BIST 100 9.357 DOLAR 34,57 EURO 36,28 ALTIN 2.994,30
11° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Milliyetçi ve ülkücü camia seçim öncesi ayağa kalktı

Milliyetçi ve ülkücü camia seçim öncesi ayağa kalktı

Milliyetçi ve Ülkücü camianın önde gelen isimleri Türkiye'nin kaderini belirleyecek 28 Mayıs ikinci tur Cumhurbaşkanlığı seçimi için harekete geçti. Milliyetçiler Dayanışma Platformu, Zafer Partisi’nde Kılıçdaroğlu’na destek kararı açıkladı. Turan Hareketi Partisi de ikinci turda Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini duyurdu.

Milliyetçiler Dayanışma Platformu ikinci turda cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu desteklediklerini açıkladı.

Grup adına Yaşar Okuyan tarafından yapılan basın açıklamasında, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile gerçekleştirilen görüşmeler sonucunda Kemal Kılıçdaoğlu'na 28 Mayıs'ta gerçekleştirilecek cumhurbaşkanı 2. tur seçiminde destek verileceğini açıkladı.

Turan Hareketi Partisi Genel Başkanı Varol Esen de Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini duyurdu.

Esen'in yaptığı açıklama şöyle:

"BİR 5 YIL DAHA İKTİDAR PARTİSİNİN TÜRK MİLLETİNİ MADDİ VE MANEVİ SÖMÜRMESİNE İZİN VEREMEYİZ"

"Cumhuriyetimizin 100. yılının son seçimlerinde, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ikinci turunda Turan Hareketi Partisi Başkanlık Kurulu kararıyla Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı almış bulunmaktayız. Büyük Türk milleti, bugün geldiğimiz noktada Cumhurbaşkanlığı seçiminde tüm savunduğumuz ve kuruluş amaçlarımızın hakları bizde saklı kalmak kaydı ile bu seçimlerde bir tarafı destekleme lüzumu doğmuştur. Doğal olarak bulunduğumuz konumun muhalefet olması sebebiyle ülkedeki kutuplaşmanın, huzursuluğun, yoksulluk ve yolsuzluğun, yandaş, eş dost, akraba kayırmanın, tüm kurumların tarikat ve cemaatlerin tarafından ele geçirilmiş olmasının, toplumsal ayrışma ve yozlaşmanın, iç ve dış tehditlerin 21 yıllık iktidarın ürünü olduğunu görmezden gelemeyiz. Milyonlarca işgalciyle demografik, ahlaki, sosyal, kültürel, iktisadi, içtimai, Türk egemenlik haklarına, Atatürk ilke ve inkılaplarına, devletinimizin kurucu değerlerine oluşturulan kastın Cumhur İttifakı tarafından ağırlaştırılarak uygulandığını yok sayamayız. Dolayısıyla muuhalefet partileri, bizler eleştirel haklarımızı bugün bir kenarı bırakmalıyız. İktidar partisine bir 5 yıl daha Türk milletini teslim edemeyiz. Bir 5 yıl daha iktidar partisinin Türk milletini maddi ve manevi sömürmesine izin veremeyiz. Bir 5 yıl daha Türk egemenlik hakları, Atarürk ilke ve inkılapları üzerinde karşı devrimlerini tamamlama fırsatı tanıyamayız.

"BU KEYFİ GÜCÜN BİR DİKTAYA DÖNÜŞEBİLECEĞİNİN DERİN ENDİŞESİ İÇERİSİNDEYİZ"

14 Mayıs Genel Seçimleri'nde parlamentoda Cumhur İttifakı'nın almış olduğu sandalye çoğunluğunun yanı sıra Cumhurbaşkanlığı'nın da kaybedilmesi durumunda tam bir keyfi güç oluşacağı, bu keyfi gücün bir diktaya dönüşebileceğinin derin endişesi içerisindeyiz. Bu noktada adil ve denetleyici, Türk milletine nefes aldıracak idare merkezinin oluşması adına Sayın Kılıçdaroğlu ile yapmış olduğumuz görüşmeler doğrultusunda cumhurbaşkanlığı ve bakanlar kurulu kabinesinin yürütme haklarının Millet İttifakı tarafında olmasının duygusal bir durum olmadığına, ülkemizin ve Türk milletinin geleceği adına en uygun formül olduğu kanaatine varmış bulunmaktayız. Denge ve denetleme mekanizmasının daha güvenilir olacağına dair düşüncemizin sandığa gidecek her seçmen tarafından iyice düşünülmesi tüm samimiyetimizle tavsiyemizdir."