Nakşibendi tarikatı liderlerinden Mahmud Esad Coşan’ın (İskenderpaşa) vakfına kamu arazisi tahsis edildi.
Üsküdar Barbaros mahallesinde bulunan arazi, Mahmud Esad Coşan'ın kurucusu olduğu ASFA okulunun bitişiğinde bulunuyor. Yaklaşık 12 dönüm büyüklüğündeki arsa üzerinde bulunan erkek öğrenci yurt binası hasarlı olduğu gerekçesiyle 2016 yılında yıkıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) de iki ay gibi kısa bir süre sonra 1/5000 ölçekli nazım imar planında tadilat yaparak söz konusu arsayı “özel eğitim alanı” ilan etti. Ancak İmar Planındaki değişiklik hemen uygulamaya alınmadı ve arsa bir süredir otopark olarak kullanılıyordu.
Barbaros Mahallesi sakinleri, tarikat vakfına yapılmış arazi ikramına karşı çıkıyor. Bu amaçla 2 Kasım günü ASFA okulu önünde bir basın açıklaması yapıldı. Barbaros Gönüllüleri yaptıkları açıklamada kamu arazisinin kamu yararına kullanımda kalması gerektiğini vurguladılar. Ancak iktidardan alacakları yanıt tashih belgesinde gizli zaten: “Taşınmazın İdaremizce eğitim ve öğretim faaliyetlerinde kullanılmak üzere Mahmud Esad Coşan Eğitim Kültür Dostluk ve Yardımlaşma Vakfı lehine 30 yıl bağımsız ve sürekli nitelikli irtifak hakkı tesis edilerek 11.04.2016 tarih ve 5290 no ile düzenlenen ön izin sözleşmesi kapsamında yetki belgesinin bulunması ve plan değişikliğinde kamu yararı olması nedeni ile 1/5000 ölçekli Nazım İmar Plan Tadilatına itirazı gerektirir bir durumun bulunmayacağı kanaatine varılmıştır.”
TARİKAT VE 'KAMU YARARI'
Bu basın açıklamasının çeşitli yayın organlarında haber yapılmasına karşın, kimi yayınlarda tarikat vakfının ülkede eğitim alanına yapmış olduğu "hizmet"ten bahsedilebilirken, “kamu yararı” konusu vurgulandı. Oysa, tarikat vakıflarının tüm ülke yararına ne tür bir kamusal hizmet görebilecekleri sorgulanmazken, mevcut iktidar daha 2014 yılında adı geçen tarikat vakfı “kamu yararı” statüsündeki vakıflar listesine almıştı. Bilindiği üzere, bu statüye dahil edilen vakıflar “vergiden muaf” tutuluyor ve devletin belirlediği “kamu yararlı alanlarda” çeşitli mali teşvik imtiyazlarına sahip oluyor. Eğitim alanı ise, uzun süredir kamusal bir hak olmaktan çıkıp, tarikatlar-özel şirketler zincirine tabi bir “özel” hak haline getirildiği için, hizmet denilen işlev devlet teşvikleri elde etme biçimine bürünüyor.
İBB YÖNETİMİ HENÜZ BİR TAVIR ALMADI
Mevcut İBB yönetimi bu konuya dair henüz herhangi bir tavır takınmazken, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun deprem toplanma alanları ile ilgili vaadinin Barbaros Mahallesi özelinde ne tür ek maliyetlere yol açacağı ise bir diğer merak konusu oluyor.
DAVA AÇAN BARBAROS GÖNÜLLÜLERİ MÜCADELEYE ÇAĞIRIYOR
Halbuki, Üsküdar ilçesinde bulunan 7 üniversitede yaklaşık 35 bin öğrenci eğitim görüyor. Rakamlara bakılırsa bölgede öğrenci yurduna ihtiyaç var. Arazi tarikat vakfına ikram edilince KYK'nın kiralık arazi bulması gerekiyor. İşin ilginci KYK araziyi kendisi ikram ediyor vakfa. Arazinin KYK tashihi kaldırılıp vakfa tashihi gerçekleşir gerçekleşmez belediye imar planında değişiklik yapıyor ve daha büyük bina yapılması yolu açılıyor. Hal böyle olunca yıkılan binaların gerçekten hasarlı olup olmadığı konusunda da şüphe oluşuyor.
Barbaros gönüllüleri yaptıkları basın açıklamasında hem tahsis işleminin iptali hem de imar planı değişikliğinin iptali için dava açıldığını bildiriyorlar. Fakat daha önemlisi herkesi mücadeleye destek vermeye çağırıyorlar.