Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Saadet Partisi’nin bugün Adıyaman’da düzenlediği İftar Buluşması’na katıldı.
ANKA Haber Ajansı'ndan Emre Sercan İke ile Dursun Alkaya'nın aktardığına göre; Karamollaoğlu, burada şunları söyledi:
'FIRSAT BULDUKLARINDA SÜREKLİ SALDIRMAYA ELLERİNDEN GELDİKLERİ KADAR KÖTÜLÜK YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR'
Adıyaman yüzyılın felaketi denilen bu felakette en çok sıkıntıyı çeken illerimizin başında geliyor. Buraya daha önce geldim, elbette o günler çok daha zor günlerdi. Gördüğümüz manzara, yıkılmış, bitmiş binaların ortadan kalkması ama daha yıkılmayı bekleyen onlarca binlerce yüzlerce bina var. Onu görmekten de büyük üzüntü duyuyorum. Maalesef bütün hazırlıkları yapmış olmalarına rağmen iktidar, kısa zamanda müdahale edemedi. Bunu anlamak mümkün değil, kabullenmek de mümkün değil. Bir sürü vaatlerde bulunmak, buraya gelip helallik dilemek iyi bir şey ama eksiklikleri ve kabahatleri helallikleri sadece örtüyor. Biz, Ramazan ayındayız. Bütün siyasi partiler ister bizimle, bizim gibi aynı çatı altında bulunanlar olsun, isterse bizim muhaliflerimiz olsun her zaman söylüyorum, bu arkadaşlar bizim düşmanımız değil. Hasmımız da değil. Sadece rakiplerimiz. Bizim kanaatimiz o ki bu ülkeyi yönetmekte başarısız oldular. Problemleri çözemediler, bir beş sene değil, on beş sene yönetseniz bu mantık bu kafa değişmedikçe ülkenin problemleri çözülmez. Bundan dolayıdır ki, ben bu arkadaşların özellikle bize karşı saldırganlıklarını anlayamıyorum. Bir türlü siyasetin düşmanlık olmadığını, husumet olmadığını, sadece rekabet vesilesi olduğunu anlayamadılar arkadaşlar. Onun için fırsat bulduklarında sürekli saldırmaya ellerinden geldikleri kadar kötülük yapmaya çalışıyorlar.
'BU MANTIKLA İKİ AYDA GELDİKLERİ YOL BELLİ. YAPAMAZLAR; ÇÜNKÜ, ÜSLUPLARI YANLIŞ, MESELEYİ ELE ALIŞLARI YANLIŞ'
Elbette bu depremin üstesinden bu millet gelecek. Sizin yanınızda olmak bizim için görev ama sizin problemlerinizi iki ay geçti iyi anlayıp, sizinle daha rahat hasbihal edebilecek, helalleşecek ortamı oluşturmaya ihtiyacımız var. Bugünkü manzaraya baktığımız zaman bir sene sonra Türkiye’nin problemlerini bunların çözmesi mümkün değil. Bu mantıkla iki ayda geldikleri yol belli. Yapamazlar; çünkü, üslupları yanlış, meseleyi ele alışları yanlış. Allah yar ve yardımcınız olsun... Şundan emin olun, biz sizin yanınızdayız. Millet İttifakı, 14 Mayıs’ta Allah nasip eder bu milletin desteği ile iktidara gelirse problemler nasıl çözülür, nasıl ele alınır çok daha yakından göreceksiniz. İş olsun diye bunu söylemiyorum, hakikaten 11 ilde büyük felaket yaşandı. Bunun yanında da diğer illerde sıkıntılı bir hayat var. Bunların üstesinden gelmek sadece lafla değil, sadece ‘biz bu işi çözeriz’ demekle değil. Mutlaka meseleyi ele alırken herkesi kucaklayarak, kimseyi dışlamadan ‘gelin bunu beraber çözelim’ demekle mümkün olur. Benim size sadece söyleyeceğim, Allah razı olsun. İstanbul’daki arkadaşlarımız veya diğer yardım kuruluşlarımız bütün illere ellerinden geldikleri kadar yardım edebilmek için seferber oldular. Sizin bütün ihtiyaçlarınızı karşılayabildiğimizi söylememiz mümkün değil ama en azından biz buradayız, sizinle beraberiz dedik. Bundan da ısrarlı olacağız. Sadece iki ay değil, gerekirse 12 ay, gerekirse 20 ay sizinle beraber olacağız. Derdinizi dinleyeceğiz, dertleriniz ile dertleneceğiz. Eninde sonunda mutlaka bir çözüm bulacağız.