BIST 100 9.774 DOLAR 34,06 EURO 37,85 ALTIN 2.801,82
20° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Merkez Bankası'nda kritik karar günü

Merkez Bankası'nda kritik karar günü

Merkez Bankası'nın bugün dört buçuk yıl sonra ilk kez faiz indirmesine neredeyse kesin gözüyle bakılıyor. Toplantı saat 14:00'da. Ekonomistler 100-500 baz puan arası faiz indirimi bekliyor. Yeni Merkez Bankası başkanı Murat Uysal'ın ne yapacağı merak ediliyor. Faizler inerse vatandaş daha ucuza kredi çekecek ama enflasyon uzmanları endişelendiriyor.

Merkez Bankası’nın Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı dün başladı, karar ise bugün saat 14.00'da açıklanacak. Peki karar öncesi ekonomistler ne tahmininde bulunmuştu? Bankanın önümüzdeki dönemde faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakılırken, indirimlerin önden yüklemeli yapılacağı beklentisi ise TL'de bir miktar olumsuz fiyatlama yaratıyor.

Reuters’ın 25 kurumun katılımıyla yaptığı ankette oluşan medyana göre halihazırda %24 seviyesinde olan politika faizinin Temmuz’da %21.5 seviyesine çekilmesi, yıl sonunda ise %18 seviyesine gerilemesi bekleniyor.

Reuters’ın TCMB eski başkanı Murat Çetinkaya’nın görevden alınarak faizlerin düşürülmesine daha sıcak baktığı belirtilen Murat Uysal’ın getirilmesinin hemen ardından 18 kurumun katılımı ile yaptığı ankette TCMB’den Temmuz’da indirim beklentisi başkan değişimi öncesine göre 100 baz puan artarak 200 baz puana yükselmiş, yıl sonu için ise 425 baz puan seviyesinde oluşmuştu.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Çetinkaya’nın faiz indirimi konusunda “gereğini yapmadığı için görevden alındığı yönündeki açıklamasının yanı sıra Uysal’ın söylemi de bu ay için miktar beklentisinin artmasına neden olurken, beklentiler %19-23 yani 100-500 baz puan indirim aralığında şekilleniyor.

MERKEZ BANKASI EN SON 2015’TE FAİZ İNDİRDİ

Merkez Bankası en son 20 Ocak 2015 tarihinde 50 baz puanlık bir faiz indirimi yapmıştı. Merkez söz konusu tarihte yüzde 8.25 olan politika faizini yüzde 7.75’e indirmişti. Bankanın o dönemki başkanı Erdem Başçı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından oldukça sıkça ve yoğunlukla eleştiriliyordu.

Ankete göre; yedi katılımcı Temmuz’da 250 baz puan, yedi katılımcı 200 baz puan, üç katılımcı 300 baz puan, iki katılımcı 400 baz puan, bir katılımcı 100 baz puan, bir katılımcı 150 baz puan, bir katılımcı 350 baz puan, bir katılımcı ise 500 baz puan indirim bekliyor. Yılsonuna kadar yapılacak indirim beklentilerinin medyanı da 600 baz puana yükselirken, yılsonu politika faizine ilişkin beklentiler %15-20 arasında, medyan ise %18 seviyesinde şekilleniyor. Uysal’ın atanmasının hemen ardından yapılan ankette beklentilerin medyanı %19.75 seviyesindeydi.

‘UYSAL TEMKİNLİ İYİMSER’

Morgan Stanley Ekonomisti Ercan Ergüzel, daha önce 100 baz puan olan faiz indirim beklentilerini 250 baz puan olarak güncellediklerini söyleyerek, “Revizyonun ana nedeni Uysal’ın göreceli daha gevşeme yanlısı/temkinli iyimser söylemi. Son aylarda beklentilerden iyi gelen TÜFE (fiyat istikrarı) ve TL’nin istikrar kazanması(finansal istikrar) jeopolitik risklerde bir miktar normalleşme de diğer nedenler” ifadelerini kullanmıştı.

Benzer gelişmekte olan ülkelerde 272 baz puan olan reel faizin ortalamasının Türkiye’de 830 baz puan olduğunu söyleyen Ergüzel, düşük kredi notu ile Türkiye’nin en azından enflasyonun yüksek tek hanelerde istikrar kazanana kadar diğer ülkelere göre daha fazla faiz sunması gerekeceğini belirterek, “Bu açıdan diğer bütün değişkenler sabit kaldığında fiyat ve finansal istikrarda devam eden iyileşmeyi artırmak için 500 baz puan civarında bir reel faiz oranının yeterli olacağını söylemek yanlış olmaz” dedi ve şöyle devam etmişti:

ENFLASYON BAZ ETKİSİYLE GERİLEMİŞTİ

“Eylül’de 200 baz puan, Ekim’de de 200 baz puanlık indirim bekliyoruz. TÜFE’de yılın son çeyreğinde beklenen yükselişin reel faizleri 5 yüzde puanın altına çekeceğinden TCMB’nin yılın son toplantısında faizi sabit tutmasını bekliyoruz.” Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) Haziran’da beklentilere paralel aylık %0.03 artış gösterirken yıllık enflasyon ise baz etkisiyle Mayıs’taki %18.71’den Haziran’da %15.72’ye sert geriledi.

TCMB Başkanı Murat Uysal mevcut gelişmelerin para politikasında hareket için bir manevra alanı oluştuğuna işaret ettiğini söyleyerek, “Elbette enflasyondaki olumlu eğilimin devamını sağlamak için para politikasının temkinli bir duruş sergilemeye devam etmesi önem taşıyor, ancak burada sıkılık derecesini nominal değil reel faizler üzerinden tanımlamak daha doğru olur. Enflasyon görünümünü etkileyen bütün faktörleri yakından izleyerek, gerek beklentiler gerekse kendi projeksiyonlarımızı dikkate alan makul bir reel getirinin korunduğu bir çerçeveyi esas alacağımızı ifade edebilirim” ifadelerini kullanmıştı.

Nomura Ekonomisti İnan Demir, swap eğrisi göz önüne alındığında 300 baz puan hatta biraz daha yüksek bir indirimin fiyatlandığını söyleyerek, “Dolayısıyla küresel konjonktür ve jeopolitik koşulların olumsuz yönde değişmediği varsayımı altında, bu boyutlarda bir faiz indirimi piyasaya kısa vadede negatif etki yapmayacak gibi görünüyor. Ama son 5-6 yılda çeşitli kereler tecrübe ettiğimiz gibi hızlı faiz indirimleri başlangıçta piyasayı etkilemese de nihayetinde TL’nin olumsuz performansı için gerekçe oluşturabiliyor” demişti.

FAİZ İNERSE NE OLUR?

Merkez Bankası bankalara borç olarak para veriyor. Bu para bir haftalık repo olarak verildiğinden bir haftalık repo faizi üzerinden bankalar borçlandırılıyor. Başka borç araçları da bulunurken ekonomistler bu bir haftalık repo faizine politika faizi diyorlar. Politika faizi ne kadar yüksek olursa bankalar yüksek maliyetle borçlandıkları için kredi verirken o kadar fazla faiz uyguluyorlar. Öte yandan politika faizinin yükselmesi yüksek enflasyon zamanlarında veya enflasyona tedbir olarak gerçekleşiyor.