Fatma Kalender ile Ahmet Yiğit Kalender, yol kenarında yürürken şeridini değiştiren sürücü aşırı hızla çarparak ölümüne neden oldu. Mahkeme, 14 yıl 2 ay hapis cezası verdi indirim yapmadı. Yargıtay ise; ‘’Neden cezadan iyi hal indirimi yapılmadı neden üst sınırdan verildi’’ diyerek cezayı bozdu. Mahkeme tekrar yargılama yaparak aynı cezayı hükmetti.
Kazada ölen 11 yaşındaki Ahmet Yğit Kalender’in annesi Burcu Kalender yaşadıklarını RS FM’de yayınlanan Atilla Güner ile Akşam Postası'nda anlattı:
"Benim oğlum 11 yaşındaydı kayınvalidem 67 yaşındaydı. Ben de oradaydım, araba önümden geçti. 20 aydır hukuk mücadelesi veriyoruz. 6 Celse oldu mahkeme görülüyor ve sanıkla mahkemede yüz yüze geliyoruz. Sanık, mahkemede ‘’ölenlere rahmet kalanlara başsağlığı diliyorum ve tahliyemi istiyorum’’ diyor. İnsan hayatı bu kadar basit olamaz. Oğlum, 8 yıl tedavi sonucu dünyaya gelmiş tek evladımdı. Gözünün içine bakıyorduk. Bu kadar suç, bu kadar hata, bu kadar kusurları olan birisinin Yargıtay’ın bu tür insanları savunmasını aklım almıyor. Başka Yiğit’ler ölmesin diye ben mücadele veriyorum. Eğer bilinçsizseniz, hakkınızı arayamıyorsanız ya da mücadele etmiyorsanız çok kısa zaman içerisinde elini kolunu sallayarak sokaklarda geziyorlar. Savcı 22 yıl mütalaa verdi ama hakim veremiyor. 22 yıl verilmesi için 10 kişinin ölmesi mi lazım?"
Mahkeme günü Ankara’ya Yargıtay’ın kapısında bir umuttur dedik bekledik. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Biz sesimizi duyuran kısımız sesini duyuramayanların acaba başlarına neler geliyor. İnsan hayatına daha fazla değer verilmesi gerekiyor.
Cumhurbaşkanının Berfin’e sahip çıkması güzel ama sadece sesini çıkarabilenler mi karşılığını alacak ? Mahkeme koridorlarında insan yerine konulmayan vatandaşlar var’’.