BIST 100 9.550 DOLAR 34,54 EURO 36,01 ALTIN 3.005,46
5° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Mahkeme, hükümetin 'yıkım' projesine 'dur' dedi

Mahkeme, hükümetin 'yıkım' projesine 'dur' dedi

Mahkeme, 28 Haziran 2019'da verdiği kararda mahkeme yıkım planının iptaline karar verdi. Böylelikle "Cumhuriyet döneminin önemli eserleri" olarak nitelendirilen eserler kurtarılmış oldu.

Ankara’nın en eski yerleşim yeri olan Ulus’ta yıkım tartışmasına mahkeme “dur” dedi. Bakanlar Kurulu kararı ile yenileme alanı içinde yer alan ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın “Ulus Tarihi Kent Merkezi Yenileme Alanı Projesi” kapsamında, tarihi Anafartalar Çarşısı ve Ulus İşhanı’nın Bakanlar Kurulu kararıyla yıkılması planlanıyordu.

MAHKEME YIKIMIN YÜRÜTMESİNİ DURDURDU

Anafartalar Çarşısı ve Ulus İşhanı yönetimi, yıkım kararının yürütmesinin durdurulması istemiyle mahkemeye başvurdular. Davacı taraf, Anafartalar Çarşısı’nın Kentsel Sit Sınırları içerisinde olduğuna dikkat çekti ve 2008 yılında çarşının tescilli kültür varlığı olduğuna ilişkin karara vurgu yaptı.

Ankara 2. İdare Mahkemesi 23 Ocak 2019 tarihinde görülen davada, Anafartalar Çarşısı ve Ulus İşhanı yönetimini haklı buldu. Mahkeme kararında, bilirkişi raporlarına da atıf yaparak Anafartalar Çarşısı’ndaki Seramik eserlerin korunması gereken kültür varlığı olduğuna vurgu yaptı ve “Hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin, uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanun’un 27. Maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütmesinin durdurulmasına…” ifadeleriyle yıkım kararının yürütmesinin durdurdu. Karar oy birliği ile verildi.

YENİ MÜCADELE BAŞLATTILAR

Anafartalar Çarşısı ve Ulus İşhanı yönetimi, “yürütmeyi durdurma” kararının ardından, yıkım işleminin iptal edilmesi için mücadeleye başladı.

Davayı gören Ankara 2. İdare Mahkemesi olayda son noktayı koydu. Mahkeme, 28 Haziran 2019'da verdiği kararda mahkeme yıkım planının iptaline karar verdi. Böylelikle "Cumhuriyet döneminin önemli eserleri" olarak nitelendirilen eserler kurtarılmış oldu.

BİLİRKİŞİ HEYETİNDEN RAPOR DEĞİL UYARI: SERAMİK ESERLERİN YOK OLMASI MUKADDERDİR

Mahkeme kararında Anafartalar Çarşısı’nda yapılan keşfe ve bilirkişi raporuna yer verdi. Ankara 2. İdare Mahkemesi’nin kararından atıf yaptığı Bilirkişi Kurulu Raporu’nda da dikkat çeken ifadeler yer aldı. Rapor, Ankara Üniversitesi Dil, Tarih, Coğrafya Fakültesi Sanat Tarihi hocaları Prof. Dr. Ziya Kenan Bilici, Doç. Dr. Muharrem Çeken ve Doç. Dr. Tolga Bozkurt tarafından hazırlandı.

Raporda, “Çarşı içerisinde sanatçılar Füreyya Koral, Saniye Fenmen, Cevdet Altuğ, Atilla Galatalı tarafından 1963 yılında yaptırılan seramik duvar panoları bulunmaktadır. Bu panolardan çarşısının giriş katından başlayarak 3 kat boyunca devam eden duvar panosu alanında dünyanın en büyük seramik panosudur ve yarım asra aşkın süredir bulunduğu yerde kent belleğine kazınmıştır” ifadeleri kullanıldı. “Çarşının yıkılması halinde anılan seramik eserlerin yok olması mukadderdir” denilen Bilirkişi Kurulu raporunun sonuç bölümündeki şu ifadeler dikkat çekti:

“Ankara-Ulus Anafartalar Çarşısı’nın çeşitli katlarında betonarme duvar yüzeylerine raptedilmiş ve Cumhuriyet Dönemi Seramik Sanatında öncü ve özgün sanatçılar olarak yer edinen Füreyya Koral, Atilla Galatalı, Seniye Fenmen ve Cevdet Altuğ’a ait ve tamamı 1963 tarihli olan dava konusu 27 adet seramik pano ve dava dosyasında yer verilmemekle birlikte bilirkişi heyetinin keşfi sırasında tespit edilerek belgelenen Nuri İyem, Arif Kaplan ve Adnan Turani gibi önemli Türk ressamları tarafından yapıldıkları anlaşılan soyut çalışmalar niteliğindeki dört adet duvar resmini, üslup ve stil özellikleri bakımından, 2863 sayılı Kanun kapsamında korunması gerekli kültür varlığı niteliğine haiz eserler olduğu kanaatine varılmıştır.”