CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na ABD ziyaretinde eşlik eden CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, ziyarete ilişkin KRT ekranlarındaki Söz Meclisi programında açıklamalarda bulundu.
CHP liderinin sosyal medya hesabından paylaştığı videoya ilişkin partisinden ilk değerlendirmeyi yapan Böke, "Gerçekleştirdiğimiz temaslar, ikinci yüzyılda kuracağımız yeni düzene dair bütün siyasi iradeyi barındırıyor. Dolayısıyla Sayın Genel Başkan'ımızın az önce yayınlamış olduğu video da bundan bağımsız değil" ifadelerini kullandı. Böke, şunları söyledi:
Türkiye'nin gündemi vatandaşın istihdama erişim sıkıntısı yaşıyor olması, derin işsizlik yaşıyor olması, dünyada büyük bir teknolojik devrim yaşanırken bu teknolojik devrimle buluşamadığı dolayısıyla yoksulluğa mahkum edildiği bir karanlığa mahkum edilmiş olması, o teknolojinin üretilmesi için ihtiyaç duyulan kaynakların kamu tarafından kamu yararına değil bir ailenin zenginleşmesi için kullanılıyor olmasının ortaya çıkardığı büyük yoksullaşma sorunu... Bununla birlikte kamucu ve halkçı bir anlayıştan günden güne uzaklaşan, baskıcı, özgürlükleri ortadan kaldıran dolayısıyla da toplumsal barışı zedeleyen bir siyasi iradeye itiraz eden bir yeni düzen tarif ediyoruz. Şimdi bütün bunlar hem burada bilim üretimi ve teknoloji üretimi yapan çok kıymetli araştırmacılarla, bilim insanlarıyla bir araya gelmemizle somutlanıyor hem de sayın Genel Başkan'ımızın biraz önce söylediği ve videoda çok net bir biçimde ortaya koyduğu gibi kamu yararı gözeterek kamunun kaynaklarının halk için kullanılmasına dair var olan büyük siyasi mücadelemizin de coğrafya tanımadığı ve o gelecek inşa edilene kadar da bizlerin mücadele edeceğini ortaya koyuyor ve toplumsal barış tesis edildikten sonra bir aileyi gözeten değil, halkı gözeten bir siyaset var edildikten sonra o toplumsal barışın sözleşmesinin de o zaman tartışılacağına dair çok net bir mesaj ortaya koyuyor.
'TOPLUMSAL BARIŞI VE ÖZGÜRLÜĞÜ SAĞLADIĞIMIZDA BİLİMİN YEŞERDİĞİNİ GÖRECEĞİZ'
Yurt dışında çalışmalarını yürüten Türk bilim insanlarının donanımına dikkat çeken Böke; Türkiye'nin ekonomik alanda kalkınması için bilim insanlarının çalışmalarını burada sürdürebilmesi gerektiğini ifade etti. Bunun için gerekli olan özgürlüğün ve toplumsal barışın siyasi irade tarafından ortaya konması gerektiğini belirten Böke, Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretinin amacının bu konuda bir yol haritası çizmek olduğunu söyledi.
Böke, sözlerini şöyle sürdürdü:
Türkiye Cumhuriyeti'nde yetişmiş olan, esasında Cumhuriyet'in okullarında eğitim görmüş olan, fırsat eşitliğinin daha yaygın olduğu bir dönemde öğrenim görmüş olan, sonra da dünyanın farklı coğrafyalarında sınırı iten; yani kimsenin bilmediğini bulmak üzere kafa yoruyor olan çok kıymetli bilim insanlarıyla bir araya geldik. Şu çok net ortaya çıkıyor: Bizim insan kaynağımız da var özgür bir ortam olduğu zaman teknolojinin var olan sınırlarını itebilecek, bunu halk yararına geliştirebilecek, bilgiyi üretecek insanlarımız da var. Demek ki önemli olan bunun Türkiye Cumhuriyeti coğrafyasında var olmasını sağlayacak bir siyasi iklimi ve o siyasi iradenin ortaya koyacağı yeni vizyonu var etmek. Dün bütün bilim insanlarıyla konuştuğumuzda ilk duyduğumuz şey şu oldu: Bir; farklılıkların olduğu yerde, o farklılıklar bir arada bir masanın etrafında buluştuğunda ancak var olmayan bir buluş bulunabiliyor. Yani tek tipleşmeyen, herkesin kendisini içinde özgürce ifade edebildiği ve birbiriyle farklı fikirleri konuşabildiği ortamlar ancak teknolojiyi ve bilimi var edebilirler. Dolayısıyla Türkiye'nin bu teknolojik devrimin öncüsü olabilmesi ve burada herkesin hep birlikte zenginleştiği, halkça paylaştığı, sosyal adaletin olduğu yeni bir düzenin kurulabilmesi için her şeyden önce o özgür ortamı sağlamamız gerekiyor. O özgür ortamın olmadığı yerde teknoloji de olmaz, refah da olmaz, ortak bir zenginleşme de olmaz. Dolayısıyla toplumsal barışı ve özgürlüğü sağladığımızda bilimin yeşerdiğini göreceğiz. İkincisi, bilimi kamu yararına kullanmaya dair güçlü bir iradeye ihtiyaç var. Yani teknolojiyi var ederken kamunun desteğini sağlamak. Sabır gerektiren ince ince örülmesi gereken işler bunlar, o sabrı gösterecek ve kamunun kaynaklarıyla bu desteği verecek yeni bir düzene ihtiyacımız var. Yeni bir kalkınma anlayışına ihtiyacımız var. Bu yeni kalkınma anlayışının içerisinde bilimin ürettiği teknolojiyi halkla buluşturacak olan ticarileştirme safhasında da doğru şirketlere destek veren, teşvik veren doğru ekonomik faaliyetleri büyüten bir siyasi anlayışa ihtiyaç var.
Halktan toplanmış olan vergilerin, halkın olan kaynağın; halkı zenginleştirmek için, halkın onurlu bir yaşama erişebilmesi için ihtiyaç duyduğu teknolojiyle birlikte yaşayabilmesi için ihtiyaç duyulan şey rantçı yandaşlar üzerinden para aktaran, aklayan mekanizmalar yerine verimli, üretken, teknolojiyi geliştiren ve bunu halkla buluşturan, sosyal adaleti büyüten, kapsayıcılığı büyüten, teknolojiyi halkın onurlu ve sağlıklı bir yaşama erişmesi için kullanan yeni bir kalkınma anlayışını inşa edeceğiz.