CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Adalet ve Kalkınma Partisi Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklamalarına ilişkin olarak, “Türkiye’nin kurucu partisine, çökmüş bir imparatorluktan bir cumhuriyet kurmuş partimize, sabotaj partisi demek hadsizliktir. Bir sabotaj partisi varsa, geldiği günden bugüne kadar, başta dış politika, terör ve ekonomi olmak üzere eline attığı her alanda bir yıkım yaşatmış olan Adalet ve Kalkınma Partisi, sabotaj partisinin ta kendisidir. Adalet ve Kalkınma Partisi dış politikada, Atatürk’ten bu yana gelen geleneksel dış politikayı, bölgede bütün komşularımızla ilişkiyi bozarak, tek bir dost bırakmayan bir parti olarak, Türkiye’nin itibarını sabote etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin saygınlığını, Trump’ın mektubunu görüp, elinde tutup, söylenenleri yutarak, Atatürk’ten başlayan tüm cumhurbaşkanlarının korudukları Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı makamının saygınlığını sabote etmişlerdir. Suçüstü yakalanmışlardır, suçluluğun telaşı içinde saldırmaktadırlar” diye konuştu.
CHP Grup Başkanvekili Özel, Adalet ve Kalkınma Partisi Sözcüsü Ömer Çelik’in basın toplantısında kullandığı ifadelere ilişkin yaptığı yazılı basın açıklamasında, “Sabotaj lafını en son ağzına alacaklar Adalet ve Kalkınma Partililerdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin iyi komşuluk ilişkilerini sabote edenlerin, sabotaj diye yakınmaya hakkı yoktur. Yapılan iş sabotaj değildir, yapılan iş etkili ve memleketin faydasına muhalefettir.
Trump, dünyada hiçbir devlet başkanının hiçbir devlet başkanına yazamayacağı nitelikte, hakaretlerle dolu bir mektup kaleme aldı, bu mektubu 9 gün elde tuttular, yalayıp yuttular, sustular. Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarını korumak ana muhalefet partisine düştü.
Atatürk’ün, İnönü’nün, Ecevit’in koltuğunda oturanların, onların cesaretinin onda birini gösteremediği bir ortamda, sabote edilen, dinamitlenen bir şey varsa Türkiye’nin itibarıdır. Bunu sabote eden de Adalet ve Kalkınma Partisi’dir” dedi.
SUÇÜSTÜ YAKALANMIŞLARDIR
Özel, “Türkiye’nin kurucu partisine, çökmüş bir imparatorluktan bir cumhuriyet kurmuş partimize, sabotaj partisi demek hadsizliktir. Bir sabotaj partisi varsa, geldiği günden bugüne kadar, başta dış politika, terör ve ekonomi olmak üzere eline attığı her alanda bir yıkım yaşatmış olan Adalet ve Kalkınma Partisi, sabotaj partisinin ta kendisidir.
Adalet ve Kalkınma Partisi dış politikada, Atatürk’ten bu yana gelen geleneksel dış politikayı, bölgede bütün komşularımızla ilişkiyi bozarak, tek bir dost bırakmayan bir parti olarak, Türkiye’nin itibarını sabote etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin saygınlığını, Trump’ın mektubunu görüp, elinde tutup, söylenenleri yutarak, Atatürk’ten başlayan tüm cumhurbaşkanlarının korudukları Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı makamının saygınlığını sabote etmişlerdir. Suçüstü yakalanmışlardır, suçluluğun telaşı içinde saldırmaktadırlar” ifadesini kullandı.
SUÇLULUK DUYGUSU İÇİNDELER
Özel, “Yavuz hırsız ev sahibini bastırır. Mektup yazılmış 9 gün durmuş, yutulmuş, susulmuş. Mektubu Amerikalılar servis etmiş, o mektubu iade etmediği, reddetmediği, cevap vermediği anlaşılmış.
Mektubu yazana cevap vereceğine, bu mektuba niye cevap vermedin diyeni eleştiriyor. Akıl alır gibi değil. Bu mektup kabul edilemez değil diyor, buna cevap vermemeyi içine nasıl sindirdin diyor. Bu ülkenin itibarını korumak için yemin eden sen değil misin diyor. Bunları söyleyen suç işliyor olabilir mi? Suç, Trump’ın mektubuna susanlardadır. Suçluluk duygusu içindeler” ifadesini kullandı. Özel, şunları kaydetti:
UTANILACAK BİR İŞLE MEŞGULLER
“Türk ordusuna duyulan güven üzerinden partisine itibar devşirmeye çalışıyor. Bunu geçen hafta operasyonun başladığından saatler sonra il başkanları toplantısında, ‘Halkımızı AK Parti’ye üye olmaya davet ediyorum’ diyen genel başkanı da yaptı.
Şimdi de CHP’nin yaptığı siyasi eleştirileri, orduya yapılan eleştirilermiş gibi göstermeye çalışan bir acziyet içinde. Utanılacak bir işle meşguller. CHP’nin eleştirileri orduya değil siyasetedir. Ordu siyasetin aldığı kararları uygular. Suriye’yi bir bataklığa dönüştürenler, bugün Mehmetçik’in orada şehit olmasına sebebiyet verenler, Mehmetçiğe verdiğimiz desteği görmezden gelenler, sanki o desteği kendilerinin üzerine almaya çalıştılar.
Sınır ötesi operasyon var ve o operasyondaki Mehmetçik’in arkasındayız ama Türkiye’nin geleneksel dış politikasını terk eden, Atatürk’ün öğütlerini tutmayan, bütün dünyada tek başına yalnız bırakan, sürekli kaybeden bir noktaya getirenlerin sonuna kadar karşısındayız, eleştirmeye devam edeceğiz.”