TBMM KİT Komisyonu üyesi Atila Sertel, bugün yaptığı açıklamada, Sayıştay'ın Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü'yle (KEGM) ilgili raporundan bazı detayları aktardı. Sertel, sebze üretim tekniği mezununun Türkiye Uzay Ajansı’na danışman olarak atanmasının ardından benzer bir skandalın da KEGM'de yaşandığını vurguladı.
Sertel, tarım lisesi mezunu olan bir kişinin aylık 26 bin TL ödenerek ‘uzman network personeli’ olarak işe alındığı, aylık 54 bin TL ödenerek işe alınan kıdemli yazılım mimarının ise ön lisans mezunu olduğu, istenilen niteliklere ilişkin sertifikasının bulunmadığı bilgisinin Sayıştay raporunda yer aldığını kaydetti.
Konuyu Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü KİT Alt Komisyonu toplantısında da gündeme getiren Atila Sertel, şunları söyledi:
Ülkede binlerce işsiz yazılım ve bilgisayar mühendisi varken kurumun oldukça yüksek tutarda ödemeler yaparak network uzmanı diye tarım lisesi mezununu, sertifikası olmayan ön lisans mezununu alması akıl alır gibi değil. Üstelik aranılan niteliklere ilişkin sertifikaları da olmayan iki kişi için ayda 80 bin 749 TL ödenmiş. Bunu anlamak mümkün değil. Sonradan edinilen bilgilere göre; TÜRKSAT personeli olan bu danışmanlardan birinin 7-8 bin TL civarı, diğerinin de 15-20 bin TL arasında maaş aldığı anlaşılıyor. Dolayısıyla iki danışman için fazladan 60 bin TL gibi bir ödeme söz konusu. Bir devlet kurumu diğer devlet kurumuna bunu yapar mı? Her ay fazladan ödenen 60 bin TL’den fazla para kimin ya da kimlerin cebine gidiyor, bunu sorguluyoruz.
'HAKSIZ KAZANÇ VARSA ÖNÜNE GEÇMEK GÖREVİMİZ'
KEGM Genel Müdürü Durmuş Ünüvar’a çeşitli sorular yönelten Sertel, şöyle dedi:
Bu danışmanlar hala kurumda mı merak ediyorum. Bu para direkt danışmanların hesabına mı yattı yoksa TÜRKSAT’a mı ödendi belli değil. Her iki danışmanın da bilişim ve network alanında mezuniyetleri ya da eğitim sertifikaları mevcut mudur? Bu iki danışman görev yaptıkları süre boyunca kurumunuza kaç kere gelmişlerdir? Kurumda odaları var mıdır? Bu konuların açıklığa kavuşmasını bekliyoruz. Bizler, KİT Komisyonu üyesi olarak, Sayıştay’ın tespitlerini sormak ve sorgulamak durumundayız. Eğer bir devlet kurumunda birtakım insanlara haksız kazanç sağlanıyorsa bunun da önüne geçmek asli görevimizdir.