Türkiye ekonomisinin çıkmaza girmesi sonrası üst üste gelen vergi artışları ve TL'nin değer kaybı sonrası peş peşe gelen zamlar, enflasyonun daha da artacağı piyasalarda hakim görüş olarak ortaya çıkmaya başladı.
TL'deki değer kaybı ve vergi artışlarının etkisiyle TÜFE'de temmuzda çift haneye yakın artış beklenirken, TCMB'nin 27 ay sonra başladığı ve iki toplantıda gerçekleştirdiği 900 baz puanlık faiz artışı ise beklentilerin altında kalmıştı.
MERKEZ BANKASI FAİZ KARARI BEKLENTİLERİN ALTINDA
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma ile birlikte kademeli sıkılaştırma sürecini önceki haftalarda başlatırken, TCMB Başkanı Gaye Erkan da geçen hafta enflasyonun kısa vadede geçici yükseliş göstereceğini; belirgin iyileşmeye kadar parasal sıkılaştırmayı gerektiği ölçüde kademeli güçlendireceklerini açıklamıştı.
DOLAR NEDEN BASKILANDI?
Enflasyonist baskı ve Merkez Bankası'nın faiz kararının piyasa beklentilerinin altında kalması sonrası dolar/TL 27 TL bandını aşarak rekor kırarken, son haftalarda yatay seyir izleyen dolar kuruna ilişkin Sabancı Üniversitesi İşletme Fakültesi Finans Kürsü Başkanı Prof. Dr. Özgür Demirtaş, şu ifadelere yer verdi:
"Kuru bu şekilde tutmak sağlıklı değil. Nedenini yazayım: Kur bu şekilde tutulunca insanlarda suni olarak tutuluyor intibası uyanıyor. O da yay geriliyor düşüncesini getiriyor. O zamanda boşu boşuna ekstra talep oluşuyor. Lütfen serbest bırakın. Bırakın bulsun değerini. Değerini bulduktan sonra 10-15 kuruş aşağı yukarı oynasın. Yeter ki serbest kalsın."
DOLAR/TL TAHMİNİ
Yaşanan gelişmeler öncesi sosyal medya hesabından dolar kuruna ilişkin tahminde bulunan Demirtaş, "Dolar: Gideceği yer 28. Sonrasını sonra konuşalım…" ifadelerine yer vermişti.
MERKEZ BANKASI, TEKRAR SATICI KONUMUNA GELDİ
Ayrıca, sosyal medya hesabından geçen hafta paylaşım yapan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) eski başekonomisti Hakan Kara ise, şu ifadelere yer vermişti:
"Seçimlerden sonra dolar kurundaki yüzde 35 artışın esas nedeni TCMB’nin 5 Haziran’dan sonra nette 20 milyar dolardan fazla alım yapmasıdır. Geçen hafta ise merkez bankasının nette tekrar satıcı olduğu görülüyor."
FİYATLAMALAR ZORLAŞIYOR
Söz konusu gelişmelerle birlikte uzun süre enflasyon ve resesyon ikilemi arasında kalan dünya ekonomilerinin yumuşak iniş yapabilecekleri ihtimali varlık fiyatları üzerindeki baskıyı azaltsa da henüz makroekonomik verilerden alınan sinyallerin net bir mesaj vermemesi fiyatlamaları zorlaştırıyor.
Öte yandan Merkez Bankası'nın, yıl sonu dolar/TL beklentisi bir önceki anket döneminde 26,18 TL iken, son açıkladığı anket döneminde 28,46 TL'ye yükseltti.
Dolar, bugün, 18 Temmuz'da gördüğü 27,23 TL zirvesinin hemen altında 26,96 bandında işlem görüyor. Haziran ayında yüzde 20 değer yitiren TL'nin temmuz başından bu yana kaybı ise yüzde 3.7 civarında.