Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 2021 yılı Sayıştay Denetim Raporu, kamunun ve bazı özel hastanelerin SGK'ya olan borçlarını kalem kalem gözler önünü serdi.
BELEDİYELERİN BORCU: 19 MİLYAR
Sayıştay'ın tespitine göre SGK'nın bazı belediyelerden süresi içinde tahsil edilemeyen prim alacaklarının toplam miktarı her yıl artmaya devam ediyor.
Raporda yer verilen tabloda 2015-2021 yılları arasında tahsil edilemeyen birikimli alacakların toplamı 19 milyar 188 milyon olarak hesaplandı.
Raporda “Üstelik bu tablo ilgili yıl itibariyle tahsil edilemeyen primlerin tutarını göstermekte olup, o günden bugüne doğan gecikme zammı tutarlarını içermemektedir” denildi. Bu konuda yasal düzenleme yapılması gerektiği kaydedildi.
BAKANLIK 170 MİLYON TL'Yİ ÖDEMEDİ
Başka bir bulguya göre SGK'ya ait 4 dinlenme ve bakım evi 2012 yılında KHK ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na devredildi. Ancak devredilen bakımevleri için belirlenen bedeller bakanlık tarafından SGK'ya bugüne dek ödenmedi.
Devir sırasında kurulan komisyon ile Ankara 75. Yıl Dinlenme ve Bakımevi için 47 milyon 345 bin TL, İstanbul Etiler Dinlenme ve Bakımevi için 32 milyon 800 bin TL, İzmir Narlıdere Dinlenme ve Bakımevi için 76 milyon 643 bin TL, Salihli Huzurevi için 13 milyon 653 bin TL değer biçilmişti.
Sayıştay denetçileri, toplam 170 milyon 443 bin TL'lik devir bedelinin halen bakanlıktan tahsil edilemediğine dikkat çekti. KHK ile Bakanlığa devredilen 4 adet dinlenme ve bakımevi için kurulan kıymet takdir komisyonlarınca belirlenen tutarların bakanlıktan tahsil edilmesi için gerekli girişimlerin yapılması gerektiği belirtildi.
ÖZEL HASTANELERİN MAHKEME OYUNU
Bazı özel sağlık kuruluşlarının SGK ile yapmış oldukları sözleşmeden doğan cezai hükümlere ve faturalarından yapılan kesintilere ilişkin olarak yetkisiz mahkemelerden aldıkları ihtiyati tedbir kararlarının kurumun alacakları üzerinde risk oluşturduğuna da dikkat çekildi.
Raporda Malatya'daki bir özel hastaneden örnek verildi. Müfettişler tarafından tespit edilen 44 milyon 704 bin TL tutarındaki kurum zararı ve cezai şarta ilişkin olarak hastaneden tahsil işlemlerinin başlatıldığı ancak hastane tarafından ihtiyati tedbir kararı için önce Malatya'da daha sonra Ankara'daki mahkemeye başvurulduğu anlatıldı.
İhtiyati tedbir talepleri reddedilince sözleşmeye göre yetkili olmayan İstanbul'daki mahkemelere başvuruda bulunularak mahkemeden tedbir kararının alındığı aktarıldı.
“BAZI HASTANELER BORÇLARINI ÖDEMEDEN KAPANIYOR”
“Benzer uygulamayı yapan hatta aynı anda aynı ilde ve farklı illerde bulunan mahkemelere birden fazla başvuru yapan hastaneler bulunmaktadır” denilen raporda şu bilgilere yer verildi:
“Özel sağlık hizmet sunucularının almış oldukları ihtiyati tedbir kararları ile esastan açılan dava sonuçlanıncaya kadar sözleşmeden doğan yaptırımların uygulanması durmakta ve yaptırımlar uygulanamamaktadır.
Esas davalarla birlikte devam eden ihtiyati tedbir kararları süresince; bazı hastaneler SGK'ya olan borçlarını ödemeden kapanmaktadır. Özellikle sözleşmesi sona ermiş ve kurumdan herhangi bir alacağı kalmamış sağlık hizmet sunucularından yapılacak tahsilat ise imkânsız hale gelmektedir.
Nitekim mahkemeden tedbir kararı aldıktan sonra SGK'daki tüm alacaklarını tahsil edip faaliyetlerini sonlandıran Tekirdağ'daki bir hastaneden 12 milyon 324 bin TL'lik kurum alacağı bulunmaktadır.”
Raporda bu konuda yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulduğu ifade edildi.
MİLLİ EMLAK FARKI ÖDEMEDİ
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Milli Emlak Genel Müdürlüğü ile SGK arasında 2014 yılından beri devam eden trampa işlemleri sonucunda kurum lehine oluşan farkın kapanmadığı da ortaya çıktı.
2014-2021 yılları arasında mülkiyeti SGK'ya ait toplam 42 adet taşınmazın Milli Emlak Genel Müdürlüğüne verildiği; 212 taşınmazın ise Milli Emlak Genel Müdürlüğünden alındığı belirlendi. Trampa işlemi sonucunda toplam 42 milyon TL tutarında SGK'ya ödenmesi gereken bir farkın ortaya çıktığı kaydedildi.
Yapılan çalışmalar neticesinde bu farkın 38 milyon TL'ye indirildiği aktarıldı. Raporda, trampa işlemlerinde SGK lehine oluşan farkın en kısa süre içerisinde tahsil edilerek mahsup işlemlerinin tamamlanması gerektiği vurgulandı.