MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "İmamoğlu’nun peşine düşen İP müdiresinin tutumu, toplumda fitne ve karmaşa çıkarma planının bir parçasıdır; Vaktiyle Gezi Olayları sırasındaki provokasyonlara da sahip çıkan Müdire Akşener’in bitmek bilmeyen ve sabır sınayan tahrikleri, bir FETÖ taktiğidir" ifadelerini kullandı.
İşte Semih Yalçın MHP'nin Twitter hesabından yapılan açıklama:
DÜN MECLİS'TE NELER YAŞANMIŞTI
TBMM Genel Kurulu’nda İYİ Parti Grubu’nun, “15 Temmuz FETÖ örgütünün darbe kalkışmasında ‘Yurtta Sulh Konseyi’nin siyasi kanadının araştırılması” başlıklı önergesi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Aytun Çıray, “Yargıya ve devletin diğer kurumlarına olduğu gibi, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kilit mevkilerine yerleştirilen, sızan dinbaz bir yapılanma, hiçbir ülkede benzerine rastlanmayan türden dehşetengiz bir darbe teşebbüsünü hayata geçirmiştir” dedi. Çıray, “15 Temmuz FETÖ Darbesini Araştırma Komisyonun, darbeyi Allah’ın lütfu olarak niteleyip sözde başkanlık sistemi için katalizör olarak kullanmak isteyenler tarafından battal hale getirildiğini belirterek teşebbüsün yarı karanlıkta bırakılarak at izinin it izine karıştırıldığı” açıklamasında bulundu.
Öte yandan Çıray’ın, Genel Kurul’da “15 Temmuz aynı zamanda bir işgal girişimidir, işgal! Ne darbesi? İç savaş çıkarmak için bir işgal girişimidir” sözleri tartışmaları da beraberinde getirdi. Tartışmalardan bazı bölümler şöyle:
UĞUR BAYRAKTUTAN (Devamla) - Hatırlar mısınız balkon konuşmalarını? "Bitsin bu hasret" diyenler kimlerdi, kimin Genel Başkanıydı değerli arkadaşlar? (CHP sıralarından alkışlar)
ÖZKAN YALIM (Uşak) - Aynı yağmur altında ıslandılar.
AK PARTİ GRUBU ADINA ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; İYİ PARTİ önerisi hakkında grubumuz adına söz almış bulunuyorum.
Öncelikle, FETÖ terör örgütünün bir terör örgütü olarak kabul edilmiş olmasından memnuniyet duyuyorum; bütün partilerin. Bu örgütün yurtta sulh konseyi tarafından, bir komite tarafından, bir terör örgütü grubu tarafından bu darbeye teşebbüs ettiğinin söylenmiş olması da güzel bir şey. Bugün yargılanıyorlar biliyor musunuz, hâlen Sincan Cezaevinde bugün dava devam ediyor.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - 12 kişi…
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Kaç kişi bu Yüce Meclisten o davanın müdahili? Ben müdahiliyim.
UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Ben de müdahilim
TEKİN BİNGÖL (Ankara) - Ben de müdahilim.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Ben müdahiliyim ve gidip takip ediyorum. Siyasi ayak arıyorsak, milletvekili olduğu hâlde oraya gidip müdahil olmayan, o davaları takip etmeyen kişilere dönmemiz lazım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Böyle bir şey yok ya!
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Müdahil olmalıyız. (İYİ PARTİ sıralarından "Ooo!" sesleri ve sıra kapaklarına vurmalar)
BAŞKAN - Değerli arkadaşlar…
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Konuşmayacaksınız, gideceksiniz, gidip oraya müdahil olacaksın. (İYİ PARTİ sıralarından gürültüler, sıra kapaklarına vurmalar)
BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, lütfen, böyle bir usul yok.
Sayın Aydın, lütfen.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Bu Meclisi savunacaksan, bu milleti savunacaksan bu Meclise karşı bomba atanlara karşı mahkemeye gidip müdahil olacaksın, terör örgütüne karşı çıkacaksın, buradan konuşmayacaksın. Bunları mahkeme yargılar. (İYİ PARTİ sıralarından gürültüler, sıra kapaklarına vurmalar)
UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Müdahiliz, müdahiliz.
BAŞKAN - Sayın Yokuş…
Değerli arkadaşlar, sıralara vurmayalım lütfen. Sözcülerimiz var, onlar cevaplarını verirler.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Meclis bir siyasi komisyon olarak şu suçludur, şu suçsuzdur diye tespitte bulunamaz. Bu tespitte bulunma yetkisi ve görevi bağımsız yargınındır. Bakın, bu davaların hepsi devam ediyor. Bugüne kadar yaklaşık 500 bin kişiyle ilgili soruşturma yapıldı; darbeye teşebbüs edenler, örgüt üyesi olanlar, yardım edenler, destek olanlar.
Arkadaşlar, bu örgüt 1970'ten bugüne kadar geldi. Ne zaman bir millî ve dinî yapı idi, ne zaman bir cemaat yapısı, ne zaman bir suç örgütü, ne zaman bir terör örgütü, buna mahkeme karar verir fiilleri tespit ederek, ayırarak. Suç örgütünün kurucuları ve yöneticileri açısından hiçbir tarih olamaz, bunu kabul ediyoruz çünkü bir terör örgütü kuran kişi varsa, yöneten kişi varsa zaman aşımı süresince her zaman sorumlu olur. Ancak örgüte… "1986 yılında biz soruları çaldık." diyor oradaki bir tuğgeneral, kurmay albay. Darbeyi yapanlar 1994 mezunu kurmaylar. 1994'te kim iktidardı arkadaşlar, kimdi 1994'te?
AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Onları kim general yaptı?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Ha, o zaman, bakın, bu devletin, bu iktidarların hepsinin olduğu dönemde bu örgüt… Millî Güvenlik Kurulunun söylediği söz çok önemli "Legal görünümlü illegal yapı." Bütün yapıları legal görünümlü bir yerden geldi…
ÜMİT DİKBAYIR (Sakarya) - Sizin ağabeyleriniz…
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Bana bak, ben hayatımın hiçbir döneminde bu örgütte ağabey olmadım, hayatımın her döneminde mücadele ettim.
BAŞKAN - Sayın Özkaya, Genel Kurula hitap edin lütfen.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - 14 Ocak 2014'te "Bu bir terör örgütüdür." diye mahkemeye, savcılığa, HSYK'ye suç duyurusunda bulundum. "Bu bir yargı darbesidir." dedim, 14 Ocak 2014. Ben bunların hepsini dava olarak takip ettim.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Daha önce, daha önce…
BAŞKAN - Sayın Yokuş…
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Bu terör örgütünün her döneminde karşı çıktım siz onun peşinde koşarken.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Yedi sülalenizde var.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - İlk "FETÖ terör örgütü darbe yapıyor." diye Türkiye'de doğrudan "tweet" atan kişi benim. Saat on kırk altı. Bu örgüte karşı her dönem mücadele ettik.
AYLİN CESUR (Isparta) - Olumlu oy ver!
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Olumlu oy ver!
İSMAİL KONCUK (Adana) - Hadi olumlu oy ver yüreğin yetiyorsa! Ayıp ya! Ayıp!
BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, Sayın Koncuk, Sayın Yokuş, lütfen…
---
AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Şimdi, değerli arkadaşlar, buraya her çıkan FETÖ'yü öyle bir kötülüyor ki aynı fikirde olmamak mümkün değil. Sizin FETÖ aleyhinde söylediklerinizin çoğuyla ben de hemfikirim. Yalnız tarihi gerçekler konusunda hemfikir değiliz.
AYTUN ÇIRAY (Devamla) - Şimdi, bakınız, değerli arkadaşlar, Türkiye'de 2004 yılında Millî Güvenlik Kurulu toplanıyor. Ne zaman? 2004 yılında. O Millî Güvenlik Kuruluna devletin polisi, istihbarat teşkilatı ve MİT gelip bilgi veriyor. Diyor ki: "Artık bu örgütün mahiyeti değişti. Bu örgüt takip edilmeli, terör örgütüne dönüşüyor." Ve 2004 Millî Güvenlik Kurulu için, Hilmi Özkök'ün komisyondaki tutanaklardan sözünü okuyorum. "2004 MGK'sında Hükûmeti kesin olarak bilgilendirdik. Bunun tehlikeli bir örgüt olduğunu söyledik." diyor. Kim söylüyor? MGK üyesi, zamanın Genelkurmay Başkanı. Özkök devam ediyor, "'Bir icra planı yapılsın.' dedik, Hükûmet hiçbir şey yapmadı." diyor. Öyle 2014 filan, 17-25 Aralık milat… Hukuk bir gün çalıştığı zaman milat burada. Devlet bunların terör örgütü olduğuna 2004'te karar vermiş.
AYTUN ÇIRAY (Devamla) - Bunun üzerine zamanın MİT Müsteşarı kitap yazıyor. Diyor ki MİT Müsteşarı Ömer Dinçer: "Başbakanla konuştum, bu MGK kararını aldık. Hukuki sorumluluğu ben aldım, siyasi sorumluluğu Başbakan aldı ve bu kararı rafa kaldırdık ve şöyle bir karar da aldık: Diğer bakanları bu karardan haberdar etmeme kararı aldık." Siz ne anlatıyorsunuz burada?
Şimdi, bunlar oldu, bitti.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AYTUN ÇIRAY (Devamla) - Lütfen Sayın Başkan, tarihî bir konuşma yapıyorum. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar; AK PARTİ sıralarından gülüşmeler)
BAŞKAN - Toparlayın yalnız Sayın Çıray, sürenizi lütfen verimli kullanın.
AYTUN ÇIRAY (Devamla) - Evet, 2005 yılında Sayın İlker Başbuğ diyor ki, tutanaklardan okuyorum… (Gürültüler)
BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, lütfen sessizlik…
AYTUN ÇIRAY (Devamla) - Tarihe not düşüyoruz, tabii tutanaklara geçiyor.
"2005 yılında devlet güvenlik mahkemesinin FETÖ hakkında verdiği laik devleti yıkmak amacıyla örgüt kurma kararını hatırlattım." diyor.
KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sen kendine bak!
AYTUN ÇIRAY (Devamla) - Sayın Emin Arslan da -bunların hepsi devletin önemli insanları- diyor ki: "FETÖ'cüleri terfi ettirmek için 2005 yılında özel bir şûra toplantısı yapıldı."
Şimdi, beyler, bu kadar büyük gerçekler varken… Bir şey daha söyleyeceğim size. Yurtta sulh gerçeğini açığa çıkarmak için Komisyonda talepte bulunduk, dedik ki Komisyona: Zamanın Genelkurmay Başkanının, zamanın MİT Müsteşarının gelmesine izin verin çünkü Hükûmet izin vermezse gelemezler. Zamanın Genelkurmay Başkanı ve zamanın MİT Müsteşarını milletin Meclisinin Komisyonuna göndermediler arkadaşlar, gelmediler ve Komisyon yine şu talepte bulundu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Çıray, lütfen selamlayarak inelim kürsüden, toparlayalım.
AYTUN ÇIRAY (Devamla) - Bunları açığa çıkarmamız için bize siyasilerin byLock'larını, siyasilerin byLock listelerini, Eagle listelerini, o geceki HTS kayıtlarını, uçuş planlarını istedik, hiçbirisi gelmedi. Bugün de gelip hamaset yapılmasın.
Onun için tekrarlıyorum: Komisyon siyasilerin byLock listelerini, Eagle listelerini, HTS kayıtlarını, uçuş planlarını istedi, hiçbirisi Komisyona verilmedi.
Şimdi, bunları hadi geçmişe koyalım, burada birbirimizi itham ederek, birbirimize hakaret ederek bir yere varamayız.
AYTUN ÇIRAY (Devamla) - …bütün bu suçluları Türk milletinin önünde ayaklarından tutup sallayarak gösterelim. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)
MERAL AKŞENER NE DEMİŞTİ
Akşener konu hakkında şunları söylemişti: “7 Haziran seçimlerinde Tayyip Bey meydan meydan Sayın Bahçeli’nin HDP için oy istediğini anlattı. Hep beraber avaz avaz ‘öyle şey olur mu’ diye bağırdık. Şimdi, Öcalan’ın avukatlarıyla görüşmesinin sakıncasının bulunmadığı beyanatı veriyor. Bütün bunlara bakıldığında MHP’nin 4 puanının üzerine ne konacak, o 4 puan nasıl tutum alacak? Ben o kitlenin tekrar Ekrem Bey’e gideceğini düşünüyorum.”
Akşener, Diyanet’e de şöyle yüklendi: “Her şeye fetva veren Diyanet İşleri nerede, neden kul hakkından söz etmezsiniz. Çünkü muktedir ve yandaşlarının canını sıkar. Kurallar tektir. Ramazan’ın ilk orucunu haram lokma ile açtılar.”