BIST 100 9.368 DOLAR 34,53 EURO 36,18 ALTIN 2.967,30
8° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Lütfü Savaş: Deprem öncesi çok şey yaptık ama sesimizi Ankara'ya duyuramadık

Lütfü Savaş: Deprem öncesi çok şey yaptık ama sesimizi Ankara'ya duyuramadık

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, 2013 yılından itibaren şehirdeki riskli yapıları tespit edip kentsel dönüşüm yapmak için girişimde bulunduklarını ancak bakanlıktan yanıt alamadıklarını söyledi. Savaş, "Deprem öncesi çok şey yaptık ama sesimizi Ankara'ya duyuramadık. Yazılarımızı Ankara'ya ulaştırdık ama geri cevap alamadık" dedi.

Hatay Büyükşehir Belediyesi'nin (HBB), ‘Deprem Sonrası Yeniden Kalkınma ve Yatırım Planı Hazırlığı’ proje tanıtımı, bugün HBB Antakya Yerleşkesi EXPO Alanı Hortikültür Sera Alanı Binası'nda düzenlendi. Yeniden aday gösterilmesi tartışma yaratan Hatay Büyükşehir Belediyesi Başkanı Lütfü Savaş, 2014'ten itibaren Hatay'da bütüncül bir imar planı yapmaya çalıştıklarını ifade ederek başkanlık dönemi boyunca hazırladıkları planları anlattı. Savaş, "Deprem öncesi çok şey yaptık ama sesimizi Ankara'ya duyuramadık" ifadelerini kullandı.

Savaş, 2013'ten itibaren şehirde riskli alanları belirlediklerini savunarak özetle şunları ifade etti:

"Deprem öncesi çok şey yaptık ama sesimizi Ankara'ya duyuramadık"

"Deprem öncesi çok şey yaptık ama sesimizi Ankara'ya duyuramadık. Yazılarımızı Ankara'ya ulaştırdık ama geri cevap alamadık. 2013 yılından itibaren en riskli bölge olarak gördüğümüz iki mahallemizi 35 hektarlık alanı riskli alan ilan ettirip orada kentsel dönüşüm yapmak istedik. Ama biz büyükşehir olduk, büyükşehirle birlikte CHP ile siyasete devam ettiğimiz için iktidar bunu kendi partisine, Antakya Belediyesi'ne verdi. 9 yıl boyunca çivi çakılmadı ve kentsel dönüşüm olmadı. 2014'ten itibaren 32 hektarlık 7 mahallemizin tekrar riskli alan ilan edilmesi için çaba gösterdik. En son 2016 Aralık ayında yazı yazdık ama yazımıza cevap almadık. Tam 2019 yılının Mayıs ayında Ankara'dan bize resmi evrak geldi. Bu evrakta dedi ki 'Kentsel dönüşüm strateji belgenizi hazırlayın'. Kentsel dönüşüm strateji belgemiz 2 bin 220 sayfaydı, bunu gönderdik ama hiç cevap alamadık. İki defa bakanı aradık gene cevap alamadık. Sonuç itibarıyla 6 Şubat 2023 yılında müthiş bir felaketle uyandık.

"Şu anda hatay'ın hâlâ ihtiyacı olan 1.9 milyarlık altyapı yatırımı"

Deprem süreci içerisinde elimizde olan 18 projeye 373 milyon euroluk destek bulduk. Ve onun da pratiğe dönüşmesi bu yazdan itibaren başlayacak. Yani ilk günden itibaren son 10 yılda 663 milyon euroluk yatırım gerçekleştirmiş olacak. Müthiş bir yatırım yapmışız ve yapmaya devam ediyoruz. Bunun en önemli sebebi de yıllardır ihmal edilmiş ve bugüne kadar altyapıya dokunulmamış bir Hatay'dı. Hatay'ın gelirleri çok yüksek ama Hatay'a yatırımlar minimum seviyede tutulmuştu. Şu anda Hatay'ın hala ihtiyacı olan 1.9 milyarlık altyapı yatırımı. Çok başarılı gidiyoruz ve başarılı olmak zorundayız.

"Kiracıların uygun şartlarda ev sahibi olabilmesi için çalışma yaptık"

İkincisi barınma; biz üç ayrı kategoride, ev sahibi olmayan, hak sahibi olmayan ama yıllardır kirada yaşayan insanlarımızın uygun şartlarda uzun vadede ev sahibi olabilmesi için çalışma yaptık. Bu sosyal konutları biz, Hollanda'yla bir çalışmamız var; 450 konut, 80 dükkan. Bunun dışında başka noktalarda, özellikle bizim alanlarımızda gerçekten ihtiyaç sahibi olup da ödeme imkanı çok yüksek olmayan insanlara yapacağız.

"Kendi arazimizi vatandaşlara kiralayacağız ama kira bedeli almayacağız"

İkinci yapacağımız konut ise bizim kendi arazilerimize almış olduğumuz ve şu anda elimizde bulunan, alacağımız arazilerin üst hakkını onlara kullandıracağız. Arazi belediyemizin olacak ve üst hakkını onlara kullandırdığımız zaman biz kendi arazimizi onlara kiralamış olacağız ama kira bedeli almayacağız. Üzerine yapmış olduğumuz evlerin dış kaynaktan alacağımız krediyle 8-10 yıl gibi vadede ödemesini sağlayacağız. Sadece üstte kullandığı evin parasını alacağız ama uzun vadede bu borcu kendisi bankaya ödeyecek. Altyapı, yollar, yeşil alan gibi sosyal donatıların hepsinin parasını belediyemiz tarafından karşılayacağız.

"Altyapısını, sosyal donatısını yapacağız, hak sahibi sadece evin parasını ödeyecek"

Üçüncü yapabileceğimiz ev çeşidiyse belli bölgede riskli alan ilan edip, o riskli alan içerisinde yine altyapısını, yeşil alanını, sosyal donatısını, yollarını bizim yapacağımız ve üstünde sadece onun evi olacağı ve evinin sadece parasını ödeyeceği bir sistem getiriyoruz. Burada finansın bir kısmını devletimizden alacağı kredi ve hibeyle karşılayacağız. Bir kısmını dış finansmanla karşılayıp onu da uzun vadede ödettireceğiz. Üç ayrı aşamada üç farklı sistemle onlara hizmet etme gayreti içinde olacağız"

Kaynak: ANKA