TBMM Genel Kurulu'nda CHP Grup Başkanvekili Engin Altay yaptığı konuşma sırasında "Siyasette laf geçirmek güzeldir" dedi. Altay'ın sözlerine AKP'li vekillerden itiraz geldi. AKP'liler "geçirmek lafı" olmadı "düzeltin" dediler. Bunun üzerine Altay AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerini hatırlattı. AKP'liler bunun üzerine sinirlendi. Meclis'te tansiyon yükseldi. Oturuma ara verildi.
İşte o anlar:
İşte Meclis tutanaklara yansıyan o konuşmalar:
ENGİN ALTAY (İstanbul) - İki dakika burası için yeterli Başkanım.
Şimdi önce şunu söyleyeyim: Siyasette polemik güzel şeydir, fırsatı buldu mu rakibine geçirmek iyidir. Ama bu iddia, bu tartışma çıktığı anda…
MİHRİMAN BELMA SATIR (İstanbul) - Kelime kötü oldu, kelimeyi tashih edin bence, kötü bir kelime. Engin Bey, düzeltin o kelimeyi.
BAŞKAN - Efendim?
MİHRİMAN BELMA SATIR (İstanbul) - Kelimeyi düzeltin, "geçirmek" ne demek?
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Ne var düzeltecek? Siyasette bunlar var hanımefendi.
MİHRİMAN BELMA SATIR (İstanbul) - Mecliste "geçirmek"…
ENGİN ALTAY (İstanbul) - "Laf geçirme", "gol atma"… Bunlar var, yapmayın Allah aşkına! Bu kadar evhamlı olmayın ya!
MİHRİMAN BELMA SATIR (İstanbul) - Yapmayın ya!
BAŞKAN - Arkadaşlar, Sayın Başkan Vekiline lütfen müdahale etmeyin, lütfen!
Sayın Satır, rica ediyorum, lütfen…
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Benim aklım öyle çalışmıyor. "Gol atma." deriz, her şey deriz. Bunlar olur. La ilahe illallah!
MİHRİMAN BELMA SATIR (İstanbul) - Ama…
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Yakışmıyor ama, daha kibar bir dil kullanabilirsiniz, size hiç yakışmıyor.
MİHRİMAN BELMA SATIR (İstanbul) - Başkanım, argo bir kelime.
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Size yakışmıyor, o yüzden söylüyoruz, sizin şahsınıza yakışmıyor.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Siz ne argo kelimeler kullanıyorsunuz!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Ya, Allah aşkına. Ben şimdi şuradan, cebimden… Bak, bunu istediniz, bunu siz istediniz. Dur şimdi. Madem öyle. Tamam.
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Biz size yakışmadığı için söylüyoruz Sayın Başkan. Yakışmaz sizin şahsınıza; daha kibar, daha duru bir dil kullanabilirsiniz.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Hah, şimdi…
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Yoksa konuşuluyor yani.
BAŞKAN - Arkadaşlar, bu tarz ifadeler ilk defa kullanılmıyor; lütfen, bu hassasiyete gerek yok.
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Bundan sonra kullanılmasın Başkanım.
BAŞKAN - Buyurun.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Şimdi, "Ulan ahlaksızlar..."
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sensin o!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Bunun da düzeltilmesi lazım.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sensin o, öyle dersen bize. Dersen sensin Başkan. Ayıp oluyor ama!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Tayyip Erdoğan demiş bunu; Tayyip Erdoğan mu bu şimdi, Tayyip Erdoğan mı bu? (CHP sıralarından alkışlar)
"…adiler…"
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Allah Allah! Sen şimdi sordun. Tayyip Erdoğan kime demiş, kime demiş? Hak eden birisine demiştir.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Ha, Tayyip deyince "Hak etti." oluyor, değil mi? Ayıp ya!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Hak eden birisine demiştir.
FARUK SARIASLAN (Nevşehir) - Ayıp, ayıp!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Ayıp ya! Sen de hak ediyorsun o zaman!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sen hak ediyorsun!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Sen de hak ediyorsun!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sen hak ediyorsun! Ahlaksızın önde gidenisin!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - "…cibilliyetsiz…" Sayacağım şimdi, "düzeltme" dediniz ya.
FARUK SARIASLAN (Nevşehir) - Şu tipe bak, tipe! Yani, utan!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Ne var?
ENGİN ALTAY (İstanbul) - "…zürriyetsiz, tezek, mankafa, alçak -affedersiniz- Ermeni…"
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Ne var?
KEMAL ZEYBEK (Samsun) - Utan!
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Utan!
ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Konuşma!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Gel konuşuyorum, gel! Gel, konuşuyorum! Sana mı soracağım? Sana mı soracağım?
ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Otur!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Oturmuyorum! Oturmuyorum!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Sayın Başkan, müdahale etmeyecek misiniz?
KEMAL ZEYBEK (Samsun) - Otur yerine!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Oturmuyorum! Gel buraya, gel!
BAŞKAN - Sayın Özkaya, lütfen… Sayın Öztunç… Sayın Özkaya…
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Beni kızdırma bak! Kızdırma benim canımı! Soytarı! Kızdırma beni!
MEHMET GÖKER (Burdur) - Sen kime "soytarı" diyorsun?
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Soytarı tabii, değil mi? Aynen…
MEHMET GÖKER (Burdur) - Kime "soytarı" diyorsun?
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Söyleyene.
BAŞKAN - Sayın Altay, buyurun lütfen.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - "…şerefsiz, edepsiz, yalaka, geri zekâlı." Bunların hepsi Tayyip Erdoğan'ın, siyaset literatürüne kattığı kelimelerdir, tamam mı? Ama "Nasıl geçirdik ama?" bir spor müsabakasında da olur, bilgi yarışmasında da, her yerde olur ya. Benim aklım sizin gibi çalışmıyor. Sizin aklınız nasıl çalışıyor, ben bilmiyorum. (CHP sıralarından alkışlar) Ne demek? Ne var bunda? Düzeltecekse Türkiye Cumhurbaşkanı yukarıdan aşağıya sıraladığım bunları bir düzeltecek.
Sayın Vekil, size gelince, etten önce çömleğe atlamayın bir daha.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sen hep çömleğin içindesin Başkan.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Böyle yaparsanız ben de size derim ki: Sen hakikaten bir edepsizsin. (CHP sıralarından alkışlar)
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Edepsiz sensin! Edepsizin önde gidenisin! Edepsizin önde gidenisin!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Sen ne olduğunu bilmeden "Sensin!" diyorsun.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Edepsiz olduğun belli zaten! Az önce gösterdin o edepsizliğini!
ENGİN ALTAY (İstanbul) - "Sensin!" diyorsun. "Ulan ahlaksız…" diyorum…
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Edepsizliğini gösterdin az önce.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Lafın peşini beklemeden "Sensin!" diyorsan sen bir edepsizsin! Sen bir edepsizsin!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Grup Başkan Vekili olman edepsiz olmana engel değil.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Otur yerine!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Kes sesini! Edepsiz olmana engel değil!
BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, birleşime beş dakika ara veriyorum.