BIST 100 9.368 DOLAR 34,53 EURO 36,19 ALTIN 2.967,06
8° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Şentop'tan Erdoğan'ın adaylığına ilişkin açıklama: Cumhurbaşkanı aynı değil

Şentop'tan Erdoğan'ın adaylığına ilişkin açıklama: Cumhurbaşkanı aynı değil

TBMM Başkanı Mustafa Şentop; Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın yeniden aday olması ile ilgili tartışma hakkındaki soruya yanıt verdi. Şentop, 'Bu hükümet sistemindeki cumhurbaşkanı, önceki hükümet sistemindeki cumhurbaşkanı ile aynı değildir. Sadece isim benzerliği var aralarında' dedi.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Sakarya’da gazetecilerin sorularını yanıtladı. İngiltere’de yayın yapan Economist dergisinin kapağıyla ilgili sorusunu cevaplayan TBMM Başkanı Şentop, şunları söyledi:

Bazı ülkelerde kenarda kalmış siyasetçilerin Türkiye ile ilgili açıklamaları var. ABD’de en son Trump’ın güvenlik danışmanı var, o da bir açıklama yaptı geçenlerde ve ‘Türkiye’de, Erdoğan’ı mutlaka devirmemiz lazım. Bunun için gerekirse açıktan çalışalım’ dedi. O şahısla ilgili bir gazeteci yazı yazmış ve iki ihtimalin olduğunu söylemiş.

Diyor ki, bu kişi Erdoğan’a çalışıyor veya Trump’ın onunla ilgili bir lafı var Washington’un en aptal adamı budur diye söylediği laf var diyor. Türkiye ile ilgili daha önce eski dönemlerden gelen bazı Avrupalı siyasetçilerin birtakım yaklaşımları var.

Bunlar kendilerini öğretmen gibi görüp sanki karşılarında bir öğrenci var gibi parmak sallayarak konuşmaya alışmışlardı ve bu alışkanlıkları biz bozduk. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere 20 yıldır onların bu alışkanlıklarını bozduk. Onlara gereken her türlü cevabı anlayacakları ton ve ağırlıkta verdik, artık öyle bir Türkiye yok.

Amerika’dan, İngiltere’den o köşe yazısı, derginin manşetiyle etkilenmeye çalışılan bir siyasi hayatı olan Türkiye yok artık. Bunu genel olarak Türkiye olarak söylüyorum, bu tür açıklamalar sadece Cumhurbaşkanımız ve oradaki yakın çalışma arkadaşlarıyla ilgili değil, Türkiye’de siyaset yapan herkesi rahatsız edecektir ama en başta milletimizi rahatsız eder bu tür açıklamalar.

Herkes kendi işine baksın, başlarındaki belalarla uğraşsınlar. Burada milletimiz karar verecek tek ve yegane mercidir. Onlara da haddini her ortamda biz bildiriyoruz. Onlar kendi çıkarlarına göre bir dünya, bölge ve Türkiye tasarlıyor. Türkiye, o çıkar ve planları bozduğu zaman bundan rahatsızlık duyuyor. Bizde daima bu bölgeyle alakalı hariçten gazel okuyan, plan yapmaya çalışanların planlarını bozmaya ve onları rahatsız etmeye devam edeceğiz. Milletimiz nihai karar vericidir, kararı millet verir.

'CUMHURBAŞKANI, ÖNCEKİ SİSTEMDEKİ CUMHURBAŞKANI İLE AYNI DEĞİLDİR'

Erdoğan’ın yeniden aday olması ile ilgili tartışma hakkındaki soruyu Şentop, şöyle yanıtladı:

Cumhurbaşkanımızın adaylığı konusu, anayasa değişikliği yaptığımız sırada, 2016’nın Aralık ayı ve 2017’nin ocak ayında da bizim farkında olduğumuz ve hukuki durumunu yazdığımız bir konu. Anayasa değişikliğini yapan, birinci aşamada bir anayasa komisyonu vardır. Bu komisyonun sunduğu bir rapor vardır. Anayasa raporu.

O raporu, ben Anayasa Komisyonu Başkanıydım o zaman, ben yazdım. Orada bir paragraf var. O paragrafı 2017 yılının ocak ayında koymuştuk. Orada diyor ki, bir hükümet sistemi değişikliği gerçekleşmiştir. Bu hükümet sistemindeki cumhurbaşkanı, önceki hükümet sistemindeki cumhurbaşkanı ile aynı değildir. Sadece isim benzerliği var aralarında.

Birisi Başbakanın ve bakanlar kurulunun olduğu sistemde yetkisiz, yetkilerini ancak hükümetle ve başbakanla birlikte kullanan bir cumhurbaşkanı idi. Yeni sistemde ise cumhurbaşkanı, eski sisteme göre cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanlar kurulunun genel yetkilerini kapsayan, yürütmeyi temsil eden kişi. Dolayısıyla isimlerin aynı olması hukuken önemli değil. O kavramın içeriği önemlidir.

Dolayısıyla, aynı olmadığı için, ‘Yeni sistemden önceki dönemde cumhurbaşkanlığı yapanların görev süreleri, yeni sistemde hesaba dahil edilmez’ diye bir paragraf koymuşuz komisyon raporuna. O zaman bunun kimse farkında değildi. Daha sonra biz gösterdik. Yazılan metinleri okumuyorlar çünkü. Birisi, böyle bir fikri ortaya attı. Şimdi bakıyorum, konuşuyorlar. Ama neyi eksik bildiklerini, neyi bilmediklerini ben fark ediyorum. ‘Türkiye Cumhurbaşkanı iki defa seçilir’ diye bir hüküm var. Önceden de vardı, şimdi de var. Bunlar iki maddeyi yanyana koyuyorlar, karşılaştırıyorlar.

‘Bu cümle aynı’ diyorlar. Cümlenin ikisinde de aynı olması önemli değil. O cümle korunmuş mu? Yoksa yeniden yazılıp, yeniden yürürlüğe konulmuş mu? Ona bakmak lazım. Değiştirirken eğer biz, ‘O cümlenin üçüncü fıkrası korunmuştur. Üçüncü fıkra dışındaki hükümler değişmiştir’ deseydik, o zaman bu iddia ileri sürülebilirdi. 2 defa adaylık meselesi.

Halbuki biz o cümleyi aynı şekilde yazmışız ama, eski kanunda o cümleyle beraber 101’inci maddeyi kaldırmışız Nisan 2018’de, Nisan 2018’de tekrar, iki defa seçilebilir diye koymuşuz. Bunun anlamı, Nisan 2018’den sonra Türkiye’deki bütün vatandaşlar, Tayyip Erdoğan da dahil olmak üzere herkes, 2 defa cumhurbaşkanı seçilebilir diye anayasa değişikliği ve referandumla yeniden o hükmü getirmişiz. Dolayısıyla bu konuda bir tereddüt yok.