Özel, Soma faciasının 5’inci yıldönümü nedeniyle yayımladığı mesajda, “Tarihe, bu topraklarda yaşanan en büyük iş cinayeti olarak geçen, 301 madencimizin yaşamını yitirdiği Soma maden faciasının üzerinden 5 yıl geçti. Aileler, madenciler, Soma kaderine terk edildi. Türkiye onları unuttu ama onlar yaşadıklarını unutmadılar” dedi. Özel, şunları kaydetti:
YENİ FACİALARIN ÖNÜ AÇILDI
“Kaza yaşandığı sırada ve takip eden günlerde, sorumlular için 301’er kez müebbet hapis cezasının verilebileceği konuşulurken, 11 Temmuz 2018’de görülen davada kamu vicdanını rahatlatmaktan çok uzak olacak biçimde cezalar verilmiştir. Bu da yetmezmiş gibi geçtiğimiz günlerde Soma Kömürleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, skandal bir biçimde maden işletme yasağı da kaldırılarak tahliye edilmiştir. Adeta, yeni maden facialarının önü açılmıştır. Soma faciasının tüm Türkiye’ye ders olması beklenirken, bugüne kadar alınması gereken neredeyse hiçbir önlem alınmamış, TBMM’de kurulan Araştırma Komisyonu Raporu’nun kapağı dahi açılmamıştır. Ne yazık ki bugün Türkiye’nin çeşitli yerlerinde yeraltına inen madenciler, 13 Mayıs 2014 günü Soma’daki madenciler ne kadar tehlikedeyse, o kadar tehlikedeler.
SORUMLULAR YARGILANANA KADAR ACILAR HAFİFLEMEYECEK
13 Mayıs’taki o faciadan sonra üç kategoride sözler verildi. Ölenlerin yakınlarına verilen sözler önemli ölçüde tutuldu, hayatta kalan madencilere verilen sözlerin pek azı tutuldu, işçi sağlığı ve iş güvenliğiyle ilgili sözlerin ise neredeyse hiçbir tanesi tutulmadı. Bir SMS’le işsiz bırakılan 2 bin 831 madencinin tazminatları halen ödenmedi. Bu alacaklar için kanuni düzenleme bile yapıldı ancak sarı sendikanın kanuna karşı işverenle yaptığı işbirliği neticesinde bu tazminatların yalnızca iki taksiti ödenebildi. Gerçek sorumlular yargılanana, verilen sözler tutulana kadar, Soma’nın acıları hafiflemeyecektir. Soma katliamının ardından verilen sözlerin tutulması ve sadece Soma’da değil, bugün yer altına inilen tüm madenlerde, bir daha kaza yaşanmayacak önlemleri alacak biçimde mevzuat değişikliklerinin yapılması hepimizin boynunun borcudur.”