Konuyla ilgili basın mensuplarına açıklama yapan Albayrak Şirketler Grubu avukatı Sefa Karcıoğlu, "Bizim Türk kamuoyuna anlatmak istediğimiz Türkiye'nin verisi Türkiye'de kalsın. Hiçbir firma yurtdışına veri aktarmaya zorlanmasın. Doğrudan ya da dolaylı yollarla verilerimizin yurtdışına aktarılmasının önüne geçsin. İşte biz bu farkındalığı artırmak adına Albayrak Grup olarak açtığımız davada mutlu sona ulaştık. Toplam 550 bin dolarlık bir bedelin bir kısmı Microsoft bir kısmı yerel firma tarafından Türkiye'deki çözüm ortağı tarafından Albayrak gruba ödenmesine karar vermiştir" diye konuştu.
Albayrak Grubu, ERP sistemi hizmeti aldığı Microsoft'a, şirketi, merkezi yurtdışında bulunan bir bulut sistemi kullanmaya mecbur ettiği ve üretim sürecinde kesinti kaynaklı zarara uğradığı gerekçesiyle 1.5 milyon dolarlık dava açmıştı. Albayrak Grubu Microsoft’a açtığı davayı kazandı. Mahkeme 550 bin dolar tazminat ödenmesine karar verirken Albayrak Şirketler Grubu avukatı Sefa Karcıoğlu Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Avukat Karcıoğlu, "Bundan 3 yıl önce yine bir basın açıklamasıyla, dünya devi olarak adlandırılan Microsoft Corporation adına bir dava açtığımızı 1.5 milyon dolarlık davayla birlikte grup bünyesinde faaliyet gösteren şirketlere satılan ürünün, yazılımın ayıplı olduğunu ve şirketimizin bu ürünün ayıplı olması nedeniyle zarara uğradığını, şirket bünyesindeki firmaların canlıya geçirilemediği ve bunda da art niyet olduğunu iddia ederek dava açmıştık. 3 yıl süren yargılamanın sonunda mahkeme, emsal niteliğinde bir karar verdi. Şirket politikası olarak grup bünyesindeki şirketlerin ticari sırlarının mahremiyetinin korunması ve kişisel verilerin yurt dışına aktarılmasını korumak adına Albayrak Grup olarak OMPREM ürünü tercih etmiş ve bunun bedelini Microsoft'a ödemiştik. Ancak 33 ay süren bir kurulum sürecinde Microsoft ve Türkiye’de ürününü satan yerli bir firma. Aslında çözüm ortağı, iş ortağı 33 ay boyunca ürünün canlıya alınmasını bir türlü gerçekleştiremedi. Biz yaptığımız inceleme ve değerlendirmelerde ürünün canlıya geçirilmemesinin asıl nedeninin grup şirketleri olarak ticari sırlarımızın ve verilerimizin yurtiçinde kalmasını, şirket merkezinde kalmasına yönelik aldığımız ürünün tercih edilmesinin cezalandırılması olarak değerlendirdik. Çünkü Microsoft ürünlerine baktığımızda bulut sistemine aktarılan yurtdışına gönderilmesini sağlayan bulut sistemi kullanan firmalarda, herhangi bir arızanın olmadığı, uyum sürecinin hızlı yapıldığı, canlıya geçişin daha verimli yapıldığı ancak bulut sistemini kullanmayan bizim gibi firmaların ise sıkıntı yaşadığını tespit ettik." dedi.
Avukat Karcıoğlu, "Mahkeme yaptığı inceleme ve değerlendirmede iddialarımızı haklı bularak yurtdışına tebligat yapılmasına gerek olmadığını, Türkiye’de ürünü satan firmanın Microsoft'un acentesi olduğunu dolayısıyla Türkiye'deki müşterilerin vatandaşların Amerika'ya tebligat yapılmaksızın haklarını Türk mahkemelerinde, ürünü satın aldıkları firma üzerinden arayabileceğin, davayı acentesi sıfatıyla bu firmalara yöneltebileceğine karar vermiştir. Bu emsal bir karardır; önemli bir karardır. Yazılım sektöründe global firmaların hukuku bize göre dolanmak adına uyguladığı bir perdenin aralanmasıdır. Dolayısıyla bu emsal niteliğindedir. " diye konuştu.
Karcıoğlu, "Yine mahkeme sözleşmede yer alan 'Zararın sınırlandırılması', yani milyon liralık ürün alıyorsunuz Microsoft diyor ki 'Biz sadece 5 dolardan sorumluyuz'. İşte mahkeme yaptığı incelemede bu sorumluluk sınırlandırmasının da Türk yasaları kapsamında geçersiz olduğuna, hukuka aykırı olduğuna bu tarz sınırlandırmaların da Türk mahkemeleri tarafından geçersiz olduğuna karar vermiştir. Önemli olan davanın değerinden çok global firmanın Türkiye’de davayı kaybetmiş olmasıdır. Ürününün ayıplı olduğunun, 33 ay boyunca ürünü canlıya alınamadığının tespit edilmiş olmasıdır. Bu tarz firmalar verileri yurtdışına aktarmak için bulut dedikleri cloud dedikleri sistemi, avantajlı hale getirerek firmaların bunu tercih etmelerini sağlamaktadır. Bizim Türk kamuoyuna anlatmak istediğimiz Türkiye’nin verisi Türkiye’de kalsın. Hiçbir firma yurtdışına veri aktarmaya zorlanmasın. Doğrudan ya da dolaylı yollarla verilerimizin yurtdışına aktarılmasının önüne geçsin. İşte biz bu farkındalığı artırmak adına Albayrak Grup olarak açtığımız davada mutlu sona ulaştık. Toplam 550 bin dolarlık bir bedelin bir kısmı Microsoft bir kısmı yerel firma tarafından Türkiye’deki çözüm ortağı tarafından Albayrak gruba ödenmesine karar vermiştir’’ diye konuştu. Microsoft Türkiye'den konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.