BIST 100 10.027 DOLAR 35,63 EURO 36,93 ALTIN 3.116,89
9° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Hazar Gölü’nde toplu martı ölümleri yaşanıyor

Hazar Gölü’nde toplu martı ölümleri yaşanıyor

Elazığ'ın Sivrice ilçesindeki Hazar Gölü’nde toplu martı ölümleri yaşandı. Kurban Bayramı tatilinde ziyaretçi akınına uğrayan gölde, ölümlerin kirlilikten kaynaklandığı ileri sürüldü.

Elazığ'ın Sivrice ilçesindeki Hazar Gölü’nde 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde ziyaretçi yoğunluğu yaşandı. Günde yaklaşık 10 bin ziyaretçinin geldiği belirtilen gölde, toplu martı ölümleri yaşandı.

Duvar'dan Ardıl Batmaz'ın haberine göre, göl çevresindeki çöp yığınlarına dikkat çeken ve martı ölümlerinin kirlilikten kaynakladığını savunan MHP Elazığ İl Genel Meclis Üyesi Osman Dilek, Sivrice’de bulunan arıtma tesisin çalışmadığını, lağım sularının da Hazar Gölü’ne akıtıldığını ifade etti.

‘BOL BOL HUZUR HAKKI ALIYORLAR’

Elazığ İl Özel İdaresi tarafından devlet bütçesinden Mahalli İdareler Birliği’ne yıllık yaklaşık 800 bin lira gönderildiğini belirten Dilek, personel tutmanın ve bölgenin temizliğini sağlamanın, bu birliğin görevi olduğunu belirtiyor. Birliğin başında vali, Sivrice Belediye Başkanı ve iki imamın olduğunu söyleyen Dilek, “Bol bol huzur hakkı alıyorlar. Başka bir şey yok” dedi. Birliğin vatandaşa hizmet etmediğini, Gezin köyünün çöplerini almadıklarını ve ilaçlamaları parayla yaptıklarını iddia eden Dilek, Gezin muhtarının Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ni aradığını ve bu ihtiyaçların Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından ücretsiz karşılandığını belirtti.

‘BU PARALAR NEREYE GİDİYOR?’

Hazar Gölü yakınında bulunan arıtma tesisinin Mahalli İdareler Birliğine bağlı ve Elazığ Valiliği’nin kontrolünde olduğunu vurgulayan Dilek şunları söyledi: “Bu arıtma tesisinin pompaları bazen çalışmıyor. Lağım suları Hazar Gölü’ne akıyor. O pis sular tesisin altındaki göletlere, oradan da sulamaya gidiyor. Özellikle o tesisin olduğu yerlerde ve bu tesisi işleten birlikte problemler var. Bunları dile getirdik. Fakat ne hikmetse kimse bunu duymuyor. Mülki amirler de işin seyrindeler. Martı ölümleri su kirliliğinden ve pislikten kaynaklanıyor. Kimsenin inceleme yapma gibi bir derdi yok. Mavi bayrak istiyorlarsa arıtma tesislerini kontrollü şekilde çalıştırmalılar. Özel idareden yıllık 800 bin lira bu tesisi işleten birliğe gidiyor. Birlik orda paraları topluyor. Bu paralar nereye gidiyor? Bunun hesabını kimse sormuyor. Biz sorunca bizi vatan haini ilan ettiler.”

‘TEMİZLİK KONUSUNDA GÖRÜŞMELERDEN SONUÇ ALAMADIK’

Sivrice Belediye Başkanı Turgay Gündoğan ise “Sivrice’nin belirli bir alanı var. Gölün geri kalan alanları Elazığ İl Özel İdaresi’ne ait. Bu alanlar özel idareye bağlı birliğin temizlemesi gereken bir alan. Martı ölümlerinin nedenlerinin bulunması için üniversite tarafından acilen araştırma yapılmalı. Martıların öldüğü alan bizim alanımız dışında. Bölgenin çevre temizliği ile ilgili yaptığımız görüşmelerden de sonuç alamadık” diye konuştu.

‘LABORATUVARLARDA İNCELEME YAPILMALI’

Martı ölümleri konusunda hassasiyet gösterileceğini söyleyen Elazığ Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Cazim Bulut ise “Kesin tanının konulabilmesi için laboratuvarlarda inceleme yapılmalı. Bu konunun üzerinde hassasiyetle duracağız.

Çevre sağlığı, hayvan sağlığı ve insan sağlığı bir bütünsel yapıdır. Maalesef biz bu konuda toplumsal bir duyarlılık oluşturamamışız. Doğal dengenin sürdürülebilirliği için çevre sağlığının çok önemli olduğunu, korunması gerektiğini, yaşamımızın parçası olan hayvanların, canlıların ve bizim aynı ortamı paylaştığımızı, bizim yaşamamız için onların yaşaması gerektiğini kabullenmemiz gerekir” dedi.