Dolandırıcıların GSM şirketlerinden ve bankalar yüzünden yakalanamadığı ve hatta yurttaşın göz göre göre dolandırıldığını ifade edildi.
BirGün'den İsmail Arı'nın haberine göre, raporda telefon dolandırıcılığı maddeler halinde şöyle sıralandı:
• Yeni GSM hattı alınırken kâğıt üzerinde başkası adına hat almak çok zor gibi görünmesine rağmen özellikle sınır bölgelerindeki bayilerde bu işlemler sıklıkla gerçekleştirilmektedir.
• Dolandırıcılık faaliyetlerinde kullanılan GSM hatları ile ilgili yapılan araştırmalarda, bu hatların hayatını kaybetmiş olan kişilerin üzerine olduğu görülmektedir. Ülkemizde Türk vatandaşları ön ödemeli hatlardan her GSM operatörü için 15 adet, yabancı uyruklu vatandaşlar ise her GSM operatörü için 3 adet hat alabilmektedir. Alınan bu hatlar, hat sahipleri tarafından belirli bir ücret karşılığında dolandırıcılara kullandırılabilmektedir. Bir kişinin kendi üzerine 15 adet hat alması hayatın olağan akışına aykırı bir durumdur.
• Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından GSM şirketlerinden bilgi talep edildiğinde, bu şirketlerce 5-6 aydan önce cevap verilmemektedir.
• Cumhuriyet Başsavcılıklarından gelen binlerce talebe rağmen şirketlerin bu konu ile ilgili görevlendirdiği kişi sayısı 5 veya 6’yı geçmemektedir.
• Yaptırımların yetersiz olması nedeniyle dolandırıcılıktan hüküm giyen kişiler ilk fırsatta tekrar dolandırıcılık yapma eğilimi göstermektedirler.
• Raporda bankacılık sistemine ilişkin de şunlar sıralandı:
• Bankalar, dolandırıcılık sonucu kendi şubelerinde aktarılan paraya bloke koyulması talebini kanunen hukuki nedenlerle kabul etmemektedirler. Dolandırıcılar yakalanamasa bile mağdurun zarar görmesini engelleme ihtimalini düşürmektedir.
• Bankaların, Cumhuriyet Başsavcılıklarından gelen yazıya rağmen 15 günlük sürede IBAN sahibinin bilgilerini kolluk kuvvetlerine verilmesinde aksaklıklar yaşanmaktadır.
• Tespit edilmiş, dolandırıcılığa karışan 18 bin IBAN olmasına rağmen IBAN sahiplerinin kimlik bilgilerine erişim sağlanamamaktadır.