Korkusuz yazarı Hüsnü Mahalli, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz gün AKP Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmayı değerlendirdi.
Erdoğan'a yanıt veren Mahalli, "Yemin Billah ben onlardan biri değilim ama başından beri AKP’nin Suriye politikasına karşıyım." dedi.
İŞTE MAHALLİ'NİN YAZISI
Yemin billah ben değilim
Önceki gün grupta yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan “Her kim, ‘Türkiye’nin Suriye’de ne işi var’ diye soruyorsa bilin ki ya gafildir ya da taammüden bu ülkenin ve milletin hasmıdır.” dedi.
Yemin Billah ben onlardan biri değilim ama başından beri AKP’nin Suriye politikasına karşıyım.
Karşı olduğum için de 2011’de “Ortadoğu’da Kanlı Bahar” kitabımı yazdım.
O kitapta ve sonra yayınladığım diğer kitaplarda, yazdığım makalelerde ve televizyon programlarında anlattıklarımın tümünün doğruluğu kanıtlandı.
Nedeni de çok basit çünkü ben yalnızca bir gazeteciyim, bu coğrafyanın her şeyini bilirim ve ne Türkiye ne de Suriye’ye zarar gelmesini istemiyordum.
Şimdi de öyleyim.
Ben “ Türkiye’nin Suriye’de ne işi var’ diye sorsam da sormasam da durum ortada ve bu gidişatın sonu hiç iyi değil.
Anlayanlar için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın grup konuşması her şeyi açıklıyor.
Televizyonlara çıkıp her telden palavra sallayan azman ve azmanların yalanlarına inanmayın.
Kuru hamasetle hiçbir yere varılmaz ve varılmayacaktır.
Mehter Takımı ile çıkılan Fırat’ın doğusu seferini bugün artık konuşan yok.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Rusya ve ABD’nin orası için verdikleri sözleri tutmadıklarını’ söyledi.
Yani PYD/YPG orada duruyor.
ABD geçen Ekim’de Türkiye ile başlattığı istihbarat işbirliğini sonlandırdı. Doğruysa bundan böyle ABD casus uçakları YPG militanlarının bölgedeki hareketlerini gözetlemeyecek ve onlarla ilgili bilgileri Türkiye’ye vermeyecek. Türk casus uçakları da o bölgede uçamayacak.
Erdoğan Rusya’yı da suçladığına göre bölgede işler kötüye gidiyor demektir.
Senato’daki yargılamadan kurtulduğuna göre Trump şimdi daha da saldırganlaşacak.
Erdoğan’ın Filistin konusunda ağır yüklendiği Trump bakalım Türkiye’ye ne numaralar çekecek?
Putin’in durumu da farklı olmayacak.
Erdoğan’ın dolaylı ya da dolaysız yüklendiği Putin Esad’a verdiği destekten asla vazgeçmeyecek.
İşte sorun da burada.
Umarım olmaz ama Erdoğan’ın tehditlerine paralel olarak işler çığırından çıkar ve TSK ile Suriye ordusu karşı karşıya gelirse Türkiye ne yapacak?
Erdoğan’ın deyimiyle ‘Karada İran ve havada Rusya Suriye’ye yardım edeceğine göre’ Türkiye bu iki ülkeyle de mi savaşacak?
Çoğunluğu yabancı yani Suriyeli olmayan teröristler için değer mi?
İdlib ile ilgili hikayenin özeti budur.
İdlib Suriye toprağıdır ve her devlet kendi toprağında kim olursa olsun on binlerce teröristin barınmasına izin vermez.
‘Abdullah Öcalan Suriye’de’ diye Eylül 1998’de bu ülkeyi savaşla tehdit eden Ankara şimdi kendisi on binlerce Öcalan benzerini Türkiye’de barındırıyor, eğitiyor, silahlandırıyor ve tüm gereksinimlerini karşılıyor.
Sonra da İdlib konusunda Suriye’ye kızıyor.
İşin özü bu ama gerçeği anlatınca kızıyorlar.
Erdoğan her konuşmasında Esad’dan kurtulmayı anlatıyor ama Esad gitmiyor ve giderek güçleniyor.
Erdoğan son konuşmasında Misak-ı Milli’den söz ederek Suriye ilgisinin nedenlerini anlatıyor.
Kişisel başlayan kavga giderek ilginçleşiyor ama Türkiye boyutu daha çetrefilleşiyor.
Yolsuzluk haberleri sıradan konular.
Bekçiler konusu zamanla çok ilginçleşecek.
Umarım Libya’daki devrim komiteleri, İran’daki devrim muhafızları ya da bir zamanlar Irak ve Suriye’deki halk orduları deneyimi bu ülkede yaşanmaz.
AKP Suriye ve dünya İslamcılarına mesaj vermeye çalışıyor.
Mesajın yerine ulaşabilmesi ve etkisini göstermesi için AKP Türk toplum ve devletini İslamlaştırmaya çalışıyor.
Bu inançla AKP; Suriye, Irak, Libya, Somali, Balkanlar, Kafkaslar ve Erdoğan’ın deyimiyle ‘Osmanlı anılarının yaşandığı’ her yerle ilgileniyor.
Sonu gelmeyecek maceralar…
Bilinen ve konuşulamayan ilginç detaylarıyla Suriye düğümü çözülecek gibi görünmüyor.
Erdoğan’ın deyimiyle ‘herkes orada’.
Kıbrıs çevresinde bir çok ülkenin savaş gemisi toplanmış durumda.
Yunan, İtalyan ve Mısır savaş gemileri Girit açıklarında dolaşıyor.
ABD, Rusya ve AB farklı düzen ve gerekçelerle Türkiye karşısında.
Katar hariç Arap ülkeleri acayip numara hazırlığında.
Kahramanlık türküleri işe yaramaz.
Kendi halkıyla barışık olmayan AKP dışarda da herkesle kavga ederek tatmin olmaya çalışıyor.
AKP ‘İslamcılar bana yeter’ modunda.
Yetmediğini yakında anlayacak.
O zaman da bedeli çok ağır olacak.