dünyanın başka ülkelerinde hayal kurması gerçek beka sorunudur. O yüzden işsizlikle mücadele etmek ve gençlerin umutlarını tüketmemek, onları bu memlekette tutmak, dünyanın en önemli işidir. Meydandaki emekliler yüzde 70. En düşük emekli maaşı alanlar 10 bin lira alıyor. Şimdi bu Recep Tayyip Erdoğan ilk geldiğinde, yani 3 Kasım 2002’de en düşük emekli maaşı 1,5 asgari ücretti ama eğer o düzeni bozmasaydı bugün emekli maaşı 26 bin lira olacaktı. Çünkü asgari ücret 17 bin lira ama Tayyip Erdoğan, her sene enflasyonun altında zam vere vere vere sizi bitirdi. Maaşları eritti. Şu anda en düşük emekli maaşı 0,59 asgari ücret. Gidin kuyumcuya, banka şubesine. Deyin ki, en düşük emekli maaşıyla 3 Kasım’da kaç çeyrek altın alınıyordu? Tayyip Bey’in geldiği gün 8 çeyrek altın alıyordu en düşük emekli maaşı. Bugün gidin, 2,5 çeyrek altın zor alıyor. Yani Tayyip Bey’in geldiği günden bugüne kadar emeklinin 5,5 çeyrek altını kayıp. Kim çalıyor o altını? Recep Tayyip Erdoğan çalıyor.

“18 kilo dana kıyma emekliden çalındı”

Bir de emekli ikramiye alıyorsunuz, bir Ramazan’da, bir kurbanda. Burada yeri gelmişken hatırlayalım ve selamlayalım. Kimin sayesinde alıyoruz, Kemal Kılıçdaroğlu’nun. Kemal Bey, ‘Ben emeklilere birer maaş ikramiye vereceğim’ dediğinde bunlar, ‘Veremezsin’ dediler. 7 Haziran 2015 seçimini kaybettiler. 1 Kasım gelirken ‘Biz de vereceğiz’ dediler. Sonra 2018’e kadar unuttular, uyutturdular, kulaklarının üstüne yattılar. 2018’de seçime birkaç ay kala bin lira verdiler. Biz itiraz ettik. Dedik ki, bin lira yetmez. Emekliye bir emekli maaşı kadar, hiç değilse bir asgari ücret kadar vermelisiniz. ‘Bin lira vereceğim’ dedi. O beğenmediğimiz bin lira, 2018’de tam 24 kilo dana kıyma alıyormuş. Ramazan mübarek gündeyiz. İlk sahur tutuldu, ilk iftar yapılacak. Allah gani gani oruçlarınızı kabul etsin. Ramazanınız mübarek olsun. Düşünün ki, 24 kilo dana kıyma alan en düşük emekli ikramiyesi, şimdi bu bayramda verilecek olan 3 bin lira 6 kilo dana kıyma alıyor. Yani 18 kilo dana kıyma emeklinin sofrasından, mutfağından, dolabından çoluğunun çocuğunun torununun kursağından eksiltildi. 2018’de 24 kilo dana kıyma parası veren bugün emekliye 6 kilo dana kıyma parası veriyor.

“Beşli çetenin 680 milyar vergisinden vazgeçtiler”

Yani bu hesabı görünce ben Tayyip Erdoğan’a dedim ki, acilen Meclis’i toplayalım, 3 gün daha çalışalım, dedim. Bir emekli kart çıkaralım, dedim. Asgari ücretle 10 bin lira arasındaki 7 bin lirayı emeklinin kartına yatıralım ve o kart elektrik, su, doğal gazda yüzde 25 ile 40 arasında indirim yapsın. Emekli bir rahat nefes alsın diye... Ne söylesen duymazdan gelir. Emekliye verelim, dedim. Ertesi sabah hesap yapmış. 1,4 trilyon para lazım. Böyle bir para yok. Birincisi, sana emanet edilen Hazine’nin içi doluydu. Boşaldıysa herhalde hesabı emekliler vermeyecek. Sen vereceksin. İkincisi, öyle 1,4 trilyon değil, 690 milyara ihtiyaç var. Peki, bu 690 milyar para bulunamaz mı? Vallahi geliyordu, son anda mani oldu. Bu İliç’te 9 kişiyi öldüren altın şirketi, 222 milyon vergi ödeyecekmiş. Affetti. Beşli çetenin, yandaş müteahhitlerin, saray müteahhitlerinin 2024 yılında ödemesi gereken toplam 680 milyar vergiden vazgeçti bunlar. Size 690 milyar para olsa herkese her ay 7’şer bin lira fark ödeyebilir ve elektrik, su, telefon, doğal gaz faturanızda yüzde 40 indirim yapabilir ama beşli çeteye para var, emekliye para yok. Yandaş müteahhite para var, emekliye para yok. Uçan saraya, yüzen saraya, kışlık saraya, yazlık saraya, bin odalı saraya para var; emekliye para yok. O zaman madem emekliye para yok, 31 Mart’ta da Tayyip Bey’e oy yok.

“Son seçimde Tayyip Bey’e verenlerin bu seçimde vermemesi lazım”

AK Partililer ve MHP’lilerin, mutlaka son seçimde Tayyip Bey’e oy veren herkesin bu seçimde Tayyip Bey’e oy vermemesi lazım. Çünkü 4 yıl seçim yok. ‘4 yıl boyunca kemer sıkacağız’ diyor. ‘Acı reçete içireceğim’ diyor. ‘Bundan sonra sıkı para politikası’ diyor Mehmet Şimşek, ağzından kaçırdı. Eğer bu seçimde emeklinin bu hâline rağmen, yoksullar bu hâline rağmen işçiler, emekçiler veya millette para yok diye dükkanını çeviremeyen esnaf, hakettiği desteklemeyi alamayan göremeyen çiftçi, buna bu sefer de oy verirse ‘Ne yaparsak yapalım oy alıyoruz’ dediği için bundan sonra bugünleri arar olacak AK Parti’nin seçmeni, Tayyip Erdoğan’a oy verenler de ama siyasette kuraldır; sarı kartı gösterirsen, kırmızı ışığı yakarsan, ‘Beni hesaba kat. Ben çantada keklik değilim’ dersen hesabı kitabı değiştirecek, senin değil, o çetelerin, holdinglerin ultra zenginlerin vergilerini aktaracak. Başka çare yok. O yüzden hep beraber bu seçimde bunun bir genel seçim olmadığını görüp yerelde dürüst, çalışkan, namuslu insanlara oy verip Ankara’dakilere de ‘Bu yoksulluk canıma tak etti. Bak, bundan sonrası garanti değil’ diye mesajı vermeniz son derece önemlidir.

“Müteahhitlere veriyor ama çiftçiye vermiyor”

Bir sözüm de Çatalca’nın çiftçilerine olsun. Tarım kanunu var. Milli gelirin yüzde 1’i çiftçiye destekleme diye verilmesi lazım. Buna göre 256 milyar lira yapıyor verilecek destekleme. Size 86 milyar lira destekleme vermiş. Yani 171 milyar alacaklısınız ve bu sene verilen desteklemenin iki katı kadarından alacaklısınız ama kanunda yazmasına rağmen vermiyor. Kime veriyor bu parayı? Kur korumalı mevduata, senin benim kesemden veriyor. Kime veriyor? Yine 160 milyon lira parayı geçiş garantisi verdiği otoyolların, tünellerin müteahhitlerine veriyor ama çiftçiye vermiyor. Mayısta seçimi kazandığında 19 lira olan mazot, oldu 42 lira. Bu şartlarda tarlaya gitmek, ekin dikmek, ilaç atmak, tarlayı sürmek, ürünü kaldırmak ya da alıp bir yere nakletmek, hepsi ateş pahası. Ayrıca sadece çiftçinin değil, hepimiz için en tehlikeli dönem, akaryakıta gelen zamdan sonrası. Şimdi iğneden ipliğe her şeye zam gelmeye başlayacak. 31 Mart’a kadar tutmaya çalışıyorlar, yine tutamıyorlar ama 31 Mart’tan sonra büyük bir hayat pahalılığı var eğer gerekli mesaj bunlara iletilmezse. 1 Nisan olduğunda yapacak bir şey yok, ertesi gün. Bir gün önce yapacak bir şey var. 31 Mart’ta Çatalca’nın çiftçileri, Çatalca’nın işçileri, Çatalca’nın esnafı ve Çatalca’nın emeklileri, Tayyip Erdoğan’ın bu kötü, bu sizleri yok sayan, işsiz bırakan, aç bırakan, borcunu ödeyemez hâle getiren politikalarına bir dur diyecek miyiz? İşte o zaman 1 Nisan’da hem bizler, sizi savunanlar hem sizler çok daha güçlü olacaksınız. Bir de bu seçim bir yerel seçim. Sandığa gidip oy vereceksiniz.”

Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ve CHP Çatalca Belediye Başkan adayı Erhan Güzel’e oy istedi.

Kaynak: ANKA