Küresel iklim değişikliğinin etkileri Türkiye’de de hissediliyor. Meteoroloji’nin ‘kuraklık’ verilerine göre, İzmir’in bir kısmında ‘çok şiddetli kuraklık’, diğer bir kısmında ise ‘şiddetli kuraklık’ yaşandığı tespit edildi. Kentte yağışlı gün sayısı ve metrekareye düşen yağmur miktarında da önemli bir düşüş yaşandı.
“ÇOK CİDDİ BİR KURAKLIK VAR”
EÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi, İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar, iklim değişikliğiyle ilgili yaptığı açıklamada, “Çok ciddi bir kuraklık var ama yer altı sularını boşalttık. Göller Yöresi, çöller yöresi oldu. Konya Ovası, obruk ovası oldu. 50’den fazla gölü, sulak alanı kuruttuk. Yer altının en önemli kaynakları, sulak alanı, göllerdir. Göl Marmara’yı kuruttuk, sonra suçu iklimlere bahşediyoruz” ifadelerini kullandı.
BARAJLARIN DOLULUK ORANI DA DÜŞTÜ
İzmir’de, mevsim normallerinin üzerinde gerçekleşen sıcaklıklar ve yağmurlu gün sayısının azalması İzmir’in içme suyu ihtiyacını sağlayan barajların doluluk oranlarını da etkiledi. İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU) verilerinde, barajların doluluk oranı geçen yıl ile karşılaştırıldığında, geçen yıl aynı dönemde doluluk oranı yüzde 54,33 olan İzmir’in en önemli içme suyu kaynağı Tahtalı Barajı’nın doluluk oranı, yüzde 39,95’e geriledi. Geçen yıl aynı dönemde doluluk oranı yüzde 46,96 dolu olan Balçova Barajı yüzde 29,28’e, Ürkmez Barajı ise yüzde 75,1’den yüzde 39,26’ya düştü. Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı geçen yıl aynı dönemde yüzde 74,1 doluluk oranı varken, bu oran yüzde 42,88’e, Güzelhisar Barajı ise yüzde 66,38’den yüzde 60,84’e geriledi.
“CİDDİ BİR TARIMSAL KURAKLIĞA GİRDİK”
Türkiye’de bu yıl su sıkıntısı yaşanacağına dikkat çeken Prof. Dr. Doğan Yaşar, Son 52 yılın en sıcak aralık ayını yaşadık. Ocak ayı da çok sıcak geçiyor. Bir de bu yıl yağış yok. Barajları dolduran yağışlar aralık ve ocak ayları yağışlarıdır. Ocak sonuna geliyoruz, hala yağış yok. En çok yağış aldığımız dönemler aralık ayında ortalama 146 kilogram yağış alırız. Ocak ayında 130 kilogram civarında yağış alırız. Kasım, aralık, ocak ve şubat ayları baraj için çok önemli aylardır. Üçüncü ayı bitiriyoruz hala daha bir şey yok. Geçtiğimiz yıl bugünlerde İzmir’in ana su kaynağı Tahtalı Barajı yüzde 55 doluluk civarındayken bugün yüzde 39 doluluk var. Arada yüzde 16 fark var. Bu fark, İzmir’in 200 günlük suyu demek. O kadar ciddi bir sorun. Bu yaz Türkiye olarak su sıkıntısı çekeceğiz. Tarım konusunda ciddi bir tarımsal kuraklığa girdik. Bunun nedeni de hatalı su kullanımıdır” ifadelerini kullandı.
SU KANUNU ÇIKACAK
Türkiye’de su yönetimi sorunu yaşandığını aktaran Prof. Dr. Doğan Yaşar, yakında suya yönelik Su Kanunu çıkacağını belirtip şöyle konuştu:
“1969’lı yıllardan beri aynı kanunla yönetildik. Geçtiğimiz yıldan beri yeni su kanunu için çalışmalar bitirildi. Geçtiğimiz hafta görüşe sunuldu, önümüzdeki aylarda bu kanunlaşacak. Su konusu özellikle yer altı suları kontrol altına alınacak. Barajlardan kapalı ortamda su gelecek tarlalara. Damlama ile su verilecek ve bu sayede yüzde 65 tasarruf edeceğiz.
Yer altı sularını ancak kurak yıllarda biz kullanmak zorundayız ki bugün kullanmamız gerekiyordu. Özellikle Güneydoğu’da mısır yok. Buğday, arpa çimlenemedi. Ürünler belki yeniden sökülüp yeniden dikilecek. Bütün bunların nedeni suyumuzu çok hoyratça kullandık. Şimdi suçu iklimlerde buluyoruz. Suç maalesef bizde. Biz su kullanımını öğreneceğiz.”