CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, “Anlaşılan o ki Kanal İstanbul projesi, Erdoğan’ın akrabalarına, yandaşlarına, bazı hatırı sayılır şeyhlere rant kanalı olarak tasarlanmış” dedi.
Özel, “Bu tartışmalar ilk çıkmaya başladığında, 30 Aralık günü TBMM Başkanlığı’na sunduğumuz araştırma önergesiyle, Kanal İstanbul güzergâhında 2011 yılından beri yapılan mülkiyet değişikliklerinin incelenerek kamuoyuna sunulmasını talep etmiştik. Bu projenin bir rant projesi olduğu ve bu süreçte, başta Ortadoğu ülkelerinin vatandaşları olmak üzere iktidara yakın belli kişilerin bu güzergâhtan arazi satın alarak, bu projeden nema sağlayacağı konusunda duyumlarımız vardı. Gün geçtikçe bu iddiaların araştırılması ve mülkiyet değişikliklerinin kamuoyuna duyurulması talebimizde ne kadar haklı olduğumuz kanıtlanıyor” dedi.
"HODRİ MEYDAN DEMİŞTİK"
AKP Grup Başkan Vekili Cahit Özkan’ın güzergâhta CHP’lilerin arazi satın aldığı iddiasını gündeme getirdiğini anımsatan Özel, “Biz ‘Hodri meydan’ demiştik. Projenin rant projesi olduğu bizzat Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan tarafından açıklanmıştır. Anlaşılan o ki Kanal İstanbul projesi, Erdoğan’ın akrabalarına, yandaşlarına, bazı hatırı sayılır şeyhlere rant kanalı olarak tasarlanmış. Hazine Bakanı Albayrak’ın avukatı aracılığıyla yaptığı ve Cumhuriyet gazetesine yönelik hasmane tutumunu açığa çıkaran açıklaması da haberin doğruluğunu göstermekte, haberin önemli bir gazetecilik başarısı olduğunu kanıtlamaktadır” diye konuştu.
TANAL: BİLGİ SIZDIRIYORLAR
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, “Burada arazi aldıkları ortaya çıkan isimler öngörü sahibi de biz mi değiliz? Onlar öngörüyor da biz mi göremiyoruz? Köylünün arazisi su altında kalıyor, bunların aldığı arazilere konut yapılmasının önü açılıyor. Bu tesadüflerle bağdaşan bir durum değil. Birilerinin bilgi sızdırdığı açık ve net. Bu bilgileri sızdıranlarla ilgili cumhuriyet savcılarının derhal harekete geçmesi gerek” dedi.
"CEVAP VEREMEDİLER"
Avukat Turgut Kazan, haberimizin ardından Bakan Albayrak’ın avukatı tarafından yapılan açıklamanın haberi yalanlayan bir tarafı olmadığını belirterek, “Haberinizde bu açıklamada yer alan bilgiler de var. Kamuoyunun bilgilendirilmesi konusunda çok önemli ve yararlı bir haber. Meslek ilkelerinin tamamına uyularak, bakanlıktan bir yetkilinin de söylediklerine atıf yapılarak yazılmış bir haber. Bizim mesleğimiz vekil adına açıklama yapma mesleği değildir. Biz basın sözcüsü değiliz. Avukatın vekili adına açıklama yapması meslek kurallarına aykırıdır. Bakan Albayrak hemen her gün konuşuyor. Bu konuda bir açıklama yapılacaksa Bakan Albayrak’ın yapması gerekirdi. Ankara Barosu’nun soruşturma açması gerekir. Açıklamadaki ifadeler son derece ayıptır. Toprak sahibi değil, tarımla uğraşmıyor bu araziyi niye alıyor? Değerlenecek diye alıyor... Bu da haberdir. Asıl bu haberi yapmamak kabul edilemez. Talimatlı yargıdan bile bir şey çıkaramazlar” diye konuştu.
ALBAYRAK’IN AVUKATI DA DOĞRULADI
Bakan Albayrak’ın avukatı Ahmet Özel, yaptığı açıklamada haberimizi doğruladı. Haberdeki bilgileri tekrar eden Özel, “gerçeklerin bilinçli olarak bağlamından kopartıldığını” savundu. “Sayın Albayrak’ın babası Sadık Albayrak tarafından 2003 yılında alınan köy tapulu arsada bir adet prefabrik ev yer almaktadır” diyen Özel, şöyle devam etti: “Söz konusu arsanın bitişiğindeki bir diğer arsa da 2012 yılında sahibi tarafından satışa çıkartıldığında, yabancı almasın düşüncesi ile imkanı olan her vatandaşın yapabileceği sıradan bir satın almayla Sayın Berat Albayrak tarafından satın alınmıştır. Bu arsa üzerinde hiçbir inşaat olmadığı gibi arsanın niteliğini değiştirecek hiçbir girişimde de bulunulmamıştır. Bitişik arsa Sayın Bakan’ın babasının olduğu için arsa fiilen tevhid ile 2003 yılında alınan ve ranta dönük hiçbir hesap olmadan kullanılan arsa ile birleşmiş, arazi üzerindeki prefabrik yapı ve köy evi muhafaza edilmiştir” dedi. Son günlerde Kanal İstanbul tartışmalarının bilinçli şekilde rant projesi gibi sunulduğunu iddia eden açıklamada, “Kanal İstanbul’un gündeme geldiği tarihten çok geriye dayanan bir mazisi olan söz konusu bu arsa ile ilgili yapılan bu etik dışı, ahlak dışı, yalan ve iftiralara karşı tüm hukuki yolları hızlı ve etkin olarak kullanacağımızı, yalan ve algıya asla teslim olmayacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz” ifadeleri kullanıldı.