BIST 100 9.656 DOLAR 34,63 EURO 36,61 ALTIN 2.940,82
9° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Kılıçdaroğlu, 'YSK' tartışmasına ilişkin konuştu: Seçim güvenliğini sağlamak hakkımızdır

Kılıçdaroğlu, 'YSK' tartışmasına ilişkin konuştu: Seçim güvenliğini sağlamak hakkımızdır

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 'YSK'nın elinde olmayan veriler elimizde' ifadelerine yönelik tartışmaya ilişkin konuştu. Partisinin YSK'dan gelen listeleri inceleyerek yanlışlık olması durumunda YSK'ya bildirdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Seçim güvenliğini sağlamak ve kimin hangi sandıkta oy kullanacağını bilmek bizim hakkımızdır. Seçim güvenliğini sağlamaksa bütün verilere sahip olmaktan geçer' ifadelerini kullandı.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde önümüzdeki seçimlerde kaç yabancının oy kullanacağını bildiklerini belirterek "Bizdeki seçmen bilgileri Yüksek Seçim Kurulu'nun elinde de yok. Her bir seçmeni biliyoruz" demiş, Kılıçdaroğlu'nun sözlerinin ardından AKP'li isimler CHP Lideri'ni hedef almıştı.

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MKYK toplantısı sonrası yaptığı açıklamalarda Kılıçdaroğlu'nu eleştirirken; İçişleri Bakanlığı da bir açıklama yaparak verilerin nasıl edindiği açıklanmazsa suç duyurusunda bulunulacağını duyurmuştu.

KILIÇDAROĞLU'NDAN YANIT

CHP lideri Kılıçdaroğlu, söz konusu tartışmaya ilişkin yanıtını Habertürk'ten Bülent Aydemir'e yaptığı açıklamalarla verdi.

''2001’den bugüne kadar kim, hangi sandıkta oy kullandı? Önümüzdeki seçimlerde kaç genç, hangi sandıkta oy kullanacak. Bununla ilgili verileri biz oluşturduk'' diyen Kılıçdaroğlu, ''YSK’dan gelen listeler vardı. Bunların analizini yaptık. Çok iyi bir ekibimiz var.100 küsur yaşında olup, hayatında ilk kez oy kullananlar çıktı. Biz bunları saptadık ve gerçek olmadığını ortaya koyduk; YSK’ya bildirdik, onlar da iptal ettiler. Seçim güvenliğini sağlamak ve kimin hangi sandıkta oy kullanacağını bilmek bizim hakkımızdır. Seçim güvenliğini sağlamaksa bütün verilere sahip olmaktan geçer. Hiçbir partinin sahip olmadığı verilere sahibiz biz. Üstelik bu geçmişi de kapsıyor'' ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu ayrıca şu açıklamalarda bulundu:

'BİR SİYASİ PARTİNİN YAPMASI GEREKENİ YAPIYORUZ'

Aslında bir siyasi partinin yapması gerekeni yapıyoruz. Var olan iktidar halka, bize, topluma güven vermiyor. Vatandaş seçim güvenliği konusunda kaygı duyuyor. Biz bu kaygıları gidermek için vatandaşa bunları söylüyoruz. İki arkadaşımız basın toplantısı yaptı. Bu verilerin hepsi orada, kamuoyuyla paylaşıldı. Düşünebiliyor musunuz? Nüfus işlerinden YSK’ya bilgi geliyor. Kişinin adı var, soyadı yok. Devletteki çürümeye bakın. Ne demek yani; adı var soyadı yok? Benim bildiğim Türkiye’de herkesin soyadı var. Biz bunların hepsini değerlendiriyoruz. Kaygı duyduklarımızı YSK’ya gönderiyoruz. YSK da bunları iptal ediyor zaten. Biz işimizi yapıyoruz. Ayrıca şunu da yapıyoruz; kaç kişinin yabancı bir ülkede doğup Türkiye’de kaç kişinin vatandaş olduğunu da çıkarıyoruz. (Suriyeli seçmen var mı?) 100 küsur bin vatandaş olmuş kişi var. Bunların içinde seçmen de var. Bütün bunları da çıkarıyoruz. Biz görevimizi yapıyoruz.

KUR KORUMALI MEVDUAT

Bu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin, 85 milyon vatandaşının ödediği vergilerin bir avuç kişiye tahsis edilmesi anlamına geliyor. Bir; bunlara faiz veriyorlar, eyvallah. Paranı ödersin faizini alırsın. İki, döviz yükselirse ayrıca fark vereceğiz diyorlar. Üç, ayrıca vergiye tabi tutmuyorlar. Yahu bu adam üretim yapıyor mu? Hayır. İstihdam yaratıyor mu? Hayır. Alın teri döküyor mu? Hayır. Şu anda dünyanın parası, 50 milyara yaklaştı. Bunlara sağlanan avantajın ekonomiye ne faydası oldu? Hedefleri şu: Burada risk ne kadar büyük olursa, millet ittifakı iktidar olacak. Bunlar, ekonominin içine, kalbine konulan bir atom bombasıdır. Bunlar yönetemeyecekler. Tam bir felaket yaratılacak. Dolayısıyla biz tekrar iktidara geleceğiz. Önümüzdeki kurulacak hükümete kurulan en büyük tuzaklardan birisidir bu. O nedenle bunu söyledim…

'GARANTİ ÖDEMELERİ PROJELERİ GÖZDEN GEÇİRECEĞİZ'

Hepsini gözden geçireceğiz. Beşli çeteyi söyledim zaten. Zorla bir şey yapmak değil. Gerçek rakamları bulacağız. Hukuka uygun yapacağız. Gelirse, onları kamulaştıracağız. Oturacağız, konuşacağız zaten. Türkiye Cumhuriyeti Devleti hiçbir dönemde, bu kadar ağır yüklerle karşılaşmamıştır. Siz, bir avuç kişiye gelir garantisi veriyorsunuz. Oysa bir müteahhit bir iş alıyorsa, kâr da edebilir, zarar da edebilir. Ama devlet olarak diyorsunuz ki asla zarar etmeyeceksin. Sana kâr garantisi veriyorum; üstelik dolar garantisi de veriyorum. Hazine de bunlara garanti olacak diyorsunuz. Sömürü ülkesi burası ya. O anlama geliyor. Kapitülasyonlardan ne farkı var bunun?''