İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, FETÖ'nün Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) yapılanmasının en üst düzey sorumlusu olduğu iddia edilen firari Adil Öksüz'ün nerede olduğunun bilindiğini açıkladı.
Kanal 7'de konuşan Süleyman Soylu, "FETÖ'nün sözde TSK imamı Adil Öksüz'ün nerede olduğunu biliyoruz ama bizde kalsın" dedi. Soylu, "Adil Öksüz'ün nerede olduğunu biliyoruz. Ama bizde kalsın. Nasıl PKK'ya, DHKP-C'ye biz izleme yapıyorsak aynısını FETÖ'ye de yapıyoruz. Ankesör ve büfe soruşturmalarında yüzde 40 etkin pişmanlık oldu." dedi.
Soylu, “Kılıçdaroğlu'nun peşine adam taktınız mı? Devlet imkanlarını kullanarak CHP'de bir açık arama gibi bir tutumunuz var mı?” sorusuna şöyle yanıt verdi: "Bu bir zihnin hastalıklı hali. Birilerinin peşine adam takıldıysa devlette bunu bilmemek mümkün değildir. Deli saçması bir konu bu. Devlet beni izliyor diyor, peki izledi de ne oldu? Ne yapacaktınız da devlet bunu engelledi? Siyaset açık bir alandır. Kendine gelen haberleri doğru sayarak, bir süreç oluşturmak isteyebilir. Bunu daha çok marjinal partiler yapardı geçmişte. Bunu konuşmaya bile gerek yoktur, marazi bir haldir, yok hükmündedir."
Soylu'nun açıklamaları şöyle:
"FETÖ süreci canlı bir süreç. Matruşka bebeği gibi düşünün. FETÖ sadece bir terör örgütü değil aynı zamanda bir istihbarat örgütüdür. ve bunu sökmek çok kolay değildir. ByLock da örgütün iletişim mekanizmasıdır. Daha önceden belirlenen insanların ifadeleri var, sınav soruşturmalarından elde edilen bilgiler var. Burada görüyoruz ki kapağı daha yeni açılan bir çember var. Bylock'un ilk keşfedilme zamanı 3-4 yıl önce bizim şuandaki teknik kabiliyetlerimiz o döneme göre çok daha yüksek. O dönemde tespit edilemeyenler şu anda tespit edildi ve yeni bir alan bulundu. Vatandaşımız rahat olsun biz FETÖ konusunda içeride arıza bırakmayız. ABD hala elebaşını tutuyor. Oranın finansal gücünü müdahale ediyor. Biz ABD'de bunların ne noktada olduğunu avcumuzun içi gibi biliyoruz. Biz biliyoruz da ABD bilmiyor mu?"
(Bir CHP'li Beştepe'de Erdoğan'la görüştü iddiası) "Siyasi açıdan ahlaksal bir sorun var ortada. Bir yalanı bir gerçek olarak ifade eden bir genel başkan var. Kandırıldı, kandırılmadı bunu izah etmesi gereken kişi kendisi. Sahte araba plakaları var, ismin kim olduğu ortaya çıktı. Olay çok somut ortada."
"CHP'ye seslenmek istiyorum: Doğu ve Güneydoğu'da var mısınız? HDP ve PKK'ya neden itiraz etmiyorsunuz? Bir sorgulayın kendinizi. Orada siyaset yapma şansına AK Parti sahipse siz de olabilmelisiniz. CHP'nin Doğu ve Güneydoğu'da olmayışı demokratik bir korkudur. Demokrasi sadece Ege'de yok."
"Siyasetin yanında ticaret de yaptım. 20 binin üstünde müşterim vardı. Kim Alevi bilmezdim, çünkü insanlar bunu saklarlardı. Toplumların evrilmesi, geçmiş travmaların atlatılması kolay değil. Bu travmalar ancak güçlü lider ve devrimlerle aşılır"
BERAAT EDENLER NEDEN GÖREVE DÖNEMİYOR?
Soylu, “Bir kişi mahkemeden beraat almışsa görevine neden dönemiyor?” sorusuna şöyle cevap verdi:
“Çok basit. 15 Temmuz akşamını hep beraber hatırlayalım. Bugün Türkiye Cumhurbaşkanı yaşıyor değil mi? Yaşamama ihtimali var mıydı? Yani Cenabı Allah’ın bir takdiri bugün yaşıyor. Allah muhafaza o gün başka bir olayla karşı karşıya kalsaydık, bugün ne olurdu ve bugün kimler olurdu? Biz bir istihbarat örgütünden bahsediyoruz. Bir devleti teslim almaya çalışan bir örgütten bahsediyoruz. Türkiye’deki yargıyı, emniyeti, istihbaratı, Türk Silahlı Kuvvetlerini, radyoyu, medyayı, televizyonu, üniversiteleri hatta örgütlü tüm teşkilatların içine giren, hayatın bütün alanlarını etkilemeye çalışan, kimini insanlık maskesiyle, kimini sivil toplum örgütü maskesiyle, kimini elindeki yargı veya devletin birtakım güçleri vasıtasıyla etki altına almaya çalışan bir yapıdan bahsediyoruz. Bu yapının kendine ait bir aklı da var. Bu yapının içerisinde olanların tamamı bir somut belge üretmiş midir? Buna kimse ‘Evet’ diyemez. Belge üretenlerin tamamıyla ilgili 500 bini aşkın insanla ilgili adaletin ve mahkemenin karşısına çıkardık. Elbette ki güvenmeyeceğim. Herkes devletin içine girmek zorunda mı? Türkiye 15 Temmuz gibi bir darbeyle, bir terör eylemiyle karşı karşıya kalmış, devlet temkinli olmayacak mı? Her şeye Anayasa Mahkemesinin gözüyle bakıyor değilim, kimse kusura bakmasın. Belki onlar 15 Temmuz’u unutmuş, Türkiye’yi başka bir noktaya götürmek istiyor olabilirler. Ama biz 15 Temmuz’u unutmadık. Bırakın İçişleri Bakanı olarak bu ülkenin bir ferdi olarak unutmadık, unutamayız da, unutulamaz da 15 Temmuz.”
GERBERLİOĞLU'NDAN SOYLU'YA TEPKİ
HDP'li, Ömer Faruk Gergerlioğlu yaptığı açıklamada, Bakan Soylu'ya; 'O zaman kapat gitsin mahkemeleri...! Bu ne demek? Demokrasi yok, Yargının üstündeyim' demek. Zaten biliyorduk, itiraf etmişler. Ehh biz de bu itirafı bekliyorduk.' dedi.
İşte o paylaşım: