Cumhuriyet'in haberine göre, Türkiye’de, özel sağlık kuruluşlarının ruhsatları ve kadrolarının el değiştirdiği büyük bir sağlık piyasası oluştu. Ruhsatların alım satımlarına aracılık eden danışmanlık şirketlerinin ilanlarında onlarca hastane, tıp merkezi ve poliklinik ruhsatı ile kadroların milyon liralık değerle satışa çıkarıldığı görülüyor.
Piyasada yılda ortalama 50 sağlık ruhsatının el değiştirdiği belirtiliyor. Fiyatlar ise kadrolardaki uzmanlıklara göre farklılık gösteriyor.
Dünya gazetesinden Yasemin Salih’in haberine göre, sektörde ruhsat ve kadro piyasasının oluşması 2008’de Sağlık Bakanlığı’nın düzenlediği Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkındaki Yönetmelik ile başladı. Yönetmelikle özel sağlık kuruluşlarının yeni ruhsat ve kadro izni alması durduruldu.
"BU YÖNETMELİK İLE SEKTÖRÜN BÜYÜMESİ DURDU"
Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Başkanı Reşat Bahat’a göre sektörün sağlıklı büyümesini değil “şişmanlamasını” sağlayan bu yönetmelik, yatırımcıların farklı yöntemler geliştirmesine neden oldu. Bu yönetmelik çıktığında Türkiye’de 567 özel sağlık ruhsatı varken, bugün bu sayı 550’nin altına indi.
Bahat, “Bu yönetmelikle sektörün büyümesi durduruldu. Sağlık turizmi yapan hastanelere belirli düzeylerde verilen küçük izinler ve hastane kapasitelerini dolduranlara tanınan yatak sayısındaki minik müsaadeler sayılmazsa sektör büyüyemedi. Açık şekilde kendi içinde şişmanladı. Sağlığını yitirdi” yorumunu yaptı.
YILDA 50 RUHSAT EL DEĞİŞTİRİYOR
2008’deki kararla yeni ruhsatların dondurulduğunu, ancak bu tarihten önce verilen ruhsat ve/veya ön izinlerin başka illere taşınmasına, başka şirketlere devirlerine olanak sağlandığını söyleyen Karbuz, yılda yaklaşık 50 ruhsatın el değiştirdiğini bildirdi. Karbuz’un verdiği bilgilere göre bu taşınma ve devir işlemine de yine Sağlık Bakanlığı onay veriyor.
Karbuz, sistemin kuralını şöyle özetledi:
“Bu izinler, özel sağlık kurumlarında çalışan hekim sayısının kamu kurumlarında çalışan hekim sayısına oranı, milyon başına düşen hekim sayısı, on bin kişiye düşen yatak sayısı ve nüfus yoğunluğu dağılımı esas alınarak veriliyor. Eğer taşınan ruhsatın bulunduğu ilin yoğunluğu, taşınacak ilin yoğunluğundan daha fazlaysa devir işlemine onay çıkıyor. 2008’den sonra özel bir sağlık kurumu açılabilmesi için il içerisinde mevcut bir sağlık kurumu ruhsatı satın alınması veya doluluk oranı daha yüksek bir ilden mevcut bir sağlık kurumu ruhsatı taşınması gerekiyor.”
EN PAHALI RUHSAT NERELERDE?
Özel sağlık ruhsatları bakımından bazı illerde artık yer yok. Türkiye’nin bu bakımdan en dolu illerinin İstanbul, Muğla, Antalya, Kocaeli, Adana, Gaziantep, İzmir, Bursa olduğunu belirten Karbuz, buralardan diğer tüm illere ruhsat taşıması yapılabildiğini ifade etti. Ancak Türkiye’nin hiçbir ilinden söz konusu bu sekiz ile ruhsat taşıması yapmak mümkün değil.
Karbuz şu bilgileri verdi:
“Bu durum bahse konu illerde özel sağlık kurumu açmayı düşünen bir yatırımcının sadece il içerisinde aktif veya askıda olan özel sağlık kurumu ruhsatı veya ön izni satın almak zorunluluğunu getirmektedir. İstanbul, Muğla, Antalya, Kocaeli, Adana, Gaziantep, İzmir, Bursa gibi yoğun illerde bulunan bir hastane ruhsatının; yatak sayısı, kadro sayı ve çeşitliliğine göre değişiklik göstermekle birlikte 40-60 milyon TL arasında olduğunu söyleyebiliriz.
Bu illerde 10 kadro ve üzeri olan tıp merkezi ruhsatı 10-13 milyon TL arasında değerle el değiştiriyor. Yoğunluğu bu illerden daha az olan illerde ise hastane ruhsatları 15-20 milyon TL, 10 ve üzeri kadro sayısına sahip tıp merkezi ruhsatlarında ise 7-10 milyon TL arasında fiyatlar biçiliyor. Fiyatlar pandemiden sonra arttı. Bir önceki seneye göre yüzde 130 artış var.”