MHP lideri Devlet Bahçeli TBMM grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kobani Davası'nın kararlarını değerlendirip "İşlenmiş suç kimsenin yanına kalmamalıdır. HDP ve PKK arasındaki organik ve örgütsel bağ hukuken tescillenmiştir" dedi.
Bahçeli'nin açıklamaları şu şekilde:
"Durdurulması gereken terör devleti İsrail'dir. Yakalama talebi Netanyahu için daralan çemberin işareti.
Soykırımcıların kaçışı ya da kurtuluşu yoktur. Netanyahu'nun güvendiği dağlara kar yağmaktadır. Gazze meselesi Türkiye'nin de meselesidir. Gazze düşerse, milli güvenlik tehditler katlanacaktır.
Anadolu coğrafyası vadedilmiş toprak değil
Gazze meselesi Türkiye'nin de meselesidir. Gazze düşerse, milli güvenlik tehditleri katlanacaktır. Anadolu coğrafyası vadedilmiş toprak değil, Türk Milleti'nin varlık hükmüdür. Bedeli şehit kanları ile ödenmiştir. Bu kapsamda çıkaracağımız sonuç şudur. Şayet en küçük ihmal gösterilirse bunun sonuçlarının ağır olacağını tarihsel tecrübeler belgelemektedir.
Reisi'yi ve beraberindeki heyeti taşıyan helikopterin kaza geçirmesi, helikopterdeki bulunan herkesin hayatının kaybetmesine küresel ve bölgesel tedirginliğin üst seviyeye tırmanmasına yol açmıştır. Cumhurbaşkanı'na ve diğer siyasi ve devlet insanlarına Allah'tan rahmetler niyaz ediyorum.
İlk açıklamalardan anlaşılan helikopterin dağlık arazide kaza yaptığı yönündedir. Kaza mıdır? Yoksa sabotaj mıdır? Bilemem. İç yüzünün en kısa sürede açıklığa kavuşturulması ve üzerindeki sis perdesinin aralanması bölgesel barış ve huzur adına zorunluluktur. İsrail'in iddia edilen kazada rolü, ABD'nin nerede durduğu mutlaka berraklaştırılmaldır. Bugün İran'ın başına gelen felaketin Allah korusun ama Türkiye'de de yaşanılabileceğini düşünmek bir vehim değil suyu uyutup kendisini ayık tutan mihrakların gerçek niyetlerini az çok yorumlamış olmamızın sonucudur.
Uluslararası bağımsız soruşturma komisyonu kurulmalı. FETÖ'cü hainlerin, "Onların reisini aldın, diğerlerinin de reisini yanına al" sözleri aklıma, "İtlerin duası kabul olsaydı, gökten yağan sadece kemik olurdu" sözünü getirdi.
6-8 Ekim 2014'te 37 kişinin ölümüne yol açan isyanın azılı faillerinin hüküm almaları, hukuk devletinin gereğidir. İşlenmiş bir suç kimsenin yanına kalmayacaktır. Bu ülkenin havasını soluyup ekmeğini yiyenler ihanetlerinin hukuki faturasına da katlanmalıdır. Anayasa Mahkemesi, HDP'nin kapatma davasını niçin sürüncemede bırakmaktadır. HDP bugün değilse ne zaman kapatılacaktır? DEM'in Türkiye'ye kastetmesinin hesabı ne zaman sorulacaktır? Bay Zühtü'nün gitmesinden sonra AYM'nin elini tutan sanıyorum kalmamıştır. O halde bu iş bitmelidir.
HDP ve devamı sözde parti kapatılmalıdır. DEM eş başkanları mahkeme kararını tanımadıklarını açıklıyorlar. 42 yıl ceza alan terörist Demirtaş da bir ara sizin gibi atıp tutuyordu. Devletin birliği ve bütünlüğünü bozma amacında olanların hepsine sıra inşallah gelecek. Menfur emellerin sonu yoktur. 16 yaşındaki evladımız Yasin Börü'yü ve nice masum insanımızı katledenlere, ayaklanma çağrısı yapanlara sahip çıkanlar aynı suçun tarafındadır.
Emniyet ve yargı içine yuvalanmış FETÖ benzeri oluşumların kumpas hazırlıkları deşifre edilerek alayı birden yakayı ele vermiştir. Görünen kısım kadar görünmeyen kamufle figüranların olduğunu da göz önüne alıp devlete sızma ihtimalini değerlendirmek lazımdır. Mesele kaba şekil vermektir. Mesele zamanın akışına kapılmak değil, istikamet çizmektir. Türkiye Cumhuriyeti'de bu kudrettedir.
CHP yönetiminin 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili mahkeme kararına 'Siyasi' demesi rezaletin ta kendisidir. Türkiye'yi Cumhurbaşkanımızın değil de başkalarının yönettiğini iddia eden Özgür Bey'e soruyorum. İmralı'daki caninin serbest bırakılmasını istiyor musunuz? Cezalar hukuksuz ise size göre hukuk nedir Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez organlarıdır. Partilerin faaliyetleri ve kararları Anayasa'daki amir hükümlere aykırı olamayacaktır. Suç ve suçluyu övmek siyasetin değil doğrudan doğruya hukukun konusudur. Düşmana meze olmaktan rahatsızlık duymayan partilere demokraside yer olmamalıdır.