İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugün Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde esnafı ziyaret etti. Akşener’e İYİ Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cengiz Topel Yıldırım ile İYİ Parti Gölbaşı Belediye Başkan adayı Fehmi Kandemir eşlik etti. Akşener, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in “Biz Ahmet Akın'ı aday yaptık ve İYİ Parti'nin bu jesti yapmasını açıkça bekledik” sözlerinin hatırlatılması üzerine, "Ben CHP'nin bu jest isteme işlerinden bıktım usandım, midem bulanıyor artık" dedi.
Akşener, esnaf ziyareti programında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Akşener, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “Biz Ahmet Akın'ı aday yaptık ve İYİ Parti'nin bu jesti yapmasını açıkça bekledik. Ben hala bekliyorum. Bu jesti İYİ Partili yöneticilerden görmüyorsak da Balıkesir'deki İYİ Partililerden göreceğimizi ümit ediyoruz” açıklamasının sorulması üzerine şunları söyledi:
“Sonuçta biz başaramadık, ittifak siyasetiyle öyle ya da böyle başaramadık. İYİ Parti olarak tek başımıza hür, müstakil seçim girmeye karar verdik. O günden beri inanılmaz bir çirkinlikle karşı karşıya kalıyoruz.
Bugün bir ilginç bir fotoğraf gördüm. Bizim Gölbaşı Belediye Meclis üyelerimizden 2. sırada bulanan arkadaşımız hem Mansur Bey’in hem CHP’ye bizim il başkanlığımızı yapıp sonra genel müdür olan Mesut Özarlsan arkadaşımızın, onun seçim bürosunda bir fotoğrafını gösterdi arkadaşlar halen bizim listemizden aday. Bu güzel bir şey değil. Bu siyasetçiye olan inancın, saygının ortadan kalktığı bir çirkin tavırdır. O listede yer alıp, istifa etmeyip fotoğraf vermek ve buna da müsaade etmek hem büyükşehir belediye başkanının hem de o ilçenin adayının buna müsaade etmesi, bunu fotoğraf olarak paylaşması, 30 yıldır aktif politika yapıyorum, DYP-ANAP kavgasını yaşamış bir insanım, 1980 öncesinde sağ sol kavgasını yaşamış bir insanım. Ben böylesine bir çirkinliğe ilk defa rastlıyorum.
Ben CHP'nin bu jest isteme işlerinden bıktım usandım, midem bulanıyor artık. Bu netlikte söyleyeyim çünkü bir 15 milletvekili ve biz o arkadaşlarımızı zora düşürecek hiçbir şey yapmadık. Teşekkür ede ede gezdik, bir vefa sistemi içinde gezdik. En ufak incitici bir cümlemiz olmadı o15 arkadaşımıza ve Kılıçdaroğlu'na, o dönemin CHP yöneticilerine en ufak incitici sözümüz olmadı ama o kadar enteresan ki, dön baba dönelim, 15 milletvekili... Ömer Seyfettin’in bir diyet hikayesi vardır. Biz 15 milletvekiliyle seçime girdik ve bir grup kurduğumuz andan itibaren AK Parti tek başına hükümet olmayı kaybetti. O günden beri AK Parti’nin anayasayı değiştirecek gücü olacaktı. Biz olmadığımız zaman. Biz bunların teşekkürünü almadık. Başımıza vurula vurula bir çekiç gibi geziyoruz.
Genel başkanların biraz daha dikkatli bir dil kullanmasında fayda var diye düşünüyorum. Bir yanlışlık daha yapılıyor, onu da manidar buluyorum. Covidden kafalar mı gitti, ondan da emin değilim. İsmail Ok doğrudur belediye başkan adayı oldu, seçilemedi. Dokuz bin 900 oyla seçilemedi. O dönemde yapılan karşılıklı didişmeyle seçilemedi. Seçimi kaybettikten sonra hepimize sinir oldu, ondan sonra da AK Parti'ye milletvekili olarak geçti. 'Belediye Başkanı oldu, AK Parti'ye gitti deniliyor', bu kocaman bir yalan. Ben Sayın Ahmet Akın'a karşı bir zarif cümle kurdum, fi tarihinde. Çünkü Ok gidince, Akın 'Ben artık İYİ Parti'nin de milletvekiliyim Balıkesir'de' diye beyanat verdi. Ben de 'Çok teşekkür ediyorum, beni borçlandırdın' dedim. Ama Balıkesir bize bırakıldığında Antalya'yı da CHP'ye bıraktık. Döndür baba döndür. Demek ki bilgileri yok arkadaşların bu konuda, şimdi ben hatırlatmış olayım. Bundan sonra teşekkür etme eylemlerime, jest yapma, zarif davranma konularında aşırı dikkat edeceğimi söyleyebilirim"