Yazılı bir açıklama yaparak iddiaları yalanlayan İYİ Parti, Özdağ'ın iddialarıyla ilgili “yalan rüzgarı” benzetmesi yaptı.
“KENDİSİNE VERDİĞİ ZARARI ENDİŞEYLE İZLİYORUZ”
Özdağ'ın, bir süredir, parti ile ilgili açıklamalarını dikkatle izlediklerini vurgulayan İYİ Parti, “Öncelikle ifade etmek isteriz ke; ithamları, sahip olduğu kariyer ve tecrübesiyle örtüşmemektedir. İYİ Parti olarak, talihsiz açıklamaları ile kendisine verdiği zararı endişeyle izliyoruz. Bu zarar öyle bir noktaya ulaştı ki; sayın Özdağ, bir televizyon programındaki iddialarını, 11 Kasım Çarşamba günü yaptığı basın toplantısında, kelimenin tam anlamıyla ‘yalan rüzgarına' dönüştürdü” ifadelerini kullandı.
“İYİ PARTİ'NİN SAKLADIĞI BİR AJANDASI YOKTUR, OLAMAZ”
“Milletimizin emin olmasını isteriz ki; İYİ Parti'nin aziz milletimizden sakladığı bir gündemi, bir ajandası, ilişkileri ya da projeleri yoktur ve olamaz” denilen açıklamada, “İYİ Parti, attığı ve atacağı adımların, yetkili kurullarında konuşup değerlendirildiği, son derece şeffaf bir yol haritasına sahiptir” denildi.
“İYİ PARTİ'YE ASLA YAPIŞMAYACAK BİR LEKELEME ÇABASIDIR”
Partiden yapılan açıklamada, Özdağ'ın iddialarına şu üç madde ile karşılık verildi:
“Bu gerçek ışığında; sayın Özdağ'ın iddiaları konusunda ilk ve son kez olmak kaydıyla, aziz milletimizi bilgilendirme ihtiyacı duymaktayız.
İYİ Parti ve İYİ Parti'yi temsilen hiç kimse, bir başka partiyle anayasa çalışmasına katılmamıştır. Çünkü zaten böyle bir çalışma hiç olmamıştır.
İYİ Parti'nin hiçbir yöneticisi, Ak Parti ile gizli ya da açık bir anayasa çalışması yapmamıştır.
Önüne geleni FETÖ'cülükle suçlayan iktidar mantığıyla benzeşen, FETÖ'cülük ve FETÖ'cüler iddiası, İYİ Parti'ye asla yapışmayacak bir lekeleme çabasıdır.”
“SİYASET ÇÖPLÜĞÜNDEKİ VE VİCDANLARDAKİ YERİNİ ALMAYA MAHKUMDUR”
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İYİ Parti'ye ilişkin “yerli ve milli” kelimelerini kullandığının hatırlatıldığı açıklamada, “Bugünün muktedirleri bile, ellerindeki tüm devlet imkanları, istihbarat imkanları, yargı imkanlarına rağmen, İYİ Parti'nin üzerinde tek bir damla leke bulamamış, ve sonuçta ‘yerli ve milli' sıfatını teslim etmek zorunda kalmışken, Ümit Özdağ'ın bu konudaki ‘sadık hizmeti', siyaset çöplüğündeki ve vicdanlardaki yerini almaya mahkumdur” denildi.
“ASLINDA PSİKOLOJİK BİR SORUNUDUR…”
Açıklama, şu sözlerle sonlandırıldı:
“Aziz milletimizin dikkatine sunmak isteriz ki; iktidar partisinin grup başkanvekili, sayın Özdağ'ın her açıklaması sonrasında devreye girip, benzer bir üslupla partimize saldırmıştır. Bu açık ‘iz'in takipçisiyiz. Ancak aynı iktidar partisinin sözcüsü, sayın Özdağ'ın iddialarını kesin bir dille yalanlamıştır. Bilinmelidir ki; İYİ Parti'yi, hem Ak Parti'yle, hem HDP'yle, hem PKK'yla hem de FETÖ'yle birlikte olmakla itham etmenin dayanılmaz hafifliği, aslında psikolojik bir sorunudur. O sorunun çözümü de, siyaset de değil, psikiyatri bilimindedir.”
AKŞENER'DEN ÖZDAĞ’IN "YENİ ANAYASA" AÇIKLAMASINA YANIT
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin başka siyasi partilerle "yeni anayasa" hazırlığı içinde olduğu iddialarıyla ilgili açıklamayı Bilecik'te yaptı. Akşener "İYİ Parti Genel Başkanı olarak söylüyorum; hiçbir siyasi oluşum, platform, kişi, partiyle herhangi bir Anayasa çalışmamız yoktur, nokta" dedi.
DERVİŞOĞLU: GÖZ GÖRE GÖRE YALAN SÖYLÜYOR
İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu ise İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın partisini HDP ile masaya oturup anayasa hazırlamakla suçlaması için “Göz göre göre yalan söylüyor” diyerek yanıtladı. Dervişoğlu, "Ben Ümit beyi hiç böyle görmedim. Kendisine pazar arayan bir işportacı gibi davranıyor. Siyasi alıcısı çıkar mı çıkmaz mı? Onu bilmiyorum. Ama kendisini strateji dehası diye tanımlayan bu arkadaşımızın bence, yaptıkları işi değerlendirebilecek aklı selim arkadaşları vardır" dedi.
Dervişoğlu, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Bir gazetecinin İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ'ın dün yaptığı açıklamalarla ilgili sorusunu da yanıtlayan Dervişoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
SOSYAL MEDYA ERGENİ
Sosyal medya ergeni haline gelen makam sahipleri, devlet idaresinin ellerinde olduğu gerçeğinden her geçen gün biraz daha uzaklaşıyor. Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak’ın, devletteki kritik görevinden istifasını, sosyal medyadaki mesajından öğrendik. Devlet yönettiğini iddia edenlerden bu ciddiyetsizliğe karşı, bir ciddiyet uyarısı gerçekleştirmelerini bekledik. Biri de çıkıp demedi ki burası oyun bahçesi mi? Biri de çıkıp demedi ki bu makam ben oynamıyorum artık diyerek terkedilecek bir makam mıdır? Biri de çıkıp demedi ki biz bu kadar önemli makamı böyle bir ciddiyetsizliğe mi emanet ettik? Hükümet artık aklını başına almalı devlet yönetimini değerler mezarlığına dönüştüren nepotizmin esaretinden kurtulmalıdır.
2 GÜNDE 2 BARAJ
Piyasaların Sayın Albayrak’ın istifasına verdiği olumlu tepki, kendisine duyulan güvensizliğin bir anlamda ortaya çıkmasıdır. Dolar kurundaki düşüşle birlikte borç stoğu 66 milyar lira azaldı. Bu para ile iki tane Atatürk Barajı yapabilirsiniz. 2 günde 2 baraj parası çıktı.
YEGANE SORUMLU BAŞKAN
Burada sorgulanması gereken asıl mesele sistemdir. Mademki başkanlık sistemiyle yönetiliyoruz, olumsuzlukların sorumluları sadece bakanlar olarak gösterilemez. Karşı karşıya bulunduğumuz olumsuzlukların yegane sorumlusu, bizatihi başkandır. Sarayın siyaset yapma şekli ve bu sistem değişmedikçe hiçbir şey değişmeyecektir.
ÖZDAĞ, YALAN SÖYLÜYOR
Başka isimleri de saydılar. Sayın Özdağ’ın beni ilgilendiren ifadesi ‘Ben asla milletime yalan söylemedim’ demesidir. Milletime yalan söylemedim diyen siyasi bir şahsiyetin göz göre göre yalan söylüyor olması, tarafımdan kabul edilecek bir davranışta değildir. İYİ Parti’de her şey şeffaf bir şekilde yürütülmektedir. İYİ Parti’nin gizli ilişkileri ve gizli ajandaları yoktur. Dolayısıyla demokrasiyi kendi içerisinde içselleştirilmiş bir siyasi partiye yöneltilebilecek ithamlar olarak kabul etmiyorum Ümit Bey’in söylediklerini.
ÖZDAĞ’IN KÜÇÜK, MİDE BULANDIRICI YALANLARI
Arkasında başka şeyler arıyorum dolayısıyla yalan söylediğini, özellikle HDP’nin içinde bulunduğu bir anayasa görüşmesinin İYİ Parti tarafından yapılabilmesinin mümkün dahi olamayacağını burada tekrarlıyorum. Ortada kamuoyunu ikna edebilecek herhangi bir belge, veri, delil yokken İYİ Parti’ye yönelttiği bu iftiranın elbette ki bedeli olacağını düşünüyorum. Sayın Ümit Özdağ’ın iddialarını ciddiye alan herhangi bir arkadaşım, mensubumuz yoktur. Biz iktidarın büyük yalanlarıyla uğraşıyoruz. Ümit Özdağ’ın küçük ve mide bulandıran yalanlarıyla, vakit kaybedecek durumda değiliz.
ÖZDAĞ İŞPORTACI GİBİ DAVRANIYOR
Ben Ümit beyi hiç böyle görmedim. Kendisine pazar arayan bir işportacı gibi davranıyor. Siyasi alıcısı çıkar mı çıkmaz mı? Onu bilmiyorum. Ama kendisini strateji dehası diye tanımlayan bu arkadaşımızın bence, yaptıkları işi değerlendirebilecek aklı selim arkadaşları vardır. Onlarla otursun konuşsun. Kendisini dün psikolojik yönden de gergin gördüm, acil şifalar diliyorum."
