BIST 100 9.550 DOLAR 34,49 EURO 36,30 ALTIN 3.012,10
3° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Sahte içkiden ölümler hakkında 'satıcı değil, içiciyiz' savunması

Sahte içkiden ölümler hakkında 'satıcı değil, içiciyiz' savunması

Sahte içki nedeniyle gözaltına alınan kişilerin ifadeleri ortaya çıktı.

Sahte içkiden ölümlerin sayısı gün geçtikçe artarken Sözcü Gazetesi yazarı, gazeteci İsmail Saymaz bugünkü yazısında sahte içki satışından gözaltına alınanların ifadelerine yer verdi.

Sahte rakının 7 can aldığı Kırıkkale'de ölümlerin kaynağı olarak gösterilen market sahibi ile 6 kişinin öldüğü Mersin'de gözaltına alınan büfe sahibi, "Satıcı değil, içiciyiz" diyerek kendilerini savunduğu ortaya çıktı. Bu iki ilde toplam üç kişi “kasten öldürme” suçundan tutuklandı.

İsmail Saymaz'ın yazısı şöyle oldu:

Türkiye'de son bir haftada 58 kişi sahte rakıdan hayatını kaybetti. Sahte rakının yedi can aldığı Kırıkkale'de, ölümlerin kaynağı olarak “E… Market” adlı iş yeri gösteriliyor. Marketin sahibi ise 56 yaşındaki Özgün Uzar…

Uzar, dükkanı iki ay önce açtığını, müşterilerinin hijyen ve temizlik malzemesi olarak kullanmak için etil alkol sorduğunu ileri sürdü. “İş yerinde çeşit olsun” diye internetten bulduğu iki numarayı aradığını kaydeden Uzar, “Ruhsatın olması halinde etil alkol temin edebileceklerini söylediler ve İstanbul'a çağırdılar” dedi.

Uzar, 19 Eylül günü arkadaşı S.Ü. ve Ö.Ö. ile Kartal'daki adrese gittiklerini ve iş yeri sahibi A.O.İ. ile 250 adet etil alkol için anlaştığını, 6450 TL ödediğini kaydetti.

Uzar, şöyle devam etti:

“Önden 60 adet alıp Kırıkkale'ye getirdik. 2 Ekim'de kargo ile 18 adet daha geldi. 60 adet satıldı. Kargoyla gelen 18'in bir tanesini sattım. Etil alkolleri alan kişileri tanımıyorum. Temizlik ve hijyenik açıdan kullanmak üzere aldıklarını düşündüğüm için sattım. Ancak ne amaçla aldıklarını bilemem.”

SATANLAR DA ZEHİRLENMİŞ

Uzar, Emniyet'teki ifadesinde, gerçekleri saklamıştı.

Çünkü dükkanında, pet şişeler içinde el yapımı alkoller bulundu.

Savcılıkta kanıtlar Uzar'ın önüne konuldu.

Uzar, içmek için el yapımı alkol ürettiğini iddia ederek, şunları söyledi:

“Pet şişelerdeki el yapımı alkolleri kendim için yaptım. Aromasını Bademcik Mevkisi'nde karşılaştığım üç kişiden aldım. Onların içtiği, ne olduğunu bilmediğim şeyden aldım, kendi kullanımım için alkol ürettim. İş yerinde bulunmasının sebebi, kendi içimimdir. Gece 12'ye kadar iş yerinde olduğum ve arada kullanmak için tutuyordum.”

Ancak zehirlenenlerden Y.T., ifadesinde Uzar'ın arkadaşı S.Ü. ve Ö.Ö.'nün etil alkolle içki üretip sattığını söyledi. Taşkıran, “S. bizim olduğumuz alana el yapımı içkiyi satmak için geldi” dedi. Şüpheli S.Ü. ve Ö.Ö. tedavi görürken, Uzar ise “sağlık için tehlikeli madde bulundurmak” suçundan tutuklandı.

İÇMEK İÇİNMİŞ

Mersin'de 6 insanın canına mal olan sahte içkinin Toroslar İlçesi'nde Hakan Büfe'den satıldığı saptandı. Büfe sahibi Ekrem Ay, internette bulduğu numarayı arayarak, Murat Fırtına ile görüştüğünü ve 3-4 kez etil alkol aldığını söyledi. Ay, geçen hafta dört bidon halinde 20 litre etil alkol aldığını ve 600 TL ödediğini anlattı.

Alkole; su, şeker ve anason katıp rakı ürettiğini kabul eden Ay, “20 litrelik etil alkolün yarısını rakı yaptım, 7-8 litresini bir haftalık sürede tükettim. Kimseye ikram etmedim veya satmadım” dedi.

Ay, oğlu Hakan Ürüncan ifadeye çağrılınca kalan rakıyı lavaboya döktüğünü söyledi.

Ay, “Yaptığım alkolü kendim kullanırım. Satmak niyetiyle yapmıyorum” dedi.

Ay'ın oğlu Ürüncan da alkolü babası için satın aldığını ileri sürdü.

Fırtına ise etil alkol değil, kit sattığını ifade ederek, iddiaları reddetti.

Üç kişi “kasten öldürme” suçundan tutuklandı.

Etile metil karıştırılmış
Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı Tütün ve Alkol Dairesi yetkililerine göre piyasada iki tür alkol var. İlki, sanayide kullanılan metil alkol.

Metil alkol öldürücü ve içilmiyor.

Diğeri ise etil alkol.

Gıdada, tıpta, kozmetikte, yüzey temizleyicisi ve dezenfektan olarak kullanılıyor.

Bakanlık, gıdada kullanılan türü hariç, içki üretilmemesi için etil alkolde “de-nature” denilen bir işlemle kokuyu ve rengi değiştiriyor.

Sahte rakının, piyasada dezenfektan etiketiyle satılan etil alkole metil karıştırılması suretiyle üretildiği tahmin ediliyor.

Yetkililer şöyle diyor:

“Kimi iş yerleri dezenfektan adı altında de-nature edilmemiş etil alkol satıyor olabilir. Bu kadar insanı zehirlediğine göre içerisine metil alkolle karıştırılmış. Çünkü de-nature edilmiş kimyasallar asla zehirlemez. Kusmaya neden olur.”

Yetkililer yakın gelecekte internetten etil alkol satışının yasaklanacağını, kaçakçılık kapsamında 3 yıl ile 6 yıl arasında hapis cezası verileceğini belirtiyor.

Vergi uzmanı olan Dr. Ozan Bingöl, rakıdan alınan Özel Tüketim Vergisi'ndeki (ÖTV) artışın insanları sahte rakıya yönelttiğini ifade ediyor. Bingöl, 2010 yılında 51,48 TL olan rakıdaki ÖTV'nin 279,29 TL'ye çıktığını vurguluyor. Bingöl, 10 yılda rakı fiyatının yüzde 443 arttığını anlatıyor. Aynı şekilde, 2006 yılında tahsil edilen her 100 TL'lik ÖTV'nin 5 TL'sinin alkolden geldiğini, bu rakamın 2019'da 10 TL'ye çıktığını kaydediyor.

Bingöl, 2013'te kabul edilen bir düzenleme ile alkol fiyatının altı ayda bir otomatik olarak yükselmesinden kaynaklı bugüne gelindiğini vurguluyor.

Bingöl'e göre çözüm, rakıdaki ÖTV'yi düşürmekten geçiyor.