Muğla’da 12 Mayıs 2010 tarihindeki öğrenci eylemleri sırasında Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü ikinci sınıf öğrencisi Şerzan Kurt, tabanca ile omzundan vuruldu. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılan Kurt, yapılan müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi. Kurt’u vurduğu iddiasıyla Muğla Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube’de görevli polis memuru Gültekin Şahin tutuklandı. Şahin hakkında Muğla Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’olası kasıtla nitelikli adam öldürme’ suçundan dava açıldı. Mahkeme, güvenlik nedeniyle davanın Eskişehir’de görülmesine karar verdi. Eskişehir 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davalarda verilen 8 yıl, 16 yıl ve 7 yıl 6 aylık hapis cezaları Yargıtay tarafından 3 kez bozularak geri gönderildi.
Şerzan Kurt’un ölümüne ilişkin dava 4’ncü kez Eskişehir 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Davanın bugün görülen karar duruşmasına tutuksuz sanık yargılama sırasında emekli olan polis memuru Gültekin Şahin ile avukatı katıldı.
Duruşmada yeniden savunma yapan Gültekin Şahin, suçlamayı kabul etmeyerek “Bu suçlamanın üst sınırı 5 yıl olmasına rağmen, ben bu dava nedeniyle yaklaşık 6,5 yıl cezaevinde kaldım. Tutukluyken bile yurt dışına çıkış yasağı uygulandı. Adli kontrol en fazla 3 yıl uygulanabiliyorken, hala adli kontrol tedbirlerim devam ediyor. Ben bu dava yüzünden mesleğimi de erken bırakmak zorunda kaldım. Beraatimi talep ediyorum” dedi. Eskişehir 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, savunmaların ardından kararını açıkladı. Heyet, tutuksuz sanık Gültekin Şahin’e ‘bilinçli taksirli ölüme sebebiyet verme’ suçundan iyi hal indirimiyle 5 yıl 2 ay 15 gün hapis cezasına hükmetti.
Sanık avukatı Erol Halka, duruşmanın ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Davanın 14 yıldır sürdüğünü ifade eden Av. Halka, “Müvekkilim Gültekin Şahin, emekli polis memuru. 14 yıl boyunca yargılandı. Bizim başından beri iddia ettiğimiz şey, Şerzan Kurt’un katillerinin dışarıda dolaşma keyfiyetiydi. Çünkü benim müvekkilim iyi bir şekilde incelendiğinde yine görülecektir ki bu suçu işlemedi. Ama süreçler esnasında heyetler değişti, delil durumu yeterli düzeyde ele alınamadı, belli ihmallere uğradı. Bizde üzgünüz çünkü bir aile genç bir evladını yitirdi. Keşke gerçek faillere ulaşılmış olsaydı” dedi.
Mahkemeden 5 yıl 2 ay hapis cezası alan emekli polis memuru Gültekin Şahin de yaklaşık 15 yıldır davanın sürdüğünü hatırlatarak, “Baştan beri söylediğimiz gibi bizim bu davayla illiyet bağımız yoktu. Bunu söyledik. Adalet tam tecelli etmese de birazcık teselli etti bizi. Ama yine de bizim hak ettiğimiz karar bu değildi. Tamamen beraatimizin verilmesi gerekiyordu. Ama adalet dediğim gibi neresinden dönülürse kardır hesabıyla karar verdi” şeklinde konuştu.