Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TV100 canlı yayınında Kerem Kırçuval'ın sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından öne çıkan satır başları:
Erdoğan, İstanbul’u kaybettiğini bir türlü içine sindiremedi. Çünkü İstanbul’un rantından yararlanıyordu. İstanbul'u Ekrem Bey'in kazanması onları hazmedemeyeceği bir kayıp oldu. Ekrem İmamoğlu kazanmanın ötesinde başarılı bir belediye başkanlığı performansı da sergiledi. Duran bütün metro yatırımlarının kaynağını bularak sözleşmelerini imzaladı. Belki dünyada böyle bir metropol yok. 10 ayrı yerde 10 ayrı metro inşaatını birden başlattı. Onların durdurduklarını başlattı. Yolsuzlukların da üzerine gitti. AK Parti’nin yönetiminde ya da kadın kollarında görev alan pek çok kişinin İBB'den dolar bazında burs alarak nasıl yurt dışına gittiklerini ve bunların belediyede çalışmadıklarını ortaya çıkardı. Bundan da rahatsız oldular.
"DOZERİN BAŞINDA MI DURACAKTI?"
Bunun yanı sıra müthiş bir yolsuzluk dosyaları vardı. İçişleri Bakanı devreye girdi, "yolsuzluk dosyalarını bize verin" dedi ve aldı. Hasırın altında bekliyor dosyalar. Bu olay bir değil, iki değil, üç değil. Ekrem Bey'in üzerinde baskı kurmaya çalıştılar.
Her kar yağışından sonra kentte olağanüstü bir durum vardır. Katıldığı yemekten haberim vardı. Ekrem Bey önemli kararlar alırken genel başkana haber verir. Kaldı ki Ekrem Bey gidip dozerin başında mı duracaktı? Hayır, yönetecekti orayı. Binlerce kişi havaalanında sloganlar attı, Türkiye'nin itibarını sorguladı. THY'nin ne kadar yetersiz olduğunu gördü ama bunlar hiç konuşulmadı, Ekrem Bey'in yemeği konuşuldu.
MOBESE AÇIKLAMASI
Ben zaten “Telefonlarımız dinleniyor” diye söylüyordum ama izlendiğimizi de düşünemiyordum. MOBESE de gösterdi ki izleniyoruz. Bu da devletin parti devleti olduğunu gösteriyor.
GÜL, HAKSIZLIKLARA KARŞI “BU DOĞRU DEĞİL” DERDİ
Adalet bakanları çok fazla konuşmaz. (Abdulhamit Gül) Yeri zamanı geldiğinde haksızlıklara karşı “Bu doğru değil” diye söylerdi. Adalet reformu nasıl olacak diye açıkladılar ve bunların hepsi de doğruydu. Ama bunların hiç biri hayata geçirilmedi. Adalet Bakanı’nın gidişten rahatsız olup çekildiği söylendi.
DEVR-İ SABIK YARATILACAK MI?
Devr-i Sabık ifadesini doğru bulmuyorum çünkü devletin adaletle yönetilmesi lazım. Bir yolsuzluk varsa elbette savunacağız belgeleriyle gereği yapılır. Bunu bir intikam duygusu ile yapmak yanlış, intikam duygusu size olan güveni temelden sarsar. Biz bunu yapmayacağız, her şey adaletle olmalı. Bir devr-i sabık yaratmayla bir intikam duygusu ile devleti yönetemezsiniz. Önce siz kaybeder, topluma vaadettiğiniz huzuru sağlayamazsınız.
ERDOĞAN KARŞIMA ÇIKSA REYTİNGİ ÇOK İYİ OLUR
Erdoğan karşıma çıkarsa reytingi çok iyi olur. İstediği soruyu bana sorabilir, benim ona soracağım 5-6 soru var ve dilerse önden verebilirim. İsterse cevaplarını prompterle hazırlasın. Ama karşıma çıkamaz.
İYİ PARTİ'DEN ÇIKAN FARKLI SESLER
Millet İttifakı'nda bir çatlak yok. Milletvekilleri elbette kendi görüşlerini söyler, biz saygı duyarız. Kimse kimseye mahkum ve mecbur değildir, bunu ortaya koymalıyız. İttifakı oluşturan bileşenler özgür iradeleriyle hareket eder. Kendi özgür irademizle ülkeye adaleti getirelim, parlamenter sisteme dönelim, hukukun üstünlüğünü sağlayalım amaçlarıyla bir araya geldik. Tüm partilerin kendi iç tüzüğü var ama ülkemizde bozulan dengeler var. Bütün bu dengeleri yeniden inşa edebilmemiz lazım, biz bu çıkışları demokrasi çerçevesinde değerlendiriyoruz. Önemli olan Genel Başkanların konuşmasıdır, milletvekillerinin değil. Biz Genel Başkanlar olarak gayet rahat konuşabiliyoruz bu da bizim açımızdan çok önemli. Millet İttifakı kendi içinde tutarlılığı olan görüş birliği sağlamış bir ittifak. Çok yakında altı lider bir araya geleceğiz.
PARLAMENTER SİSTEM ÇALIŞMALARI
Güçlendirilmiş parlamenter sistem metninde Cumhurbaşkanı'nın görevleri de var. Henüz ortada ittifak oluşturacak bir süreç de yok. Seçim kararı alındıktan sonra ortaya çıkacak bir tablo. Bütün bu çalışmalardan sonra Millet İttifakına evrilebilir.
ADAYLIK AÇIKLAMASI
Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile alakalı konuşan CHP lideri, "Cumhurbaşkanı uzlaşmayı sağlar, demokrasinin erdemlerini anlatan erdemli konuşmalar yapar, devletin adaletli yönetilmesini sağlar. Cumhurbaşkanının kişisel egolardan arınması lazım, gücün esiri olmaması lazım." dedi.