CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun şehit cenazesinde saldırıya uğradığı sırada yanında bulunan Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, milletvekili Murat Emir ve CHP liderinin Danışmanları Deniz Demir ve Kenan Nohut, avukat Celal Çelik ile birlikte Çubuk Adliyesi'ne geldi.
Şikayette bulunarak ifade veren Kaya ve beraberindekiler daha sonra adliye önünde gazetecilere açıklamalarda bulundu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, sürecin hukuki olarak ortaya çıkarılmasını istediklerini belirterek, "Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluşunun 99’uncu yılı. Türkiye parlamenter sisteme kavuştuğu bir günde, Türkiye’nin çok büyük bir olayı atlattığı günün ifadelerini ve sanıklarını gün yüzünü çıkarmak için ne yazık ki, çocuklarımızla mutluluğu paylaşacakken, burada Türkiye’nin acılı bir gününü yaratanların kanun önünde hesap vermesi için buradayız.
Milletvekillerinin ifadesinin alındığı, bizim tanıklığımıza başvurulan bir süreci biz kendimiz takip ediyoruz. Çünkü Çubuk’ta yaşanan olay sadece Akkuzulu Mahallesi’nin sorunu olmadı. Bir şehidimizin acılı gününü şehit yakınlarının acısını yaşamadığı bir günü yaratan vatan hainlerinin, bir güruhun, Türkiye’ye yaşattığı acıyı yasalar önünde hesap vermeleri için takip etmek için buradayız. Mutlaka adaletin, hakkın, hukukun bu süreci açığa çıkarmasını istiyoruz" dedi.
‘MESELE 9 KİŞİ İLE ÇÖZÜLECEK MESELE DEĞİL’
CHP Genel Başkan Yardımcısı Kaya, olayla ilgili 9 şüphelinin gözaltına alındığını hatırlatarak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yakalanan ve gözaltına alınanlar değil, bu oyunu kuranlar ve yönetenlerin açığa çıkarılması gerekiyor. Mesele 9 kişi ile çözülecek bir mesele değildir. Orada dünya kamuoyunun gözleri önünde cereyan eden yüzlerce güruhun, vatan haininin bir şehit cenazesinin namazını kılanlara bile saygı göstermediği, ne dini geleneklere, ne örf ve adetlerimize, ne de insanlığa sığmayacak bir davranışla karşı karşıya kaldık.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu linç etmek üzere kurgulanmış bir tezgahı el birliği ile bozmaya çalıştık. Türkiye’ye bir kez daha geçmiş olsun. Bu oyunu kuranlar, tezgahı kuranlar ve linç girişiminde bulunanları tahrik edenlerin mutlaka yargı önünde hesap vereceği günü takip edeceğiz.
Parlamentoda bunun peşini bırakmayacağız, adliye koridorlarında bunun peşini bırakmayacağız. Yurttaşlarımızın bu acılı yürekleri ancak şehitlerimizin artık gelmediği bu tür provokasyonların olmadığı bir Türkiye’de mümkün. 99’uncu yılında parlamenter sistemden vazgeçmenin nelere mal olacağını bir kez daha yaşayarak öğrendik.
Bu ülkede bir daha şehitler olmasın, biz şehit cenazelerine gitmeyelim. O gün biz Türkiye’nin bir kan gölüne dönmesine, bedenlerimizi, yumruklara, çakılara, bıçaklara, sopalara, taşlara siper ettik. Çünkü CHP Genel Başkanına atılacak bir yumruk 82 milyona atılacak yumruk olacaktı. Bunları atlattık, bunları yaratanlar ve bu oyunları kuranları mutlaka gün ışığına çıkacağız."
CHP’DE 8 VEKİL DAHA İFADE VERECEK
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, şu anda 3 kişinin ifade verdiğini, 8 kişinin daha olayla ilgili ifade vereceğini belirterek, şunları söyledi:
"Bizden sonra 8 arkadaşımız daha ifade verecek. Mağdur ve şikayetçiyiz. İçişleri Bakanlığı koltuğunu işgal eden zat, savcılık soruşturması başlatmadan olayları sanki bitmiş gibi gösteriyor. 3-5 kişinin tahrikleriyle yapılmış bir olay gibi anlatmaya çalışıyor.
Bu doğrudan doğruya adliyeyi savcıyı ve adalet mekanizmasını yönlendirmeye yeltenmektir. Görevini yapmayanlar başkasının görevini yapmayı engellemeye kalkmasınlar. Bu, gün ışığına çıkmazsa bu ülkede hiç kimse barış ve huzur içinde yaşayamaz. Bizim derdimiz 82 milyon bir arada yaşamasıdır. Vatanı bölmek isteyenler o gün şehit cenazesini kana bulamak isteyenlerdir. Çok açıktır. Vatan hainliği budur zaten."
‘CHP, OLAYLARDA 31 ŞÜPHELİ TESPİT ETTİ’
Olay günü çekilen görüntülerden parti olarak 31 şüphelinin kimliğini tespit ederek savcılığa verdiklerini belirten Kaya, şöyle devam etti:
"Görüntülerdeki kişilerden bıçak kullanan, sopa kullanan, taş kullanan, yumruklarla saldıran. Biz sadece slogan atarak protesto edenlerden şikayetçi olmadık. Fiilen öldürmeye kast edenlerden şikayetçi olduk. Bunlar bizim tespit ettiklerimiz. Yüzlercesini savcılık ve adli merciler de tespit edecek. Görüntülerden tespit ettiklerimiz bunlar. Bunlar gözleri kan bürümüş. Evi yakamadıklarını sosyal medyadan anlatan caniler. ‘O evi yakamadık bir gün sizi yakacağız’ diye tehditlerine devam ediyorlar. Sosyal medya hesaplarına baktığınızda bize saldıranlarla suçu üstlenenlerin aynı kişiler olduğu görülüyor. Sanıyorum savcılık bunları tek tek açığa çıkaracaktır. Bizim talebimiz bu iş takibimizle olacak iş değil. Cumhuriyet Başsavcısı bunu takip edecek. Biz yargıya, adalete güveniyoruz ama adalete gölge etmesinler istiyoruz."
EMİR: GERÇEĞİN ORTAYA ÇIKMASINI İSTİYORUZ
CHP Ankara milletvekili Murat Emir ise gerçeğin ortaya çıkması ve adaletin yerini bulması için Çubuk Adliyesi'ne geldiklerini ifade ederek, şunları söyledi:
"Pazar günü burada tezgahlanan bu olaylar Türkiye’nin barışına, kardeşliğine, demokrasisine yapılmış ağır bir saldırıdır. Hep beraber Türkiye’nin ve dünyanın önünde önce provokatörler görev başındaydılar. Sonrasında vatandaşlarımız galeyana getirildi. Akkuzulu olmayan Çubuklu olmayan birçok saldırgan bize saldırmaya başladı. Bunu da oradaki başta Milli Savunma Bakanı olmak üzere yetkiler izlemekle yetindiler. Arkasında kimler var, kimler azmettirdi, kimler tezgahladı, kimler bu olaylardan hoşnuttu, kimler etkili müdahale de bulunmadı, kimler bu işlenen ağır suçu hafif göstermeye çalışıyorlar? İşte biz bunu ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Bizim başta genel başkanımız olmak üzere canımıza kast edilmiştir. Öldürülmek istendik. Çiğnenmek istendik. Tartaklandık. Zaman zaman sopalarla kullanıldı. Bizzat görmedik ama bazılarının elinde çakı olduğu söyleniyor. Yakılmakla tehdit edildik. Sığınmakta olduğumuz eve girmek istediler. Bunlar herkesin gözü önünde oldu."
‘GÜVENLİK GÜÇLERİ YETERLİ REFLEKSİ GÖSTERMEDİLER’
Kendileri için iki noktanın çok önemli olduğunu anlatan Emir, şöyle konuştu:
"Bizim genel başkanı aracına götürmek istediğimiz mücadele yarım saatten fazla sürmüştür ve herkesin gözü önünde olmuştur. Kimse olaya müdahale etmek istememiştir. İkinci noktada bizim güvenli bulduğumuz sığınmak zorunda kaldığımız evin önünü güvenlik güçlerince 3-4 metre temizlenmesi neredeyse 20 dakikayı bulmuştur. Burada sorumluluk noktasındakilerin yeterli refleksi yeterli kararlığı göstermediklerinin açıkça göstergesidir. Her şeye rağmen başta genel başkanımızın dirençli, kararlı ve sukutunu koruyan duruşu ve sonrasında bütün çubuklu ve vatandaşlarımızın çabası ile çok daha ağır sonuçlar gerçekleşmeden bu olayı atlattık. Bundan sonra arayışımız hak mücadelesidir, adalet mücadelesidir. Bu mücadeleyi mecliste de adliyelerde de her yerde vereceğiz. Gerçek ortaya çıksın istiyoruz. Kamu vicdanı rahatlasın istiyoruz. Ve bur daha bu tür provokasyonlara kime karşı yapılırsa yapılsın buradan ağır bir cevap almalarını umuyoruz."
Kaya ve beraberindeki heyet, açıklamanın ardından tekrar adliyeye girdi.