İSİG Meclisi'nin raporuna göre mart ayında 113 işçi hayatını kaybettiİSİG, 2020 Mart ayı İş Cinayetleri raporunu yayımladı. Rapora göre, Mart ayında en az 113 işçi yaşamını yitirdi. İSİG raporun yüzde 80’ini ulusal basından, yüzde 20’sini yerel basın, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, aileler ve sendikalardan öğrendiği bilgilere dayandırdığını belirtti.
"Mart ayında Koronavirüs nedenli en az 14 işçi ölümü var"
Raporda şu ifadelere yer verildi:
• Mart ayında tespit edebildiğimiz Koronavirüs nedenli en az 14 işçi ölümü var. Daha fazla ölen olabilir ama bilgilere ulaşmak şu an için çok zor.
• 113 emekçinin 100’ü ücretli (işçi ve memur), 13’ü kendi nam ve hesabına çalışanlardan (çiftçi, balıkçı ve esnaf) oluşuyor.
• Ölenlerin 11’i kadın işçi, 102’si erkek işçi. Kadın işçi cinayetleri tarım, gıda, büro, metal, enerji ve sağlık iş kollarında meydana geldi.
• İki çocuk işçi can verdi. Çocuk işçi cinayetleri tarım ve metal iş kollarında meydana geldi.
• 51 yaş ve üstünde ise çalışırken ölen 18 emekçi bulunuyor: Çiftçi, balıkçı ve esnaflar ile gıda, büro, inşaat, enerji taşımacılık, konaklama, güvenlik ve genel işler işçileri.
• Mart ayında 6 göçmen/mülteci işçi yaşamını yitirdi, 2’si Suriyeli, 1’i Afganistanlı, 1’i Gürcistanlı, 1’i Özbekistanlı ve 1’i Rusyalı.
• Ölen işçilerin biri sendikalı. Sendikalı işçi (kamu çalışanı) eğitim iş kolunda çalışıyordu.
• Ölümler en çok tarım, taşımacılık, inşaat, metal, enerji, ticaret/büro, metal, sağlık, belediye/genel işler, konaklama ve gıda iş kollarında meydana geldi.
• En fazla ölüm nedenleri sırasıyla trafik/servis kazası, ezilme/göçük, Koronavirüs, yüksekten düşme, kalp krizi, zehirlenme/boğulma, şiddet elektrik çarpması ve intihar.
İSİG raporda, 20 Mart tarihinde yaptığı 'İşçi Sağlığı Mücadelesinin En Güncel Sorunu: Koronavirüs Salgını ve Taleplerimiz' başlıklı çağrısını tekrar yineledi. Çağrıda şu ifadelere yer verildi:
"6 Mart’ta ilk resmi Koronavirüs açıklamasının yapıldığı Türkiye’de hastalığa yakalananların sayısı hızla artıyor. İlk günden beri alınan evde kalma, kişisel hijyen ve korunma mesafesi, beslenmeye dikkat etme gibi önlemlerin hepsi her gün toplu taşımayla ya da servislerle işimize gitmek zorunda olan iş yerlerimizde yan yana ve hiçbir önlem almadan çalışmak zorunda olan biz işçiler için mümkün değil.
‘Aynı gemideyiz’ açıklamaları yapılırken, ‘Ekonomik İstikrar Kalkanı’ paketiyle patronlar için KDV indirimi, teşvik, borç erteleme, faiz indirimi, stok finansmanı desteği veriliyor, işçilere ise kendilerini korumaları salık veriliyor. Koronavirüs salgını bir sınıfsal uçurumu daha da derinleştirmektedir. Halkın ve işçilerin sağlığını ilgilendiren böyle bir durumda ülkede ‘sağlık seferberliği’ ilan edilmesi gerekirken emekçilerin sağlığı ve canı hiçe sayılıyor."
"İşten çıkarmalar, zorunlu ücretsiz izin ve zorunlu yıllık izin kullandırması yasaklansın"
İSİG, işçilerin sağlığının korunması için '12 acil talebini' şöyle sıraladı:
1- Patronların ekonomik kaybı gerekçe göstererek işçileri işten çıkarmaları, zorunlu ücretsiz izin ve zorunlu yıllık izin kullandırması yasaklansın.
2- Çalışma saatleri ücretler ve haklarda bir kayıp olmaksızın en çok günlük 6 saat olacak biçimde sınırlandırılsın. Çalışma süresinin kısaltıldığı iş yerlerinde patronların, bu süreleri işçilerin izinlerinden düştüğü hukuksuz uygulamalarına son verilsin.
"Kişisel hijyen ve korunma malzemeleri işçilere ve halka ücretsiz dağıtılsın"
3- Kişisel hijyen ve korunma malzemeleri işçilere ve halka ücretsiz olarak dağıtılsın. İşçilerin sağlık taramaları yoğunlaştırılsın ve iş yerlerinin çalışma organizasyonu salgında hijyen kuralına göre düzenlensin.
4- Özellikle tuvalet, yemekhane, ortak çalışma ve dinlenme alanlarının kullanımı acilen düzenlensin. Sık ve ortak kullanılan yemekhane, soyunma odası, dinlenme odası, tuvalet gibi alanların temizliği ile işçi servisleri ve şehir içi toplu ulaşım araçlarının hijyeni sağlansın.
5- Sağlık ücretsiz ve herkesçe erişilebilir hale getirilsin. Testler ve muayeneler kamu hastanelerinde ve özel hastanelerde ücretsiz olarak yapılsın.
"Enfekte işçilerin işten atılması yasaklansın"
6- Kendisi ve yakını virüs nedeniyle karantinaya alınan işçi hastalık süresi kapsamında olsun ve bu süredeki gelir kaybı önlensin. Enfekte işçilerin işten atılması yasaklansın.
7- Temel gıda ve hijyen yardımı karşılansın, gıda ve hijyen ürünlerine yapılan fahiş zamlar geri çekilsin, temel gıda malzemelerinde KDV sıfırlansın. Kontrolsüz fiyat artışına karşı ihbar ve denetim mekanizması kurulsun.
8- Elektrik, su, doğalgaz, tüketici kredisi ve prim borçları ertelensin, salgın süresince temel hizmetler ücretsiz olsun.
9- Alınan karar ve tedbirlerin ancak kamunun bir bölümünde değil, özel sektör, kayıt dışı sektör ve 50’den az çalışanı olan iş yerlerinde uygulanması ve yaptırımı sağlansın, gerekli önlemlerin alınmadığı iş yerlerinin bildirimi için ihbar hattı kurulsun.
10- Koronavirüs'ün en riskli yaş grubunu oluşturan 50 yaş ve üstü işçilere salgın bitene kadar izin hakkı tanınsın, en düşük emekli maaşı asgari ücret düzeyine çıkarılsın.
11- Hangi şehirde kaç hastanın teşhis edildiği, kaç kişinin hayatını kaybettiği gibi bilgileri öğrenme hakkımız var. Bu bilgiler halkla açık ve şeffaf biçimde paylaşılsın.
12- Tüm bu maddeleri de içeren ana talebimiz ise bu süreçte işçilerin sağlığı için üretimi sürdürmenin zorunlu olduğu sektörler dışında iş yerlerinde üretimin durdurulması gerektiği ve işçilerin salgının kritik evresi bitinceye kadar ücretli izinli sayılması gerektiğidir.
"Koronavirüs ölümleri de iş cinayeti olarak değerlendirilmeli"
İSİG, başta sağlık çalışanları olmak üzere, tüm çalışanların salgın sürecinde korunması gerektiğini vurguladı. İSİG, salgın süreci için yeni taleplerini şöyle sıraladı:
1- “Başta sağlık emekçileri olmak üzere, evden çalışanlar dahil faal işçilerin” SARS-Cov-2 virüsü ile bulaşma sonucunda maruz kalacakları Koronavirüs, iş kazaları sonucu gelişen ölümcül seyirli mesleki bulaşıcı hastalık, ölümleri de iş cinayeti olarak değerlendiriyoruz. Bu süreçte emek örgütlerimizin ve tüm işçilerin bu talebi savunması önemlidir.
2- Gelinen noktada işçilerin, halkın sağlığı için üretimi sürdürmenin zorunlu olduğu sektörler dışında iş yerlerinde üretim durdurulmalı. İşçiler salgının kritik evresi bitinceye kadar ücretli-idari izinli sayılmalıdır.