Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in yayımladığı 6. videoda “Bir milletvekilinin ricasıyla Hürriyet’e baskın yaptığıyla” ilgili açıklamaları gündem oldu. Peker, “Hürriyet'i bastırmadan önce gelen milletvekilinin telefon sinyallerine de bakın, ismini söylemeyeyim ayıp olur, bakabilirsiniz. Milletvekili rica etti, ben de yaptırdım” dedi.
2015 yılında Hürriyet gazetesine yönelik saldırıyı organize ettiği iddiası bir süre basında dile getirilen AK Partili Abdurrahim Boynukalın videonun ardından Twitter hesabından, "Açıkçası çok rahatladım. Yıllardır üzerimize yapışan cam, kamera, turnike kırma gibi kriminal meselelerin bizimle alakası olmadığı açıkça ifade edilmiş" dedi. Boynukalın daha sonra bu açıklamayı silerken söz konusu AKP'linin kim olduğu tartışma yarattı.
BirGün'ün kulis haberine göre, Peker’e istekte bulunan milletvekilinin AKP Merkez Karar ve Yürütme Kurulu (MKYK) Üyesi Metin Külünk olduğu söyleniyor.
SOYLU: BİR MİLLETVEKİLİ PEKER'DEN 10 BİN DOLAR ALIYOR
Bakan Soylu, önceki akşam katıldığı TRT Haber yayınında, bir milletvekilinin Peker’den ayda 10 bin dolar aldığını söylemişti.
Soylu, Peker’in kendisi hakkında iddialarına ilişkin "Benim haberim olması, benim idam edilmem anlamına gelir. Böyle bir şey akıldan geçirilebilir mi? Kekelemişler ben ne yapayım. Kim kekelemiş ise hesabını ondan sorsun, ayda 10 bin dolar hangi siyasetçiye gönderiyorsa ondan sorsun. Yanlışlıkla yazdıkları bir yere düşmüş" demişti. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Soylu’ya yönelik çağrısında Peker’den kimin para aldığını açıklamasını istedi. Ankara’dan gelen kulislere göre söz konusu iddiada bahsedilen AKP'li Metin Külünk...
METİN KÜLÜNK İLE SÜLEYMAN SOYLU GERGİNLİĞİNİN GEÇMİŞİ
Süleyman Soylu ile Metin Külünk arasında uzun süredir pek çok gerginlik yaşandığı kamuoyunda biliniyor. Külünk son olarak İçişleri Bakanlığı'nın tam kapanma genelgesine de tepki göstermişti. Külünk "Belirsiz Normalleşme Genelgesi işlevinde bu tarz planlar gerçekten sadece anormalleşmeyi besler" ifadesini kullanmıştı.
2020'de yaşanan dernek baskınıysa ikili arasındaki gerginliğin ulaştığı noktanın göstergesiydi. İddialara göre, AK Parti eski milletvekili Metin Külünk’ün çalışanları Süleyman Soylu’ya yakınlığı ile bilinen Milli Beka Hareketi Derneği’ni bastı. Milli Beka Hareketi Derneği Başkanı Murat Şahin, baskın anına dair görüntüleri paylaştı.
Milli Beka Hareketi Derneği Başkanı Murat Şahin Külünk’ün İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelik eleştirilerine karşı Soylu’nun yanında yer aldıkları için bu saldırının hedefi olduklarını iddia etti.
PEKER: MİLLETVEKİLİ RİCA ETTİ, FEVZİ İŞBAŞARAN'IN KEMİKLERİNİ KIRDIRDIM
Sedat Peker, önceki günlerde yayınlanan videolarında eski AKP Elazığ milletvekili Fevzi İşbaşaran'ı dövdürdüğünü açıklamıştı. Peker, "Bir tane milletvekili dostumuz var o dönem. Yanıma geldi 'Bu namus meselesi' dedi, 'Böyle söylüyorlar, ben bir gidip görüşeyim, kardeşim bununla ilgilensin' dedi. Geldi. O milletvekilinin ismini söylemeyeyim, iyi bir dostumuz, hemşehrimiz. Onu da pasifize etmişlerdi, şimdi tekrardan MKYK'ya aldılar" demişti.
ÖZGÜR ÖZEL MECLİS GÜNDEMİNE TAŞDI
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, “Türkiye’nin yakın siyasi tarihi; hukuk devletinden ve demokrasiden uzaklaştıkça, organize suç örgütleri ve mafyayla yürütme organının ya da yürütme organının içinden bazı siyasilerin ve bazı bürokratların kurduğu kirli ve çarpık ilişkiler ile doludur. 1996 yılında Susurluk’ta meydana gelen kazanın ardından orta yere saçılan ilişki ağının ardından TBMM’de kurulan araştırma komisyonu, mafya ve siyaset dünyası arasında kirli ilişkilerin deşifre olmasına sebep olmuştu. Ancak, iktidar partisi değiştikçe ve demokrasi ile hukuktan uzaklaşıldıkça organize suç örgütleri ile siyaset arasındaki ilişki farklı boyutlarıyla süregelmiştir” dedi.
BAKAN BİLİYOR ANCAK ADIM ATMIYOR
Özel, Soylu’nun 20 Mayıs günü TRT Haber’de katıldığı programda, organize suç örgütü üyesi Sedat Peker’i kastederek, “Keklemişler ben ne yapayım. Kim keklemiş ise hesabını ondan sorsun, ayda 10 bin dolar hangi siyasetçiye gönderiyorsa ondan sorsun” ifadelerini anımsatarak, “İçişleri Bakanı’nın bir siyasetçinin bir organize suç örgütü üyesiyle mali ilişkisini biliyor olması ancak bu konuda işlem yapmamayı tercih etmesi bir hukuk devleti görüntüsü olamaz. Türkiye’de siyasetçi ile mafya arasındaki ilişkilerin varsa üzerine gidilmesi bir siyasi ilke olması gerekirken, burada bu ilişkiyi bir bakanın bildiği ancak adım atmadığı anlaşılmaktadır” ifadesini kullandı. Özel, bu siyasetçinin kim olduğunun açıklanmasını, bu bilginin neden saklandığı sorusunun yanıtlanmasını talep etti.