Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun, KRT'de dönemin Başbakanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Necmettin Erbakan'ı hapse attırmak istediğine yönelik açıklamasına yanıt verdi. Fatih Erbakan, "Cumhurbaşkanı'nın o dönemde Başbakan olarak rahmetli Erbakan Hocamıza karşı böyle bir tavır içerisinde olacağını düşünmüyoruz" dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Suat Kılıç, Dikmen Sokullu Semt Pazarı’nda yurttaşlarla bir araya geldi.
28 Şubat süreci sonrası Necmettin Erbakan’ın polisler tarafından gözaltına alınmak istenmesi tartışmalarına ilişkin konuşan Fatih Erbakan şu ifadeleri kullandı:
"O dönemde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti iktidarının bugün gelinen nokta kadar kurumlara ve devlete hakimiyeti yoktu. O dönemde yaşanan pek çok olaylar var. Özellikle FETÖ’nün o dönemde çok ciddi bir hakimiyeti söz konusuydu. Orada yaşanan sıkıntılarla ilgili biz tabii başbakanlık düzeyinde değil ama daha alt seviyedeki bürokrasideki, emniyetin içerisindeki FETÖ’cü unsurların böyle bir tavır içerisinde olduğunu düşünüyoruz.
Yoksa Cumhurbaşkanı'nın o dönemde Başbakan olarak rahmetli Erbakan Hocamıza karşı böyle bir tavır içerisinde olacağını düşünmüyoruz. Bunu da bu vesileyle ifade etmiş olalım. Bu maalesef 28 Şubat’ın eseri olan haksız bir dava. Dolayısıyla bir mahkumiyet kararı ve mahkumiyet kararının da onanmasından sonra rahmetli Erbakan Hocamızın tutuklanmasına ilişkin, bu cezanın infazına ilişkin birtakım adımlar atıldı. Sonrasında biliyorsunuz bu ev hapsine çevrildi ve böylece o durum tezahür etmedi. Allah, bir daha böyle dönemleri, böyle demokrasiye, hukuka, insan haklarına aykırı, haksız, adaletsiz uygulamaları ülkemize, milletimize yaşatmasın"
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, KRT'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Necmettin Erbakan'ı 2006 yılında hapsettirmek istediğini savunmuştu. Erbakan'ın damadı ve Yeniden Refah Partisi'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Altınöz olayı doğrulayarak, "Evet, doğru. Temel Bey'in anlatmış olduğu olay 2006 yılında gerçekleşti. Erbakan Hoca'mızın konutunda İçişleri Bakanlığı'nın görevlendirdiği koruma polisleri varken başka bir polis ekibi gelerek Erbakan Hoca'mızı götürmeye çalıştı" dedi.
Tartışmalara ilişkin yazılı açıklama yapan Bülent Arınç ise "Rahmetli Erbakan Hocamız için söz konusu olan cezaevine girme ihtimalini ortadan kaldırmak adına elimizden geleni ivedilikle yaptık. O dönemki grup başkanvekilimiz Sadullah Ergün’ü arayarak hocamız için olumsuz bir durumun ortaya çıkmaması adına gerekli kanuni düzenlemenin yapılması için çalışma yapılması yönünde talimatı o dönemki Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile istişare ederek ben verdim" ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Birol Aydın 2006'daki olayı şöyle anlattı:
"Erbakan Hocamızın maruz kalmış olduğu davanın önü, arkası sonu. Bunlardan da bağımsız olarak genel başkanımızın 2006 yılında yaşanmış hadiseyi dile getirmiş olmasına fokuslanmak, odaklanmak lazım. O dönemin doğrudan içinde olan birisi olarak söylüyorum. Bize yani Erbakan Hocamıza İçişleri Bakanlığı'ndan bir kanaldan polisin Erbakan Hocamızı almaya geleceği söylendi. Bu durum Erbakan Hocamıza aktarılınca Erbakan Hocamız dedi ki, ‘Ne münasebet ben evimi niye terk edeyim ki? Ben suçlu muyum?’ Bunun üzerine 150-200 genç olarak 2006 yılında bir organizasyon içerisine girdik. Polisin Erbakan Hocamızı almasına izin vermeyecektik. Ve fiilen sivil polisler geldi. Ve o zaman rahmetli Kalyoncu Bey, Tayyip Bey'i arayarak hangi üslupla söylediyse artık bu polislerin derhal Erbakan Hoca'nın evinin çevresinden çekilmesini söyledi. Ve Tayyip Bey polislerin çekilmesini temin etti. Kritik soru şu. O gün polisleri Erbakan Hocamızın evinin çevresinden çekmesini gösteren irade, polislerin oraya gelmemesini neden sağlamadı? Genel başkanımız buna dikkat çekti. Her şey bundan ibarettir"